  |
|
 CHP'de Baykal kurultayı
CHP'nin 31'inci Olağan Kurultayı Ankara Atatürk Spor Salonu'nda başladı. Kurultaya tek aday olarak katılan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal yaptığı konuşmada hükümete yüklendi.
CHP 31. Olağan Kurultayı, Divan Başkanlığı'nın oluşmasıyla çalışmalarına başladı. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, kurultayı açılış konuşmasında, kurultayın, ''Muhteşem bir kalabalık, içten coşkuyla gerçekleşmiş olmasından'' duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Baykal, kurultaydan, sevgi, dayanışma ve kucaklaşma içinde, elele vererek, Türkiye'nin önüne güçlü bir CHP koyarak çıkacaklarını ifade etti. Baykal, ''Canlı, coşkulu böyle bir kurultay yapmak için CHP'lilerin kavga etmeye gerek olmadığını, dosta düşmana bir kez daha göstereceğiz'' dedi.
Genel Başkan Deniz Baykal'ın konuşmasının ardından saygı duruşundabulunuldu. Teknik arıza nedeniyle bir bölümünün duyulmaması üzerine İstiklal Marşı, Baykal'ın, isteğiyle ikinci kez tekrar okundu. Daha sonra, il başkanlarının önerisiyle, Ankara İl Başkanı Hakkı Süha Okay, Kurultay Divan Başkanlığı'na seçildi. Kurultayda, ayrıca, Baykal'ın gelişinden önce CHP'yi anlatan bir sinevizyon gösterisi yapıldı.
"TÜRKİYE'NİN CHP'YE İHTİYACI VAR"
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye'nin 80 yılı aşkın bir süredir oluşturduğu ciddi birikimin, yer yer ciddi tehlikeye maruz bırakıldığı, tehdit altına sokulduğu, ülkenin ulusal bütünlüğü dahil olmak üzere bütün değerlerinin çok ciddi sıkıntılı bir sürece tabi tutulduğu bir dönemden geçildiğini söyledi. Baykal, ''Türkiye'nin CHP'ye en çok ihtiyaç duymaya başladığı, bundan sonra da en çok ihtiyaç duyacağı bir yeni dönemin şekillenmekte olduğunu görüyoruz'' dedi.
CHP'nin 31. Olağan Kurultayı'nda, Baykal, konuşmasını yapmak üzereikinci kez ''Başbakan Baykal'' sloganlarıyla kürsüye çıktı. Kurultayın ''tarihi bir dönüm noktasında toplandığını'' belirten Baykal, bu duygu, düşünce ve sorumluluk anlayışı içinde kurultaya başarı dileklerini iletti.
Salonun sıcaklığı nedeniyle ceketini çıkardıktan sonra konuşmasını sürdüren Baykal, ''Sizlere baktığım zaman sizlerin şahsında, Türkiye'de emperyalizme karşı mücadeleyi, ulusal kurtuluş mücadelesinibaşarıya ulaştırmış olan insanları görüyorum. O zaman belki hiçbirinizyoktunuz, ama hiç önemli değil. Ben bugün en genç CHP'liye bakarken bile onu Mustafa Kemal'in yanında Ulusal Kurtuluş Savaşı'nı veren insan olarak görüyorum. Sizlere baktığım zaman Sevr Anlaşması'nı imzalayanları değil, yırtıp atanları, Lozan'ı yapanları görüyorum'' diye konuştu.
TÜRKİYE'NİN BAĞIMSIZLIK RUHUNU GÖRÜYORUM
Baykal, özetle şöyle devam etti:
''Sizlere baktığım zaman, dünyanın en güç döneminde ulusal bağımsızlığını gerçekleştirip çağdaş bir devlet oluşturma doğrultusunda çok büyük çabalar harcamış olan büyük Kuvayı Milliyecileri, Atatürk devrimcilerini görüyorum. Yoksul Türkiye'yi ayağa kaldırmak için büyük atılımlar planlayanları görüyorum. Türkiye'nin bağımsızlık ruhunu görüyorum.
Ben size baktığım zaman çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'ni bu dünyada bu coğrafyada ilk kez bir Müslüman toplumun demokratik bir atılım yapabileceğini kanıtlamış olan insanları görüyorum. İslamiyet'in her birinizin benliğinde kutsal bir inanç olarak yaşarken bir yandan da demokrasi anlayışını, laik demokratik devlet düzenini birarada gerçekleştirebileceğini ortaya koyanları görüyorum. Türkiye'yi demokrasiye taşıyanları görüyorum.
Hiçbiriniz belki o günlerde hayatta değildiniz, ama hiç önemli değil. Siz Atatürksünüz, İsmet İnönüsünüz, Türk devriminin şanlı, onurlu geçmişisiniz. Türkiye'yi Türkiye yapanlarsınız. Demokrasiyi gerçekleştirenler, Türkiye'de emeğin hakkını koruyacağım diye ortaya atılanlarsınız. İlk kez emek, sendika diyen insanlarsınız. Demokratik sol, sosyal demokrasi diyenlersiniz. Böyle söylediğiniz için 'Moskova'ya Moskova'ya' diye tepki gösterilenlersiniz.
Sosyal demokrasinin insanlara emeğe, hukuka saygı göstermek olduğunu ilk kez Türkiye'ye öğretensiniz. Siz 12 Martlarda cezaevlerinde hesap vermeye çağrılanlarsınız, 12 Eylül'de Zincirbozanlara sürülenler, Merkez Komutanlığında gözaltına alınanlarsınız.''
''Sizlere baktığımız zaman Türkiye'nin onurlu, şerefli tarihini okuyorum'' diyerek sözlerini sürdüren Baykal, ''Sizler 1 Mart'ta işbaşındakiler 65 bin yabancı askeri getirip Türkiye'nin en hassas coğrafyasına yerleştirmeye kalktığı zaman, 'olmaz böyle şey' diyen buna karşı çıkan, Türkiye'yi terör bataklığına sürüklenmekten alıkoyaninsanlarsınız. Sizler sadece Türkiye'nin onurlu geçmişi değil, aydınlık geleceği, yarınısınız Türkiye'nin gelecekteki aydınlık günlerinin sahibi ve gerçekleştiricisisiniz'' diye konuştu.
''KRİTİK NOKTADAYIZ''
Ülkenin ''kritik bir noktadan geçtiğini'', çok önemli günler yaşandığını, önümüzde çok daha önemli günler bulunduğunu belirten Baykal, şunları söyledi:
''Türkiye'nin 80 yılı aşkın bir süredir oluşturduğu ciddi birikimin yer yer ciddi tehlikeye maruz bırakıldığı, tehdit altına sokulduğu ülkemizin ulusal bütünlüğü dahil olmak üzere bütün değerlerinin çok ciddi sıkıntılı bir sürüce tabi tutulduğu bir dönemden geçiyoruz. Böyle bir dönem CHP'nin sorumluluğunu, önemini artıran, görevini ağırlaştıran bir dönemdir. Böyle bir dönemin içindengeçiyoruz. Türkiye'nin CHP'ye en çok ihtiyaç duymaya başladığı, bundansonra da en çok ihtiyaç duyacağı bir yeni dönemin şekillenmekte olduğunu görüyoruz.
Türkiye, geride bıraktığımız dönemde pek çok anlayışı, politikayı denedi, yaşadı, acı tatlı sonuçlarını gördü. Geldiğimiz noktada artık anlaşılıyorki Türkiye'nin tekrar CHP'nin temel ilkelerine, ahlakına, anlayışına vatanseverliğine şiddetle ihtiyacı var. CHP'ye ihtiyaç var,arayış başladı.''
Geçmişte acı, tatlı günler, CHP'nin kapatıldığı bir dönem yaşandığını anlatan Baykal, 2002 Kasımı'nda Türkiye'de yeni bir iktidar kurulduğunu, ''yeni bir başlangıç, geçmişte bir büyük yanlış yapmadılar'' diye düşünülerek bir siyasi kadronun üçte ikilik çoğunlukla iktidara getirildiğini söyledi.
İktidarın işbaşına gelirken ''yoksulluğu ve yolsuzluğu bitireceğini'' vadettiğine dikkati çeken Baykal, 'Üç yıl geçti yoksulluk kalktı mı ortadan? Yolsuzluğu sormayayım'' dedi.
|
