kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Altan @ SABAH
 

Büyük resmi akıl gözü ile okumak...

Kürt sorunu ile ilgili olarak Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği bildirisi ile ABD Dışişleri Bakanlığı'nın yazılı açıklaması birbirini izledi.
Milli Güvenlik Kurulu bildirisinde ne "demokrasi" sözcüğü vardı, ne de "AB standartları"... 1982 darbesinin yaptığı anayasa ve "cumhuriyetin temel ilkeleri" söz konusu ediliyordu...
Anadolu Ajansı'nın bildirdiğine göre Başbakan Erdoğan'ın "Kürt meselesinin demokrasiyle çözülebileceği" yönündeki sözleri üzerine ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Sean McCormack'ın yaptığı açıklamada ise "demokratik çözüme" destek veriliyordu. Açıklama şöyleydi:
"Türkiye, son yıllarda demokratikleşme ve insan hakları konularında etkileyici adımlar attı. Bu da üyelik müzakerelerine başlanması için tarih verilmesi yönündeki AB kararına yansıdı. Bu ilerleme, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın yıllık insan hakları raporunda da dile getirildi. Bu kararlı çabalarından dolayı Türk yetkililerini ve Türk halkını kutlarız. Türkiye bu süreci ileriye götürürken Türkiye'yi desteklemeyi sürdüreceğiz."


Milli Güvenlik Kurulu'nun askeri kanadı eskiye yönelik bir çizgide ısrar ederken, bulunduğumuz bölgede de çok önemli gelişmeler oluyor.
İsrail'deki sağcı koalisyonun "kasap" unvanlı başbakanı Ariel Sharon herkesi şaşırtan bir manevrayla Gazze şeridini boşaltıverdi... Dünya tarafından "tarihsel" olarak nitelenen adımın birinci hedefi İsrail ile Filistin arasındaki "barış görüşmelerine" yol vermek, ikinci hedefi ise Gazze Şeridi'nde Hamas'ın İsrail'e yönelik şiddetini bitirmek...
Sharon'un bu radikal ve beklenmeyen manevrası İsrail toplumunu da, siyaset kurumunu da tam anlamıyla ikiye böldü... Eski geleneksel Sharon tavrını destekleyenler, bu çözüme yönelik etkin adım karşısında başbakanı "davaya ihanet"le suçlarken, sorunun çözümü için farklı ve değişik yöntemlere ihtiyaç duyulduğuna inananlar önemli destek verdi.
Ortadoğu sorununun en önemli konularından olan İsrailFilistin meselesi yeni bir safhaya girmiş gözükmekte... Bu yeni süreci ABD'nin şekillendirdiği ise aşikâr...


Türkiye'nin büyük resmi görmek amacıyla bir araya getirmesi gereken parçalardan biri de bugün içinde yapılacak olan Ermenistan-Azerbaycan görüşmesi...
Görüldüğü kadarıyla, bu iki ülke arasındaki en zehirleyici konu olan Yukarı Karabağ sorunu yeni bir anlaşma ile aşılacak gibi...
Ermenistan'ın daha uzlaşıcı bir yaklaşımı benimsemesi halinde, Kafkaslar'da daha belirleyici bir rol oynama imkânına kavuşabileceği de uzmanların vurguladığı bir durum...
Türkiye'de Ermeni Konferansı'nın toplanması, hükümetin buna sıcak bakması da, muhtemelen bu yeni gelişmelerin rüzgârından da etkilenmekte...


Ortadoğu'daki en yıkıcı sorunda Gazze ile atılan bir adım, Kafkaslar'ın en yakıcı sorunu olan Ermenistan-Azerbaycan arasındaki buzları eritme hamlesiyle eşleşiyor.
Haritaya bakarak bunları yorumlayınca, Büyük Ortadoğu Projesi'nin, Türkiye tartışmasa ve dikkate almasa da yürümeyi devam ettiği görülüyor.


Son atılan sürpriz adımlar, Büyük Ortadoğu Projesi'nin öncelikli amacının bölgesel huzursuzlukları eritmek olduğunu ortaya koymakta...
Türkiye'deki Kürt sorunu tartışmalarını büyük resim açısından da okuma zorunluluğu var...
Türkiye'nin, Kıbrıs, Ermenistan, Kürt sorunu gibi problemleri de bu iklim açısından değerlendirildiğinde, ABD'nin konumu da daha belirginleşiyor.
Ayrıca, hükümetle atanmışlar arasındaki fark da...


Yeni bir çağın tavında, Türkiye kendi çıkarlarına yönelik büyük bir bakışı netleştirmeli... Ortadoğu'dan Kafkaslar'a ne yapmak, nasıl bir rol oynamak ve bunu nasıl fiili bir kazanım haline getirmek istiyoruz?
Bunu bölgenin büyük resmi içinde ele almadığımızda, içteki ve dıştaki gelişmeleri birbiriyle irtibatlayamayacağımız gibi avantajlarımızı da kaybedeceğiz...
Akıl gözü ile büyük resme bakmak, bizi güncel ve kısır çekişmelerden kurtarır. Devletin de olayları bir bütünlük içinde değerlendirmesinde yarar var. Nihayetinde devlet ortak aklın fikirsel egzersizlerini hayata sokarak toplumunu zenginleştirip, özgürleştirecek bir aygıt değil midir?

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Cehaletin nefreti   / 22-08-2005
 Albaylığa terfi eden penguen   / 20-08-2005
 Son komünistin AB yorumu...   / 15-08-2005
 Terörden mi yanasın demokratikleşme-den mi?   / 13-08-2005
 Dinde reform   / 08-08-2005
 Formula 1'in neden sponsoru yok?   / 06-08-2005
 Ekonomik büyüme işsizliğe çare mi?   / 01-08-2005
 Bulgarlar'a kızabilir miyiz?   / 30-07-2005
 Demirel'in askeri kodları...   / 25-07-2005
 Vahdettin Atatürk'e kaç para verdi?   / 23-07-2005
YILMAZ ÖZDİL
Ciddi olalım...
Bülent Ersoy'un açıklamalarını dinlerken...
ALİ KIRCA
Hayal kurmak ve unutmak üzerine
Aslında tıp biliminin...
FATİH ALTAYLI
"Ersoy'dan rüşveti TBMM Başkan Vekili istedi"
Yasaklı...
MEHMET ALTAN
Büyük resmi akıl gözü ile okumak...
Kürt sorunu ile...
ERDAL ŞAFAK
Apoletli siviller
Muhalefet sözcülerinin MGK...
Türkiye sözünü tuttu, sıra bizde
18 Eylül'deki seçimler öncesinde Genel Yayın Yönetmenimiz Ergun...
Fransız siyasetini sarsan yasak aşk belgelendi
Türkiye'nin AB'ye girmesine şiddetle karşı çıkan İçişleri Bakanı...
Nabız 90 gol Hasan
Nabız 90 gol Hasan
Gerets'in takımı 4. maçında da taraftarını hop oturtup hop kaldırdı.
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu