kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Otomobil
    Detaylı Arama
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Omer Lutfi Mete @ SABAH
 

Yaşasın bir yasak daha!

Vaktiyle dinci siyaset sayesinde kestirmeden iktidar şehvetine kapılanların parti pankartı kadar bayağı şekilde istismar ettikleri başörtüsü yüzünden kızlarımızın başına gelmeyen kalmadı. En son Kaf dağının ardındaki ümit için kızlarımıza avutarak lisan-ı hal ile 'Az kaldı, AB sayesinde yasağınızı çözeceğiz' diyen hükümetin avucuna AİHM dünkü kararıyla bir tomar yasak koydu:
- Burada Müslüman'a ekmek yok, başka kapıya, yalla!
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin başörtülü öğrenci Leyla Şahin'i reddetmesi ile birlikte bir kere daha bayram eden putlu ve mutlu aydınlar da cabası! Daha şu an, hangi iflah olmaz irticasavar yazarın kaleminden nasıl kan damlamaya başladığını görüyorum. Onlardan birini merak edip sorsalar ne ahkam keseceğini şimdiden kelimesi kelimesine söyleyebilecek gibiyim.
'Sahi niye seviniyorsunuz?' diye soracağım ama sen misin namerde el açan! Bir tek üyesi Müslüman olmayan, adaleti kendinden menkul, sömürge mahkemesi kılıklı bir heyet, ' İslam inancının bir parçası olduğu için başımı örtüyorum' diye savunma yapan bir öğrenci için ne karar vermiş?
- Seni başörtüsü yüzünden okula almamak insan haklarına aykırı değildir.
Neden? Benimki baş değil midir? Benimki insan hakkı değil midir? Amerika veya Avrupa'daki herhangi bir üniversiteye herhangi bir Müslüman kız başörtüsü ile girebiliyor da Türkiye'dekine neden giremiyor? Oldu olacak AİHM bari Avrupa üniversiteleri için de başörtü yasağı getirsin! Hayır, bu yargı değildir! Bunun yargı olmadığını hızlı irtica-savarlar da bilirler ama onları asıl AİHM Apo için cici (!) kararlar vermeye devam ettikçe göreceğiz.
Gerçi kusursuz pişkinlikleri sayesinde pek değişiklik olmayacak; başörtüsü yasağına onay verdikçe AİHM'yi yüceltip Apo'ya yonttukça lanetleyeceklerdir. Asla evrensel bir vicdani dayanağı bulunmayan ve teknik olarak yargı kararı niteliği taşımayan bir görüşün irticasavarları mest etmesi hazindir.
Mesele askıda durmaya devam etmektedir. AİHM böyle karar biçtiği için başörtü mağdurlarının derdi bitmiş değildir.
Bu meselenin sadece iki çözümü vardır: Biri aklın yoludur ve üniversite öğrencilerin başörtüleriyle okuyabilmelerinden ibarettir.. Diğeri de, saçı tam örtmenin farz olduğuna inanan kız öğrenciler için Hazret-i Peygamber'in gelip ' okula baş açık da gidebilirsiniz' demesi! Üçüncü ihtimal yok! Peygamber de öyle demeyeceğine göre; istediğiniz ahkamı kesin, istediğiniz kararı alın ve istediğiniz baskıyı uygulayın kazanamayacaksınız! Zira bir kadının başını dilediği gibi örtmesi her durumda muhakkak ve daima temel insan haklarından biridir. Doğal olan bunun serbestliği, yıkılası olan da yasaklanmasıdır.
Başörtüsünün neden bir insan hakkı olduğunun kanıtı da matematiktir: Ben başımı örtmeyi inancımın zorunlu şartı olarak gördüğümü söylediğim an senin itirazın biter!!! İnancım gereği örteceğim dediğimde ' hayır yanılıyorsun ve yalan söylüyorsun' deme hakkın yoktur.
İnancımın gereğini yerine getirmemi asla daimi bir yasakla engelleyemezsin! En çok istisnai haller ve yerler öne sürebilirsin.
Genelleyici bir yasak getirdiğin zaman, yaptığını hangi kılıfa uydurmaya çalışırsan çalışsan hukuk ve insanlık dışıdır; parçalanmaya mahkumdur! Bazıları başörtüsü yasağını sürdürmekle aslında İslamcıları gerilettikleri için mutlu olabilirler. Bazıları da başörtüsünü savunmakla son dönemin en büyük ' cihat' eylemini gerçekleştirdiklerini sanabilirler.
Bu şartlarda biri de çıkıp faraza ' Ben aslında daha iyi bir rahibe olmak için başımı örtüyorum' dese ne yapacağız? Elbette ona yönelik yasağa da aynı şekilde karşı çıkacağız.
İster başörtüsü veya ister türban, adına ne dersek diyelim, mağduriyeti yaşayan yahut gülünç yollarla aşmaya çalıştıkça maalesef aşağılanan bu insanların başındaki yasak muhakkak yok edilecektir.
Fakat ne zaman? Ancak ve ancak başörtülüler, bir zamanlar topuklarını öptükleri liderlerin tabansızlığından ders çıkarmaya başladıkları gün!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Adalet, kalkınma ve ilerleme raporu   / 10-11-2005
 Televizyon hıyabanında insan bir ok   / 08-11-2005
 Cehennem 'Derin Şirket' kusar   / 07-11-2005
 Ahir zaman alet ve alametleri   / 04-11-2005
 Ahfeş'in rektörleri   / 03-11-2005
 İblisleşme zamanı   / 01-11-2005
 Ata'ya eziyet bayramları   / 31-10-2005
 Çocuk dövme virüsü   / 28-10-2005
 Dubai kazıkları vicdan kanatırken   / 27-10-2005
 Ömer Dinçer de 'Soykırım var' deseydi   / 25-10-2005
YILMAZ ÖZDİL
Bekle bizi Neo...
Başbakan yarından sonra Bahreyn'e...
ÖMER LÜTFİ METE
Yaşasın bir yasak daha!
Vaktiyle dinci siyaset sayesinde...
UMUR TALU
Hakkâri'de, Fransız!
Dün "yabancı sermaye-yerli...
FATİH ALTAYLI
Şemdinli'de bombayı kim patlattı!
Dün Muharrem...
ERDAL ŞAFAK
Zayıf savunmaya çok güçlü karar
Avrupa İnsan Hakları...
Yasemin Taşkın'a başarı ödülü
İtalya'da uluslararası alanda başarılı kadınlara verilen ödüle bu yıl...
Zerkavi emriyle "kanlı düğün"
Ürdün'ün başkentinde 3 yabancı otel El Kaide liderlerinden...
Tarih tekerrür edecek
Tarih tekerrür edecek
Fatih Terim'le yeniden Milli Takım'a dönen Alpay, "Geçmişte hocamızla...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu