İsveç köfteli, evde monte etmeli Ikea

Öğrenciye, bekara, komşunun oğluna monte ettir; dolan dolan bir şey alama, aman oklara bak kaybolma, işte sana Ikea! Hani şu Ümraniye'de açılan, İsveç dekorasyon mağazası... Bizim X-Large Rahşan Gülşan, Ikea'dan sorumlu devlet bakanı mübarek. Yeni eve taşındım ya, "Ikeasız ev, damsız gece kulübüne gitmeye benzer" dedi, tuttu kolumdan Ikea'ya götürdü. Kaptan Rahşan önde, ben arkada daldık içeri. İnşallah başımız göğe erecek... Hımm kocaman, (30 bin metrekareymiş) ferah bir yermiş. Tek amacım cici bici bir bulaşıklık edinmek.

OLAYI, KÖFTESİYMİŞ!
Ikea cahili, kaptan Rahşan'a sorar: "Eee Rahşan mutfak eşyaları nerede?" Rahşan duymazdan gelir: "Yürü köfte yemeğe gidiyoruz!" Kılavuzu Rahşan olanın... "Ne köftesi kızım?" Rahşan kınama bakışını fırlatır: "İsveç köftesi, bilmiyorum deme!" Meğer Ikea'da olay; soslu, top top İsveç köftesiymiş. Köfteler lezizmiş, üstelik tek bardak fiyatına sınırsız içecek hüpletilebilirmiş. Kafe ağzına kadar dolu, vatandaş köfteleri gömüyor... Sersemlediğimi ve aç olmadığımı anlayan Rahşan, elime Ikea'ya giriş dörtlüsünü sıkıştırdı. Mezura, kalem, not kağıdı ve katalog. Peki bunlarla ne edeceksin? Katalogdan eşyaları beğeneceksin, not kağıdına eşyanın yerini yurdunu kaydedeceksin ki deli danalar gibi otuz bin metrekarede dönmeyeceksin, eşyayı bulabilirsen ölçüp biçeceksin ki evine uydurabileceksin... Ikea dekorasyon kursuna hoş geldiniz...Ezberimi yaptım, Rahşan'ım doydu, şimdi dolaşma zamanı! Çocuklar gibi şenim. "Hadi şuradan başlayalım" dedim. Rahşan çığlık kıyamet "Olmaz oradan girersen, kaybolursun, okları takip edeceksin, al bakiim şu sarı torbalardan". Şimdi bu plaj çantası kıvamındaki sarı torbalar pek mühim. Torbasız gezmek yok! Bulduğunu içine tıkacaksın. Üst kat showroom. Eldeki tüm malzemeyi burada kullanmış, imrendirecek odalar, banyolar, mutfaklar yaratmışlar. Showroom'da geziyorsun, beğendiklerini not tutup, aşağı kattan alıyorsun. Tabii, okları takip edeyim derken, not tutmayı akıl edebilirsen. Ayrıca burada bir şeyi beğendin mi, sarı torbaya tıkacaksın. Benim gibi "Hele bi gezelim dönüşte alırız" dersen mantarlarsın. Dönüş, mönüş yok çünkü...

MODEL ÇALAN VAR
Bu arada duyduğuma göre showroom'dan fikir edinip, daha ucuza mahallenin marangozuna yaptıranlar da varmış... Etrafı da çifte kumrularla, ev hanımı ablalar sarmış. Ev hanımları alışverişin doktorasını yapmış kişiler, aşıklar da "Tatlım, hep sende aklım, şu kalpli buz kalıplarından alalım" tonunda cümleler kuruyor. Rahşan'ım elimi tut!!! Neymiş Ikea ucuzluğu ile meşhurmuş. Tamam bazı şeyler cidden ucuz ama, özellikle sepetler, hasır şeyler pek tuzlu. Sonra o showroom'da hazır gördüklerini, evde monte etmekle cebelleşmek zorundasın... Hayranı çok ama beni sarmadı. Günün sonunda elimizde 3 YTL'lik aynayla kasaya vardık. Ellerimiz bomboş, Ikea maceramızı sonlandırdık. Darısı ikinci seferin başına...