|
 |
 |
 |
 |
|
Galataport'u yine görüşebiliriz
Başbakan, Galaport'taki ödeme planıyla ilgili olarak "Bakanlar Kurulu'na geldiğinde tekrar müzakere eder, kendileriyle tekrar görüşebiliriz" dedi.
* Yabancı sermayenin medyaya girişi dengeleri oturtur
* Ata Türk bir neticedir. Şahadet hakkı bu kadar ucuz mu
* Öcalan'la avukatlarının görüşmesi hukuken mümkün değil
Başbakan Erdoğan, Fatih Altaylı'nın atv'de önceki gün canlı yayınlanan "Teke Tek" programına katılarak soruları cevaplandırdı. Altaylı'ya gündemdeki sorunlarla ilgili çarpıcı açıklamalar yapan Erdoğan, Galataport'un Türk Telekom ve Tüpraş satışlarından farklı, yap-işlet-devret modelinin değişik bir şekli olduğunu söyledi. Galataport'u alan firmanın dünyaca ünlü bir turizm firması olduğunu, İstanbul'a çok farklı bir turist kesimini getirme gücü bulunduğunu dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti: "Bu firmayla ilgili çok ileri-geri şeyler konuşuldu. Benimle dostlukları falan yok. Beni nereden tanır, nereden bilirler. Kardeşim, gençliğinde iyi bir tornacıydı ve askerden döndükten kısa bir süre sonra, o zaman Oferler'in adı dünyada yok, onların gemilerinde fiter olarak çalışmaya başladı. Gemilerin içerisinde adeta torna atölyesi vardır. Bir sıkıntı olursa orada hallederler. 8-10 sene çalıştı. Ondan sonra Türkiye'ye döndü. Orayla irtibatı budur ve onlara kardeşim olduğunu Başbakan olduktan sonra ben söyledim. Dedim ki 'Kardeşim sizde çalıştı'. Olay budur.'' Başbakan, Galataport ihalesiyle ilgili bir görüşme yapılarak burada ödenen kira veya buradan verilecek payın mevcut tablodan çok daha farklı hale getirilebileceğini ifade etti. Erdoğan, "Bakanlar Kurulu'na ve Yüksek Planlama Kurulu'na geldiğinde tekrar aramızda müzakere eder ve ilgili arkadaşlarla tekrar kendileriyle görüşebiliriz'' dedi. Başbakan Erdoğan, Fatih Altaylı'nın gündemdeki diğer konularla ilgili sorularına özetle şu yanıtları verdi.
ERMENİ KONFERANSI: Her şeyden önce, idari bir tasarruf söz konusu. Üzüldüğüm budur. Varsa bir yanlış rektörlük, YÖK bunun hesabını verir. Müdahale edilmesi gereken bir durum varsa, o zaman İstanbul Valiliği müdahale eder. İdare mahkemesi bu kararı verirken ülkemdeki demokratikleşme sürecine, özgürlüklere gölge düşürülmesi noktasında şahsen üzüntülüyüm.
MECLİSİN TERÖR TOPLANTISI: Terör konusunda partiler üstü bir bakış yok. Acaba hükümeti buradan nasıl sıkıştırabilirim. Oradan nemalanma gayreti var. 'Bir hafta sonra zaten TBMM açılıyor. Niye bazıları bu kadar acele ediyor? Bir art niyet var.
STAR'IN SATIŞI: Yabancı sermayenin medya olarak Türkiye'ye girmesi halinde dengeler çok daha farklı şekilde oturacaktır. Yerli medyadan, hepsini kastetmiyorum bazılarından, daha da faydalı olanlar çıkacaktır. Televizyonların yabancılara satışında hissenin yüzde 25'te bırakılması adil değil. Eğer Türkiye, gerçekten rekabetçi, birbirini kontrol eden, küreselleşen dünyada yerini alacak bir hedefi belirlemişse bu konularda hiç çekinmemesi lazım.
ATA TÜRK OLAYI: Bazı şeyleri öyle topa tutuyorlar ki ülke çıkarı falan düşünmüyorlar. Bir yerde terör eylemi oluyor, bazı televizyonlar, 'güm, güm' 45 dakika 1 saat... Bir Ata Türk olayı oldu biliyorsunuz. 45 dakika, 1 saat haber mi olur? Ne ile meşhur olmuş bu insan? Şahadet hakkı bu kadar ucuz mu? Ata Türk bir neticedir, sebep değildir.
ALEVİLİK: (Alevi yurttaşların inanç özgürlüğü haklarıyla ilgili Başbakanlık aleyhine dava açılacağı sorusu üzerine) Bu talebin, Türkiye'nin, yeni bir huzursuzluk kaynağına itilmesine neden olabilir. İzzettin Doğan buralarda hangi kategoriye kendini sokuyor. Onları azınlıklar içinde görmek gibi bir düşüncemiz olamaz. Aleviliğin tanımı noktasındaki sıkıntılardan bu iş kaynaklanıyor.
GÖZTEPE'YE CAMİ: İmar Komisyonu'ndan CHP'li ve ANAVATAN'lı üyelerin ittifakıyla geçti. İhtiyaç olmayan bir yerde böyle bir talebin gelmesi söz konusu değil.
TELEKOM: İlk rakamda yaşanan düşüşten sonra tekrar bir tırmanış sağlandı. Eğer bu rakamla bu iş bitmezse önümüzdeki kısa bir zaman içerisinde artık her şey zaten uyduda yerini buluyor, bulduktan sonra bu paraya bunu satmak artık mümkün değildir.
TÜPRAŞ: Korkunç bir dedikodu yaygarası var. Burada bir blok satış yapılmıştır.
SAMİ OFER'LE GÖRÜŞME: Hiç hatırlamıyorum. Hariri ailesi ile de çeşitli kereler görüştüm. İşadamlarıyla Davos'ta, Başbakanlık'ta görüşüyorum, onları tanıştırıyorum. ülkemin yatırımlarını değerlendirmek, değerini yakalamak değerinin üzerinde bir rantı ülkeme kazandırmak görevimdir.
ÖCALAN VE İMRALI: Avukatlarıyla olan görüşmeler de yasa gereği olarak 1 Haziran'a kadar devam etmiştir. 1 Haziran'da bu görüşmeler kesilmiştir. Artık hukuken avukatlarının İmralı ile görüşme yapması sözkonusu değil. Ailesi ve yakınları 15 günde bir onunla görüşmelerini yapıyorlar. 'İmralı'dan bu yönetiliyor', bunu konuşmak bana düşmez.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
