kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

Pompalının sapını gülle donatmak

SORU: Kalaşnikof mu daha tehlikeli bir silah yoksa pompalı tüfek mi? Cevap: Pompalı tüfek... Çünkü bir atışta birden çok kişiyi öldürebilir... İkinci soru: Kalaşnikof'a mı ruhsat almak daha kolay, yoksa pompalı tüfeğe mi? Cevap: Pompalıya! Polis veya jandarmanın yivsiz tüfek izni yeterli!

Bireysel
silahlanmanın ulaştığı boyutların, bu soruna çözüm getirmesi gerekenleri de ürküttüğünü görmek sevindirici...
Başbakan Erdoğan'ın çözüm önerileri için çalışma başlatıldığını açıklamasını son derece olumlu bir gelişme olarak değerlendiriyoruz.
Aynı şekilde Anavatan Partisi Şanlıurfa Milletvekili Turan Tüysüz ve arkadaşlarının silah ruhsatlarının yargı denetiminde verilmesini öngören yasa önerisini de. Böyle bir önerinin bugüne kadar belinden silahını eksik etmeyen, hatta eski partisi CHP'nin kurultayında divan başkanına silah gösteren bir siyasetçiden gelmesi daha da hoş ve anlamlı.
Erdoğan'ın başlattığı çalışmaya biz de katkıda bulunalım. Daha doğrusu, bu işlerden çok ama çok iyi anlayan, Av ve Yaban Hayatını Koruma ve Geliştirme Vakfı yetkililerinin bize anlattıklarını aktaralım. Onlar Türkiye'de bireysel silahlanmanın çılgınlığa dönüşmesini dört nedene bağlıyorlar. Ya da dört yanlışa:
1- Pompalı tüfek ve yarı otomatik tüfek üretimine yıllarca göz yumuldu. Üstelik denetimsiz olarak. Bugün Türkiye'de kaç adet pompalı tüfek olduğunu hiç kimse bilmiyor. Çünkü tek seri numarasıyla yüzlerce pompalı tüfek üretildi . Ve bunlar da köylerde "harmana vade" ile satıldı. Avcılıkla uzaktan yakından ilgisi bulunmayan binlerce kişi pompalı aldı. Dahası bazı kitap fuarlarında kitabın yanı sıra pompalı tüfek de satıldı.

Aflar
ve armağanlar
2- Hiçbir ülkede silah alınıp satılması Türkiye'deki kadar katı kurallara bağlı değil. İnanılmaz bir bürokrasi var bu konuda. Peki
bunca sıkı yasa ve kurallara rağmen nasıl bu kadar çok ruhsat alınabiliyor?
Çünkü yasalar uygulanmıyor. Niçin uygulanmıyor? Birçok neden sayılabilir ama en vahimi şu: Para! Bir tabanca ruhsatı Polis Teşkilatını Güçlendirme Vakfı'na 2 milyar lira gelir sağlıyor. Buna "Kart parası" deniyor. Tabii bu gelirden olmamak için ruhsat için gerekli inceleme ve araştırmalar ya üstünkörü yapılıyor ya da yetersiz.
3- Sık sık "Silah affı" çıkarılması.
1534'teki Celali İsyanları'ndan beri Türkiye'de onlarca kez silahlar toplandı. Her toplamada bir öncekinin iki-üç katı silahla karşılaşıldı. Toplamayı yanlış anlamayın; af çıkarılıyor, silah ruhsata bağlanıyor ve sahibine teslim ediliyor. Son aflarda "Mevcut silahların kimlerde olduğunu bilelim, böylece denetim altına alalım" gerekçesi kullanıldı. İyi ama o silahları kimlerin aldığını belirlemeyi sağlayacak yeterince yasa zaten yürürlükte. Aslında aflarınn gerçek nedeni, "Kart parası" alabilmek.

550
vekile 3 bin ruhsat
4- Tüm ülkelerde önemli yabancı konuklara silah armağan edilmesine imkan veren yasal düzenlemeler var. Ancak Turgut Özal döneminde Türkiye'de bu imkan hem genişletildi, hem de ters yorumlandı: Devlet adamlarının yerliyabancı ayırımı yapmadan dilediğine silah hediye etmesinin yolu açıldı. O kadar ki, Özal günde 25-30 silah için ruhsat talebine imza atıyordu. Bugün de sürüp gidiyor. Yoksa 550 milletvekili nasıl 3 bini aşkın ruhsat sahibi olabilir ki? Milletvekillerimiz (Sadece bu dönemi kastetmiyoruz) tepeden tırnağa silahlanarak vatandaşı özendirmeleri yetmezmiş gibi, silah bulundurma ve taşıma izni verilen meslek gruplarının kapsamını sürekli genişleten teklifleriyle de ipin ucunun kaçmasına katkıda bulundular. Bugün benzin istasyonlarının pompacılarından sürü sahiplerine, kuyumculardan kamyon şoförlerine, hatta muhtarlara kadar birçok meslek mensubu silahlı.
Haydi bakalım, şimdi kolaysa bu insanları silahsızlandırın...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Hepimizin hayatı namlunun ucunda   / 31-08-2005
 Asla o oyuna gelmeyeceğiz   / 30-08-2005
 Osmanlı modeli Atatürk devrimi   / 29-08-2005
 Kürtçe konuşan Türk olamaz mı?   / 28-08-2005
 Apoletli siviller   / 27-08-2005
 "Yap-boz"un parçaları   / 26-08-2005
 Mütekait Ali Amca sizi gözetliyor   / 25-08-2005
 Bugün Güneydoğu seneye Ortadoğu   / 24-08-2005
 Yasaklı biri yasak kaldırtabilir mi?   / 23-08-2005
 Vitrin ve arkası   / 22-08-2005
YILMAZ ÖZDİL
Küçük ilan...
Ben boş vakitlerimde "küçük ilan"...
ÖMER LÜTFİ METE
'Ankara Kıbrıs numaramızı yuttu'
Bir süredir Türkiye'nin...
UMUR TALU
Kim ki kendine bakmaz...
İnsanlığın büyük çoğunluğu...
FATİH ALTAYLI
550 vekilde 3000 tabanca
Bir büyükelçi dostum aradı.
ERDAL ŞAFAK
Pompalının sapını gülle donatmak
SORU: Kalaşnikof mu...
Katliam değil izdiham
Irak'ın Başkenti Bağdat... Şiiler'in anma töreni... Bir milyon kişi...
Sular yükseliyor çabuk kaçın!
Katrina kasırgasında ölü sayısı 120'ye ulaştı... Şehirdeki su...
Yeneriz çünkü...
Yeneriz çünkü...
Milli futbolcular Terim'in dağıttığı ankette bu soruya en çok "Başka...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu