|
|
|
|
|
|
Uzlaşma ortamını çekemeyenler olabilir
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''uzlaşma ve diyalog ortamını çekemeyenler, kıskananlar ya da istismar etmek isteyenler olabileceğini'' belirterek, ''Bunlara bugüne kadar izin vermedik, bundan sonra da izin vermeyeceğiz'' dedi.Erdoğan, Devlet Konukevi'nde düzenlenen ''Avrupa Birliği'' konulu ''Sivil Toplum Zirvesi''ne katıldı.
Başbakan Erdoğan, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, 3 Ekim müzakereleri öncesinde toplantının tarihi bir önem taşıdığını söyledi.Türkiye'nin, geride bırakılan 3 yıl boyunca ekonomi, siyaset, dış politika ve sosyal
yaşam başta olmak üzere her alanda köklü bir değişimi yaşadığını kaydeden Erdoğan, zaman geçtikçe bu 3 yılın günlükhayattaki etkinliğinin çok daha yakından hissedileceğini ifade etti.Zorlu bir uygulama sürecinin içinde olduklarını belirten Erdoğan, enflasyonun tek haneli rakamlara indirildiğini, Türk lirasından 6 sıfırın atıldığını, büyüme oranlarında ve ihracatta rekorların gerçekleştirildiğini anlattı. Erdoğan, şöyle devam etti:
''Siyasete yeni bir anlayış getirdik. Popülizme, oy avcılığına, istismara prim verilmemiştir. Demokratikleşme ve insan hakları konusunda cesur ve rahatlatıcı düzenlemeler bu dönemde gerçekleştirilmiştir. Dış politikada tarihi adımlar atılmış ve atılmaya devam edecektir. Son dönemde Türkiye daha önce hiçbir dönemdeolmadığı kadar sözü dinlenen ve itibarlı bir ülke olmuştur.Şimdi bu tarihi dönüm noktalarına 3 Ekim 2005'te inşallah bir yenisini daha ekleyeceğiz. AB ile tam üyelik için müzakerelere başlayacağız. Ülkemizde tam anlamıyla demokratik bir ortam oluşturmaya, milletimizin huzur ve güvenini teminat altına almaya yönelik reformlarımızı uygulama alanında ilerletmeye devam edeceğiz.
Pekçok kişinin 'sessiz devrim' dediği reformları kararlılıkla uygulamagayreti içindeyiz. 3 Ekim müzakere tarihi ile birlikte bu uygulamalar daha da ivme kazanacak, ülkemizin, milletimizin bu noktadaki standartları çok daha yükselmiş olacaktır.''
Müzakerelerin başlamasının Türkiye'nin hedeflerine ulaşmasında daha büyük katkı sağlayacağını ifade eden Başbakan Erdoğan, reformların da pekiştirileceğini dile getirdi.
Erdoğan, hükümet olarak attıkları adımları ilgili kuruluşların tammutabakatı ile gerçekleştirmeye özen gösterdiklerini anlatarak, eksikler olabileceğini ifade etti. Erdoğan, ''Bu millet her ne çektiyse tepeden inme politikalardan, dayatmalardan, oldu-bittilerden çekti. Halktan kopuk, milletin hedeflerinden kopuk, millete rağmen üretilen politikalar, Türkiye'yi hep hak ettiği yerin arkasında kalmaya mahkum etmiştir'' diye konuştu.
Hükümetin hiçbir zaman halka rağmen bir şeyler yapma amacında olmadığını vurgulayan Erdoğan, yakalanan uzlaşma ve diyalog ortamının barışın, huzurun, demokrasinin ve insan haklarının tam olarak yerleşmesi için Türkiye'ye tarihinde görülmemiş imkanlar sunduğunu ifade etti.
'GEREKLİ CEVABI VERİRİZ'
Erdoğan, şunları kaydetti:
''Geçmişi özleyenler olabilir. Dayatmaları, emrivakileri, oldu-bittileri arzulayanlar olabilir. Bunun yanında bu uzlaşma ve diyalog ortamını çekemeyenler, kıskananlar olabilir ya da istismar etmek isteyenler olabilir. Bunlara bugüne kadar izin vermedik. Bundan sonra da vermeyeceğiz. Asıl hedefimiz, özgürlükleri olabildiğince genişletmenin gayreti içerisinde olmaktır. Ne güvenlik adına özgürlüklerden taviz verdik, ne de özgürlükler adına güvenliğimizi şu ana kadar ihmal ettik.
Biz halkımızın özgür, demokratik müreffeh bir Türkiye özlemini icraata geçirmek için işbaşındayız. Bunu da özgürlüklerle güvenlik arasında ideal dengeyi kurarak başarmaktan başka bir yol göremiyoruz. Bunu istismar edip de başkasının özgürlük alanına müdahale edilmeye kalkışılırsa kusura bakmasınlar o zaman da üzerimize düşen görevi sonuna kadar yapmak durumundayız. Bu uzlaşma ortamını, bu diyalog ortamını, bu ortak hedeflerde kenetlenme ortamını kim bozmaya kalkarsaşüphesiz ki, gerekli cevabı vermek durumundayız. 3 Ekim AB müzakere sürecinin yürütülmesinde de temel yaklaşımımız, anlayışımız bu olacaktır.''
Sivil toplum kavramının Türkiye için yeni bir kavram olmadığını belirten Erdoğan, Ahilik teşkilatı ve vakıflar örneklerini verdi. Geçmişte yapılan bu uygulamaların tüm dünyaya örnek olduğunu anlatan Erdoğan, önümüzdeki dönemde vakıf yasasını çıkaracaklarını ve vakıfların sorunlarını büyük ölçüde gidereceklerini kaydetti.
'SİVİL TOPLUM DESTEĞİ OLMALI'
AB müzakare sürecinde sivil toplum kuruluşlarının katkısının önemine de değinen Başbakan Erdoğan, ''Eğer sivil toplum desteği ve katkısı olmazsa müzakere süreci aksak kalacak, topal ilerleyecektir'' dedi.Erdoğan, konuşmasının sonunda, AB sürecindeki katkılarından dolayısivil toplum kuruluşlarına teşekkür etti.
Devlet Konukevi'nde gerçekleştirilen zirveye, Başbakan Erdoğan'ın yanı sıra Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, DevletBakanı ve Baş müzakereci Ali Babacan, Başbakan Erdoğan'ın Dış PolitikaDanışmanı ve İstanbul milletvekili Egemen Bağış, Siyasi Danışmanı ve Adana Milletvekili Ömer Çelik, başdanışmanları Akif Beki ve Yalçın Akdoğan ile bürokratlar ve 50 sivil toplum kuruluşunun temsilcileri katıldı. Sivil Toplum Zirvesi, Erdoğan'ın konuşmasının ardından basına kapalı olarak devam ediyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|