kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Gurcan Bilgic @ SABAH
 

Şanssızlığı kırdık

Seribaşı unvanı ile girdiğimiz bu eleme grubunda, Almanya'ya gitmek için oynamaya karar verdiğimiz kader maçını, Ukrayna'nın bayram günü (!) olarak seçtik. Grup maçlarının bitimine 3 oyun kala liderliklerini garantilemenin verdiği huzurla, Ukraynalılar gururla dolaşıyorlardı. Futbolcuları, gözlerinin altına sarımavi çizgileri atmış, soyunma odasının önünde bir ileri, bir geri hava atıyorlardı.
"Bizde durum fena değildi" demek isterdim ama yok. Yunanistan'ın Kazakistan'ı uzatma dakikalarında attığı golle yenmesi, soyunma odasına "kabus" gibi çökmüştü. Fatih hoca belli etmemeye çalışıyor ama oyuncularını maça nasıl motive edeceğini düşünüyordu. Açıkcası yakalandığı "umutsuzluk" havasının yansımaması için uğraşıyordu Terim. "Oyuncularıma tek söylediğim sakin olmaları" diyordu.
Ukraynalılar, oyun kurgusunu sağ kanattaki Gökdeniz üzerine kurup, sık sık ileri çıkan solbekleri Nesmachny'nin arkasına top atarak tuzaklarını gerçekleştirmek istiyorlardı.
Terim'in Okan ile hücumu beşlemesi düşüncesi de vardı. Ukraynalılar Sheva'nın yokluğunu da çok hissetiler. Byelik ve Voronin boş koşularla "fink atıyor" ancak ceza alanımıza girme gibi önemli bir sorun yaşıyorlardı. Zira ilk 45'te de tek hücumları şutları oldu.
Gökdeniz ile kalecinin dibine sokulup "ah ah" çektiğimizde dakika 18'di. Kalan sürede bize de ceza alanı yasaklanmıştı. Rakibin canlı savunmasıyla yüzümüzü kaleye dönüp oynamak neredeyse imkansız hale geldi. Tek hücum alternatifimizi kullanmaya yani topları Hakan Şükür'e şişirmeye başladık. İkinci yarıya Gökdeniz-Hüseyin değişikliği ile başladık. Pas yüzdemiz arttı. Okan'ın sağ çizgiye yaklaşmasıyla Hamit'in de hücuma yavaş yavaş sokulmaya başladığını izledik. Defansımız orta sahaya kadar çıkıp alan daraltıyor ancak presimiz yeterli olmuyordu. 10 dakika böyle geçerken Tümer mucizeyi gerçekleştirdi. Topu ayağına yapıştırıp 10 metre dripling yaptı, penaltı noktasının üzerinden kaleciyi avladı. Hayat veren bir gol bulduk. Buna yüksek konsantrasyonla sarıldık. Ukrayna mağlupken bile oyunu baskı altına almayı düşünmediği için bizim topu ayağımızda tutma isteğimiz maçın lehimize gelişmesine yol açtı. Biz galibiz, adamlar mağlup, top bizde, onlar bekliyor. Yenik durumdayken bile savunma yapmak, başka hücum anlayışı olmayan bu takıma beraberliği nasıl getirecekti? Voronin altıpaslardan topu auta atıp defansımızın beşinci oyuncusu gibi oynayınca getirmedi de... Son 10 dakikayı yine kendi sahamızda oynayarak geçirdik. Ama bu kez daha dikkatli ve tecrübeliydik. Fatih hocanın Hasan Şaş ve Serhat'ı oyuna sokarak ileriye top taşıyacak oyuncularını diri tutmasıyla da sadece bir kere fenalık geçirip maçı tamamladık.
İlk yenilgiyi tattırdığımız Ukrayna performansımız bize de iyi takım olma hakkımızı geri getirdi. Şanssızlığı burada kırdık, umarım kaderimiz 8 Ekim'de bizi hedefe taşır.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Zafer ilk 11'e   / 03-09-2005
 Gecenin notları   / 28-08-2005
 Anelkalı olmak   / 27-08-2005
 Kriz Rize'de bitti   / 22-08-2005
 Tuncay da yok!   / 20-08-2005
 Samson Fener!   / 14-08-2005
 Tah"kim" vurdu   / 13-08-2005
 Görüntü var ses yok   / 06-08-2005
 Turnuvacı olmak   / 04-08-2005
 Politikasız politika   / 30-07-2005
MUSTAFA DENİZLİ
Kapıyı araladık
Ukrayna'da tarihi zafer...
LEVENT TÜZEMEN
Şoktan zafere
Milli Takım beş gün önce +93'te yediği...
GÜRCAN BİLGİÇ
Şanssızlığı kırdık
Seribaşı unvanı ile girdiğimiz bu...
AHMET ÇAKAR
Yeniden doğduk
Türk futbolu sırat...
RECEP GİRGİN
Kurtaran ve Anavarza Mazgalı
1.AYAK: Ağır kilosuna...
Sembollerle oynanan oyun
Sembollerle oynanan oyun
6-7 Eylül Olayları, Batı ülkelerinde 'Barbar Türk' imajını...
Parkeci Halil, Türk bayrağı asarak benim evimi korudu
Parkeci Halil, Türk bayrağı asarak benim evimi korudu
Karşı kıyıdan 6-7 Eylül anıları
1955 yılının 6-7 Eylül olaylarını...
Fransız öpücüğü
Fransız öpücüğü
Fransa'nın Lyon şehrinde düzenlenen moda fuarı "Lyon Mode City"de,...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu