Türk finans sektörü küresel reel sektörle tanışıyor

Garanti Bankası'nın yüzde 25,5'inin General Electric firmasına satılması, kanımca çok önemli bir olay. Nedeni, 'Türk Bankacılık Sistemi' ilk kez küresel bir reel sektör sahipliği ile tanışacak . Finans sisteminin temelini oluşturan reel sektörü desteklemek ve ona kaynak akıtmak işlevini küresel bir bazda yapacak.
General Electric, geçen yılki 153 milyar dolarlık cirosu ile dünyanın en büyük şirketlerinden birisidir . Ürettiği veya pazarlamak amacıyla piyasadan aldığı ürünleri tüketicilere sunar. Reel sektörün tam kendisidir. Müşterileri global düzeydedir. Ancak, bir malı satmanın onu üretmekten daha zor olduğu şeklindeki evrensel kuralı çok önceleri fark etmiştir. Bu nedenle, üretici ya da pazarlayıcı ile tüketici arasında " finans köprüsü " sağlanmadığı taktirde, cironun da düşük kalacağı bilinci içindedir. Bu kısıt kaldırılır ve kendi kontrolü altında finansman olanağı oluşturulursa satışlar artar. Daha fazla ürün pazarlanır.

ABD modeli
Bu model batı ekonomilerinde yaygındır . Özellikle, ABD gibi tüketimi yüksek toplumlarda üretim, pazarlama ve finans üçgeni sağlandığında başarı ve kar daha yüksek oranda gerçekleşir. Zaten, batıda banka sahipliğinin çoğunluğu firma ve kurumlar elinde olması tesadüfi değildir. Reel sektör bankaların hissedarı olunca, t oplanan tasarrufların reel sektöre aktarılması daha kolaylaşır . Sonunda reel sektör ve finans sektörü birbirlerinden güç alırlar.
Devlet ise hakim ortağın banka kaynaklarını kullanmaması için gerekli önlemleri alır. Yasaları buna göre düzenler. Bu modelde krediyi kullanan tüketici olması nedeniyle, yasalara aykırı bir durumda söz konusu değildir.
Bu model ne yazık ki, Türkiye'de fazla uygulama alanı bulamadı. Bankalar, ya devleti ya da çoğunluğa sahip ortaklarını doğrudan finanse etme yolunu tuttular. Reel sektörün tümü banka kaynaklarından çok az yararlanabildi. Türk bankacılık sektörünün özel kesime açtığı krediler benzer ülkelere kıyasla çok düşük oranlarda kaldı.
Şimdi Türkiye'de " normalleşme " zamanı. Bu süreçte, gerçekler karşımıza tek tek çıkıyor. Küresel bir reel sektör devi olan General Electric, Garanti Bankası'nın % 25,5'ini alıyor. Ancak Yönetim Kurulu'na firmanın politika ve stratejilerini desteklemek için 4 kişi koyuyor.
Yakında Türk pazarlarında, General Electric'in ürettiği ve pazarladığı bir çok mal göreceğiz . Bunların, tüketici kredisi ile finansmanında baş rolü Garanti Bankası oynayacaktır. Reel sektör üretecek, pazarlayacak, reklamını yapacak, alıcı ise banka kredisi kullanarak bu mala sahip olacaktır. Gerçekte doğru model de budur. Bizim özel sektörümüz yıllardır bu sistemin kurulmasını savunmamış mıydı? Garanti Bankası'nın GE'ye satılması, bu nedenle Türk finans ve reel sektöründe dönüm noktasını oluşturuyor.