kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Teknoloji
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Abdurrahman Yildirim @ SABAH
 

3 Ekim sonrası piyasalar bir süreliğine mola aldı

Normalde 3 Ekim sonrasında piyasalarda kâr realizasyonu bekliyorduk. Tıpkı müzakarelere başlamış diğer ülke piyasalarının çoğunda yaşandığı gibi. Ancak satışların bu kadar erken geleceğini de sanmıyorduk.

Satışın nedenleri
Kâr realizasyonunun nedenlerinden biri, AB gibi bir beklentinin gerçekleşmiş olması ve fiyatların olgunluk düzeylerine yaklaşmasıydı.

* Kârı alma amaçlı satışları geçmiştekiler gibi yıkıcı beklemiyorduk. Başlangıç itibariyle gerçekleşmeler de bu yönde gibi görünüyor.

* Satışların öne çekilmesine 3 Ekim'in yanına bir de Erdemir'in eklenmesi yol açtı. Daha önceden alanlar elbette satış için ihale sonrası fiyatı bekliyordu. İhaleyi kazanamayan iki yabancı grubun elinde şirket sermayesinin yüzde 13'ünün bulunması ve bu senetlerin satılacağının beklenmesi, yerlileri önceden hareket etmeye yöneltti. Sonuçta yerlilerin öncülüğünde Erdemir hisseleri güçlü satış yedi. Erdemir'in bu düşüşü borsayı da erken tetikledi.

* Tam bu sırada yurtdışı borsalar da seri sayılabilecek düşüşler gösterdi. ABD Merkez Bankası ve Avrupa Merkez Bankası'nın açıklamaları dünya borsalarında satışı tetikledi, İstanbul Borsası da dünya borsalarından etkilendi. Ancak kurun yukarı yollanması borsada kâr realizasyonu yapanların en azından bir bölümünün yabancı olduğunu düşündürüyor. Çünkü yerlilerin dövize geçmesi beklenmiyordu. Öyle bir ortam da, şu anda mali piyasalarda yok. Dolayısıyla dünya borsalarında genel bir düşüş var. Ama en çok düşenin İstanbul Borsası olması, 3 Ekim satışlarının ve kendine özgü koşullardan kaynaklanan kâr realizasiyonunun bir sonucu diye yorumlanabilir.

* Piyasalarda satışlarda, önümüzdeki haftalarda haber akışının genelde daha olumsuz beklenmesi de rol oynamış olabilir.

En büyük beklenti, IMF ile işlerin yeniden rayına sokulması. Bunun için hükümetin sosyal güvenlik reformunu Meclis'ten geçirmesi geliyor. Bankalar Kanunu'nun çıkarılacağı açıklandı da sosyal güvenlik reformunun adı edilmiyor. Halbuki belirleyici olan sosyal güvenlik reformu.
Büyük özelleştirmeler yapıldı. Ama bunlar arasından açılan davalarda iptal tehlikesi artık gündeme geldi.Kısa vadede büyük özelleştirme de yok.

Dozu yumuşak olur
3 Ekim sonrası başlayan kâr realizasyonunun dünya likiditesinde yön değişikliği olmazsa yumuşak dozda yaşanabileceğini tahmin ediyoruz.
Çünkü Hazine kağıtları tarafında hâlâ Türkiye'de iyi bir reel kazanç söz konusu.
Hisse senetleri tarafında ise fiyatlarda büyük balon oluşmuş değil. Geçen hafta sonu itibariyle fiyat/kazanç oranı 16.5 seviyesindeydi. Bu oranlar orta ve uzun vadede taşınabilecek oranlar. Borsanın dolar bazlı endeksi de 2.65 sevilyesinden döndü. Burada da gidilebilecek bir yol hâlâ var.

Hükümet ne yapar?
AB ile müzakerelerin başlaması, yani beklentinin gerçekleşmesiyle finansal piyasaları bugünlere taşıyan dört ayaktan sadece biri devreden çıkıyor. Diğer üç ayağı oluşturan siyasi istikrar, IMF programı ve dünya likidite bolluğu sürerse ve örneğin bunlardan IMF ayağı güçlendirilse sorun yok. Piyasalar yola üç ayakla da devam edebilir. Bu durumda kâr realizasyonları kısa vadeli olarak kalır. 3 Ekim sonrasında hükümetin icraatları ve yeni bir açılım getirip getirmeyeceği belirleyici olabilir.
Bu gelişmelerle birlikte 2001'in sonbaharından beri devam eden olumlu ana trendin kırılmayacağını sanıyoruz. Bir kaç haftadan bir kaç aya kadar çıkabilecek bir dönemi kapsayabilecek şekilde piyasalar, mola aldıktan sonra, IMF ile programın sürdürülmesi, dünya likiditesinin devam etmesi ve erken seçimin gündeme gelmemesi kaydıyla yeniden uzun vadeli eğilimlerine geri dönebilir.

Sonuç
"Dağ başı dumansız olmaz"

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Sosyal güvenlik reformu yeni odak noktası olmaya aday   / 06-10-2005
 Yerlileri de global oyuncu yapan rüzgar   / 05-10-2005
 AB ayağı tamam artık diğer ayakları güçlendirme zamanı   / 04-10-2005
 Piyasalar için artık AB değil dıştan gelecek para önemli   / 03-10-2005
 Arsadaki mülkiyet hakkı da borsadaki niye değil?   / 30-09-2005
 Kredi kartında batık sorunu 2007'ye kadar sürebilir   / 29-09-2005
 Petrol ABD'yi etkiler de bizi pas geçer mi?   / 28-09-2005
 Trendin devamı için aşılması gereken kritik eşikler de var   / 27-09-2005
 AB beklentisinin yerine özelleştirme geçiyor   / 26-09-2005
 Erdemir'i almaya tek bir yerli grubun gücü yetmez   / 21-09-2005
Prof. Dr. AYDIN AYAYDIN
OYAK'ın kapısını kimler çalacak?
Demir çelik sektöründe...
GAZİ ERÇEL
Ekonomik ulusalcılık
Özelleştirme hızlanınca, ulusal...
ABDURRAHMAN YILDIRIM
3 Ekim sonrası piyasalar bir süreliğine mola...
Ramazan'da seks tartışması
Prof. Zekeriya Beyaz'ın 'öpüşmek oruç bozmaz, cinsel ilişkiyle de...
Tatil ölümle bitti taksitleri bitmedi
Mısır'daki patlamalarda ölen beş Türk'ün kredi kartlarından tatil...
Rehn ödevleri
Rehn ödevleri
AB Komisyonu Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn, 3 Ekim sonrası...
Kuş gribi alarmı:150 milyon kişi ölebilir
Kuş gribi alarmı:150 milyon kişi ölebilir
Dünya Sağlık Örgütü, Uzakdoğu'dan yayılan kuş gribinin dünyayı tehdit...
IMKB
E: 33.510 D:% -3,64
DOLAR
S: 1,358 D:% 0,259
EURO
S: 1,643 D:% 1,452
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu