|
 |
 |
 |
 |
|
İşte evlat acısının fotoğrafı
Barış Dönmez, 26 yaşındaydı... Askere gidecekti. Akademi 14 adlı barda şah damarı kesilerek öldürüldü... Bar tıka basa doluydu... Ama, olayı gören bir kişi bile çıkmadı; çıkamadı... Anne Ayla Dönmez, 1.5 yılda 10 yaş birden yaşlandı. İlaçlarla ayakta duran anne haykırıyor: Cinayeti gören biri insaniyet namına ortaya çıksın.
'Elimden kayıp gitti'
Beyoğlu'nda 1.5 yıl önce gece kulübünde öldürülen Barış Dönmez'in annesi Ayla Dönmez'in gözyaşı dinmiyor: "Tek tesellim katillerin bulunması olacak".
Barış Dönmez 26 yaşındaydı. 10 Nisan 2004 tarihinde, askere gitmeden önce düzenlediği veda gecesinde arkadaşlarıyla gittiği İstanbul-Beyoğlu'ndaki Akademi 14 adlı gece kulübünde bıçakla boğazı kesilerek öldürüldü. Cinayetle ilgili olarak 50 tanığın ifadesine başvuruldu. Ama hepsi de, "Görmedim, bilmiyorum, duymadım" dedi. Tutuklanan İbrahim Biberoğlu, dava henüz sekizinci ayını doldurmadan tahliye edildi.
TANSİYON HASTASI
Geçen bir buçuk yılın en çok yıprattığı isimse hiç şüphesiz Barış'ın annesi Ayla Dönmez... 1.5 yıldır her saniye biricik oğlu Barış'ın yokluğunun acısını çektiğini söyleyen anne Dönmez, oğlunun adı her anıldığında gözyaşlarını tutamıyor. Öyle ki Ayla Dönmez cinayetten sonra adeta 10 yaş birden yaşlanmış. O dayanılmaz acı yüzlerindeki her bir çizgiye yansımış. Her anını biricik oğlunu özleyerek geçiren ve tansiyon haplarıyla ayakta durmaya çalışan Dönmez'in tek umudu ise, gerçek katillerin bulunup cezalandırılması.
ZOR KONUŞUYOR
Oğluna "Kokunu arıyorum, dokunmayı, seninle konuşmayı özlüyorum. Barış'ım, benim gerçeğim sensiz olamamak" diye seslenen anne Dönmez aynı zamanda tanınmış bir psikolog. Oğlunun ölümünden sonra tam anlamıyla çöken ve konuşmakta zorlanır hale gelen Ayla Dönmez, oğlu Barış'ı nasıl özlediğini şu sözlerle ifade ediyor:
'TANIKLAR SUSKUN'
"Her şey, bir ses, koku, söylenen herhangi bir şey, beraber yaptığımız şeyler, onun sevdiği şeyler... Her şey bana onu hatırlatıyor. Her saniye içimde Barış. Yoğun bakımda kollarımda verdiği son nefesi unutamıyorum. Gitti, öylece ellerimden kayıp gitti. Barış'ıma sarılmak istiyorum. Ama yok. Yok!" Adalete ve yasalara güvendiğini defalarca vurgulayan Dönmez, yine de olayın karanlıkta kaldığı görüşünde. Anne Dönmez şunları söylüyor: "Toplumumuzda 'bana dokunmayan yılan bin yaşasın' anlayışı var. Ama bu gün bana olan, Allah korusun, yarın başkasının başına gelebilir. Görgü tanıklarının olayı olduğu gibi anlatması, böyle karanlık olayların yaşanmasının önüne geçecektir. Yurttaş olarak, insana saygı duygusuyla bu konudaki sorumluluklarını yerine getirmeleri gerekir."
Semra PELEK-MERKEZ
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
