 |  |
 |
|
Uygunsuz davranış uyuşturucuymuş
Sabahın erken saatlerinde İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu aradı.
"Sabah sabah Bakan beni rüyasında mı gördü diyeceksin, ama anlatmam lazım o yüzden erkenden aradım" dedi.
Dün üniversite öğrencilerinin "uygunsuz" davranışlarının polis marifetiyle takip edilerek rektörlere bildirilmesi ile ilgili genelgeyi eleştirmiştim.
"Uygunsuz dediğiniz el ele tutuşan, öpüşen koklaşan değil elbet" dedi.
"Uygunsuz deyince polisin izanına kalıyor. Ölçüsü yok" dedim.
Ölçüyü anlattı:
"Bu genelgenin hedefi uyuşturucuyla mücadele. Terörle mücadele. Eğlence yeri adı altında işletilen barlar, diskotekler var. Buralarda uyuşturucu yaygınlaştırılıyor. Hap var, ecstasy var, kokain var. Gençleri tuzağa düşürüyorlar. Bizim uygunsuz dediğimiz budur. Başka bir amaç yok" dedi.
"O zaman niye daha dar bir kavram kullanmadınız" diye sordum.
"Şimdi yeni bir genelge ile uygunsuzdan kastın ne olduğunu anlatacağız. Senin dediğin sakıncaları ortadan kaldıracağız" dedi.
"Peki niye aileleri değil de, üniversiteleri uyarıyorsunuz?" diye sordum.
"Aileleri de uyaracağız. Çifte uyarı yapacağız. Ama ailesinden uzakta kalan, yurtta kalan gençler var. Bunlarla ilgili olarak okulları da uyaracağız" dedi.
Bakan Aksu açıkça söyleyemiyordu ama benim anladığım bir sıkıntısı da genç kızlardı.
Son dönemde pek çok genç kızın "televole kültürü" ve "ekonomik sorunlar" nedeniyle "fuhuş batağına" saplandığını hepimiz biliyorduk. Benim anlayabildiğim genelgenin bir amacı da bu. Ama üniversiteli kızlarımıza "kötü gözle bakılmasın" diye bu amacı söyleyemiyorlar.
İyi de ediyorlar..
|
