Orucun telafisi var
Her ramazanda tekrar gündeme gelen futbolcular oruç tutmalı mı, tutmamalı mı tartışmasına nasıl bakıyorsunuz?
Teknik direktörler ve doktorlar futbolcuya neyi öngörüyorsa futbolcu buna uyar. Bizim dinimizde kaza orucu diye bir kavram var. Bizim dinimizde seyahat ederken oruç tutulmaz öngörüsü var. Bunlar niye var? Bunlar, eğer şartlarınız oruç tutmaya uygun değilse, o anda tutmayın, sonra telafi edersiniz diye var. Şimdi böylesi bir dinde "Hayır ben maç günü ya da maçtan bir gün önce ille oruç tutacağım" diye bir şey söylenebilir mi? Dinin kendisi bu gibi durumlarda telafiyi öngörüyor. Takımın teknik direktörü, doktorları futbolcunun oruç tutmasını doğru bulmuyorsa oruç kazaya bırakılabilir.
Yabancı futbolcular için yıllardır noelden önce ilk yarıyı bitiren Futbol Federasyonu, maç takviminde kurban ve şeker bayramlarını da gözetmeli mi?
Bu soruya cevap verirken bayramın anlamını anlatmak lazım. Nedir bayram? Aynı dine mensup kişilerin aileleriyle, çoluklarıyla, çocuklarıyla beraber geçirdikleri günler. Bayramı bayram yapan bu özellik. Hristiyanların noelinde yabancı futbolculara uzaktaki ailelerini, annelerini, babalarını görmeleri için izin veriliyor. Yani kendi bayramını ailesi ve eşi, dostuyla beraber yaşayabilmesi için. Oysa Türk futbolcu bayramını zaten memleketinde eşiyle, dostuyla ve ailesiyle yaşıyor. En fazla bayram günlerinde kampı kısa tutarsınız, başka bir önleme gerek yok.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın çok tartışılan Konyaspor-Fenerbahçe maçı hakkında dünkü gazetelere de yansıyan "Diğer üç gol de mi elle atıldı?" açıklamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Başbakan Erdoğan bir de Trabzon-F.Bahçe maçı sonrası buna benzer bir çıkışta bulunmuştu. O zaman bu çıkışı hatalı bulmuştum. Sonra kendisi de hatalı bulmuştu. Anlaşılan konunun üzerinden uzun bir zaman geçti. Yine içinden böyle bir çıkış yapmak geldi. Olaylı gol olmasaydı Fenerbahçe kolay kolay o maçı kazanamazdı. Hatta kolay kolay puan da alamazdı. Ama konu bu değil. Futbolda hatalar var. Oldu bitti. Fakat tüm ülkenin ve tüm takımların başbakanının böyle hassas konularda yorumda bulunması doğru değil. Bir ara Galatasaray ile çok içli dışlı, sıkı fıkı olan Mesut Yılmaz örneği hâlâ hafızalardan silinmedi.
|