kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Teknoloji
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

YSK niyet okuyucusu mu?

Oyalanacak konu yokluğundan epeydir uykuda olan siyasi kulisleri bir "bomba" uyandırdı: Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) 2006 bütçesi hazırlıklarına başlayan Maliye'den "Seçim ödeneği" istediği ortaya çıktı! Peki bu, YSK'nın seçim kokusu aldığı anlamına mı geliyor?.

Türkiye'nin AB ile yatıp kalktığı bugünlerde, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) kamuoyunun değilse bile, "bir kısım" siyasilerin gündemini değiştirmeyi başardı.
Maliye Bakanlığı'na başvurup, hazırlıkları süren 2006 bütçesine "Seçim ödeneği" konulmasını istedi! YSK'nın Seçmen Kütüğü Genel Müdürü Gürkut Koçak bu talebin gerekçesini, "Erken seçim olasılığına karşı yapmadık. Sadece bir sıkıntı doğmaması için tedbirli olmak zorundayız" diye açıkladı.
"Sıkıntı" ile neyin kastedildiğini biliyoruz. 2002 bütçesi yapılırken Başbakan Ecevit, YSK'nın "seçim ödeneği" talebini, "Bu yıl seçim yok, 2003'te ayırırız" diyerek geri çevirmişti. Dönemin YSK Başkanı Tufan Algan da, bu yanıtı "2002'de seçim olmayacağının göstergesi" ilan etmişti.
Sonrası malum; Türkiye 2002 Kasım'ında erken seçime gitti. Ödenek de ek bütçeyle zar zor yetiştirilebildi.
Bu "olay"dan yola çıkarsak, YSK'nın ödenek talebini iki nedenden birine bağlayabiliriz: Ya Başbakan Erdoğan başta olmak üzere iktidar sözcülerinin "Seçim normal zamanında, 2007 sonbaharında yapılacak" açıklamalarına inanmıyor.
Ya da bugüne kadar hiçbir iktidarın 5 yıl sürmediğini gözönüne alarak, AK Parti'nin de bu kuralı boz(a)mayacağını, 4'üncü yılda seçime gideceğini düşünüyor.
Birincisi için kişisel görüşlerine saygımızı belirtmekten öte birşey söylemeye hakkımız yok. Ancak ikinci olasılığı irdeleyebiliriz.

Hiçbir
örnek bugüne uymuyor
Doğru; seçimlerin 5 yılda bir yapılmasını hükme bağlayan 1982 Anayasası'nın yürürlüğe girdiği tarihten bu yana hiçbir iktidar, daha doğrusu hiçbir Meclis 5 yıl görev yapamadı. Ancak bunun nedeni, Türkiye'nin koalisyonlarla yönetilmesi ve bir krizden diğerine savrulmasıydı.
* 1991 seçimlerinden sonra DYPSHP koalisyonu işbaşına geldi. Özal'ın ölümüyle Demirel'in Çankaya'ya çıkması, ortağı İnönü'nün siyaseti bırakması, bir de o ünlü 1995 Nisan ekonomik krizinin patlak vermesi seçimi öne almayı kaçınılmaz kıldı.
* 1999 erken seçimlerine, 28 Şubat süreci, ardından kurulan çok parçalı koalisyonun "Türkbank" ihalesiyle dağılması yol açtı.
2002 erken seçimine giden süreç ise hepimizin belleğinde olanca tazeliği ve dehşetiyle duruyor: Cumhuriyet tarihinin en ağır ekonomik krizi, Ecevit'in hastalığı, iktidarın büyük ortağı DSP'nin istifa furyasıyla çökmesi...
* 1980 sonrası dönemde tek parti iktidarında erken seçimin biricik örneğini de 1987'de yaşadık. Ama onun da çok özel koşulları vardı: Siyasi yasaklar kalkmış, DemirelEcevitErbakanTürkeş dönmüştü. Rahmetli Özal hem bu dört liderin ANAP'ın dört eğilimini gagalamasını önlemek, hem de daha büyük çoğunlukla gelmek için (referandumda yasakların kılpayıyla kalkmasından cesaret aldı) baskın seçime gitti. Hesabı da tuttu. Ama tek başına cumhurbaşkanı seçtiren o çoğunluk bile ANAP iktidarını normal süresinin sonuna, 1992'ye kadar götüremedi.
Ancak bugün bu örneklerin hiçbirini uymayan bir tablo var. Ne AK Parti'nin Meclis'te güç yitirmesi olasılığı sözkonusu, ne de erken seçimde daha büyük çoğunlukla gelmesi...
Biliyoruz; "Yeni cumhurbaşkanını, süresinin dolmasına birkaç ay kalmış bu Meclis mi seçmeli" diye sorulacak. İyi ama cumhurbaşkanı seçimi taa 2007 Mayıs'ında.
O nedenle Erdoğan, YSK'nın ödenek talebine rahatlıkla Ecevit'in 2002'deki yanıtını tekrarlayabilir: "Bu yıl seçim yok. 2007 bütçesinde ayırırız!"
Ecevit'ten ağzı yanan YSK üyeleri ikna olurlar mı? O da onların sorunu...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Korkmayın; bu yolun dönüşü yok   / 07-10-2005
 Kırmızı çizgiler ve limanlar sorunu   / 06-10-2005
 Yarım bardak suda fırtına   / 05-10-2005
 Uzatmalı aşka zoraki nişan   / 04-10-2005
 Schüssel-Sternbach hattında yolculuk   / 03-10-2005
 Sezer'in dilinde tüy bitti ama   / 02-10-2005
 Hükümet Teziç'in değerini bilmeli   / 01-10-2005
 AB'nin değerleri   / 30-09-2005
 Avrupa asla ihanet edemez   / 29-09-2005
 Can güvenliği mi özgürlükler mi?   / 28-09-2005
YILMAZ ÖZDİL
İstanbul için sevişme vakti...
"Ramazan...
ALİ KIRCA
Ramazan müzakereleri..
Türkiye, önce Avrupa'nın kapısını...
FATİH ALTAYLI
Olacağı öngörmek
Sizi biraz geçmişe götürmek istiyorum.
ERDAL ŞAFAK
YSK niyet okuyucusu mu?
Oyalanacak konu yokluğundan...
MEHMET ALTAN
Potpuri...
"....Benim OYAK'ın kurulmasına itirazım üç...
Tanrı Bush'tan çok şey istiyor!
ABD Başkanı'nın dini açıklamaları başına iş açıyor. Önce başkan...
Nobel'i Bush karşıtı aldı
Bu yılki Nobel Barış ödülü, ABD Başkanı'nın Irak ve İran...
Siz yolumuzu açın
Siz yolumuzu açın
Dünya Kupası elemelerinde Türkiye için 'hayati' önem taşıyan maçta...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu