kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Emre Akoz @ SABAH
Fax:
0212 354 36 19
 

Cımbızlı nostalji

Benim tepemi attıran nedir biliyor musunuz? Günümüzün ideolojilerinin, uydurdukları bir ' altın çağ'a atıf yapmaları. Mesela İslamcılar için altın çağ Hz. Muhammed dönemidir. O çağdan sanki hiçbir sorun yokmuş, her şey güllük gülistanlıkmış gibi söz ederler. İslamcı ideologlar, peygamberin hayatından kendileri için ' uygun' bölümleri alıp bugünkü davranışlarını ona gönderme yaparak meşrulaştırmaya çalışırlar.
Aynı ideolojik cımbızlama Kemalistler için de geçerlidir. Onlar da özellikle 1930'ları altın çağ olarak kabul ederler ve Atatürk'ün hayatından çeşitli enstantaneleri alıp kendilerini haklı göstermeye uğraşırlar.


Bunun son örneğini geçen günler içinde birlikte yaşadık. Geçmişin Cumhuriyet baloları göklere çıkarıldı. Peki bu balolar hakikaten de anlatıldığı gibi miydi? Aşağıda bu baloları anlatan bir gazete yazısından alıntı yapacağım. Yazı şu cümlelerle başlıyor: " Mustafa Kemal'in yaşadığı yıllarda düzenlenen Cumhuriyet baloları sadece halka değil, aynı zamanda devlet erkanına da toplumsal hayatın gerekleri ve çağdaşlık konusunda ince derslerle doludur." Ardından da 1934 yılının Ekim ayında Bursa Çelikpalas Oteli'ndeki bir olay anlatılıyor. Özetliyorum: Balo sırasında Atatürk ' severek inanmak' ile ' inanarak sevmek' arasındaki farkı anlatıyor. ' İnanarak sevmenin' mantıklı, rasyonel, gerçekçi, bilinçli bir tavır olduğundan söz ediyor. Ardından da fikrini bir örnekle açmaya çalışıyor: " Soruyorum size... " diyor, " aranızda başına bardak koyup bana hedeflik yapacak kimse var mı? " Atatürk'ün beklentisi balodakilerin akılcı davranarak böyle bir işe kalkışmamalarıdır elbette.
Bu soru üstüne, bir kadın, üstelik de hamile bir kadın, " Ben varım " diye ortaya atılmaz mı! Üstelik de ısrarlı: " Gazi Paşamın silahı beni öldürmez. Bir hata olursa, canım ona kurban olsun! " Atatürk bu sözlerin samimiyeti sınamak için kadının başına bir bardak koyuyor. Nişan alıyor. Ama tam tetiği çekerken namluyu yukarıya kaldırıyor, kurşun tavana saplanıyor.
Bu olayı nakleden arkadaşımız, bölümü şu cümleyle bitirmiş: " Türk kadınının efsanevi cesaretini kanıtlarcasına... "


Benzeri bir olayın günümüzde tekrarlandığını düşünebiliyor musunuz? Hamile kadının başına konan bir bardak... Şöyle ya da böyle kafasına doğrultulan bir silah... Ardından tavana sıkılan bir kurşun...
Madem 1930'lar 'altın çağ' idi... Madem Atatürk her şeyin en doğrusunu bilirdi... O zaman siz de benzerini yapın, balolarda ' Wilhelm Tell'cilik oynayın.
Bu olaydan ' ince ders' alacakmışız! Sahi nedir buradaki ders? 'Hamile kadınlara ateş etmeyin' mi? 'Karşınızdakinin cesaretini ve samimiyetini sınamak için icabında bir kurşun sıkın' mı? Bu anekdotu okuduktan sonra hala "Ah nerede o eski Cumhuriyet baloları" diye nostalji yapabilir misiniz? Tarihsel olayları kendi dönemi içinde değerlendirmek gerektiğini bundan daha iyi gösteren bir örnek olur mu? Günümüzün sorunlarını çözmek için altın çağ ilan ettiğiniz dönemlere başvurursanız işte karşınıza böyle tuhaf, kabul edilemez olaylar da çıkar.
Gelin günümüzün meselelerini yine günümüzün kavramlarıyla ele alalım. Geleceği konuşalım, geçmişi değil.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Yine ceptel yasağı   / 01-11-2005
 Süper klarnetçi   / 31-10-2005
 Köşk'teki garip yasak   / 28-10-2005
 'Meslektaşımız' Tatlıses   / 27-10-2005
 'Şu çılgın' operasyon   / 26-10-2005
 Komünist bilge   / 25-10-2005
 Gazetecilik kutsal bir meslek mi?   / 24-10-2005
 Aramızdaki G.Saraylılar   / 21-10-2005
 'Ağzına biber sürerim'   / 20-10-2005
 Marjinal kimlikler   / 19-10-2005
EMRE AKÖZ
Cımbızlı nostalji
Benim tepemi attıran nedir biliyor...
MEHMET BARLAS
Sadece gökdelen mi çağdaşlığın simgesidir?
Bir siyasi...
İLKER SARIER
Özledik
İnsan yine de özlüyor işte!
Recep...
MAHMUT ÖVÜR
Kütahyalılar Gülben Ergen'i bekliyor!
Kütahya, çini...
SAİT GÜRSOY
Meslek liselerinin katsayı sorunu
Meslek liselerine...
SAVAŞ AY
Manga'dan dinleyeceksin, "Bir kadın...
HINCAL ULUÇ
Atilla Dorsay'la ayni gazetede yazmak..
"Keşke bir...
BAYRAKTAR BAYRAKLI
Lokman peygamberin oğluna öğüdü (3)
b) "Böbürlenerek...
İki gözü iki çeşme: 0-2
İki gözü iki çeşme: 0-2
F.Bahçe, Schalke deplasmanında iddialıydı. Kuranyi 32'de evsahibini...
Hesap karıştı baraj 8 puan
Hesap karıştı baraj 8 puan
F.Bahçe, Milan ve PSV maçlarını alırsa ikinci turda. Ya da 4 puan...
MGK personeli şüpheli
Başbakan, kurmaylarına, Kırmızı Kitap'ın MGK Genel Sekreterliği...
'Belçika teröristin şemsiyesi'
Dışişleri Bakanı Gül, Belçika'nın Sabancı suikastı sanığı Erdal'ı...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu