 |  |
Aha size sosyal bir yazı daha!
İçinden "sosyo-ekonomi" geçen yazılar yazmayacaksın. Etliye sütlüye karışmayacaksın. Ne kokacak ne de bulaşacaksın!
Çünkü analitik bir makale yazdığın zaman, "politize okuyucu" balıklama atlıyor konuya:
Nasıl böyle yazarsın kardeşim!
Ben de inadına yazıyorum işte...
Politize okuyucu, takım tutar gibi düşünce tutuyor.
5-6 Eylül olayları çapulcuların alet edildiği karanlık bir komplodur, dediğin zaman, şovenist "Rumlar'ı mı tutuyorsun" diye havaya zıplıyor.
Abdullah Öcalan'ın çizgisi bilhassa Kürtler'in aleyhine bir çizgidir dediğin zaman da, öteki şovenist kızıyor.
Türkiye'de yüz binlerce kadının, ya çevre ve koca baskısı altında oldukları için yahut da üzerlerine giyecek doğru dürüst bir elbise bulamadıkları için "örtünmek zorunda" kaldıklarını söylediğin zaman da, okudukları yazıyı anlayamayanlar ayağa fırlıyor:
Ne demek, giyecek elbise bulamamak! İnançlı insanlara hakaret mi ediyorsun?
Ne hakareti yahu?
Dikkatli bak bakalım! "Kapalı kadınlar" hepsi de, bu kıyafetler kendilerine pek yakıştığı için mi, yoksa modaya uymak için mi böyle giyiniyorlar?
Çok şık ve güzel elbiseler alabilselerdi, onları giyecek iradeyi gösterebilselerdi şimdiki gibi giyinirler miydi acaba?
Birçok kadın sokaklarda, erkek çorabı ile lastik terliklerle dolaşıyor. Veya kötü bir ayakkabı ile...
Çoğu zaman da "yoksulluğu örten" tesettürvari bir manto.
Moda mı bu, yoksa zenginlikten mi?
Hangi kadın zevk için veya moda olduğu için veya daha kolay geldiği için pazarlarda 3.5 liraya satılan lastik terlik giymek ister?
Veya biçimini tamamen kaybetmiş bir ucuz ayakbabı!
Yoksa köylülük müdür bunun yegane sebebi?
Bu memlekette, hayatında bir tek banka hesabı olmamış, ömründe beş kuruş kazanmamış, çalışma özgürlüğü bile bulunmayan, bu yüzden aileye ve çevreye boyun eğmek zorunda kalmış kaç milyon kadın olduğunu bilen var mı, tam olarak?
Tarikatçılığa yazılan erkeklerin de, neden bu yollara girdiğini anlatan, açıklayan ciddi bir araştırmaya rastladınız mı hiç?
Sadece, "dini inançları" için mi, orada kendilerini daha huzurlu ve adanmış hissettikleri için mi?
Yoksa çoğu zaman, bir aidiyet duygusunu paylaşmak, toplumun yıkıcı etkilerinden kendilerini korumak ve iş-aş konularını daha bir sağlama bağlamak için mi?
"Yandaşlık" sisteminde, ekonomik ve sosyal sorunları daha kolay çözebilmek için mi yoksa?
Böyle bir erkeğin karısı, giyiminde ve yaşam tarzında "özgür" olabilir mi? Zor olur biraz. Çünkü akşam evde sümsüğü burnunun üstüne yeme riski vardır.
Şık giyimleri ile "sosyetik" bir görünüm sergileyen "kapalı" kadınlar bile, "esas olarak" ekonomik sebeplerle bu hayat tarzını seçmektedirler!
Elimde bir mucize imkanı olsaydı, bütün kadınları ekonomik olarak bağımsız ve özgür hale getirirdim ki, hayat tarzı tercihleri ortaya çıksın.
Türkiye'de kadınların yüzde 80'i seçimlerde kocasının seçtiği partiye oy veriyor arkadaşlar, güldürmeyin beni!
|
