kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

Mütekait Ali Amca sizi gözetliyor

İSTANBUL Emniyet Müdürü Cerrah'ın emeklilere gönüllü muhbirlik çağrısını duyunca, Adalet Komisyonu'nun CHP'li üyesi Orhan Erarslan'ın bir cümlesini anımsadık: "F Tipi yaşama sürükleniyoruz." Oldu olacak, Cerrah muhbirlere bir de özel kart çıkartsın. Ankara'da denenmişti....

5'inci derecenin 4'üncü kademesinden emekli Ali Efendi sabah saat 08'de salonun perdelerini açtı. İskemleyi çekip otururken seslendi: "Hanım çayımı getir, mesai başlıyor."
Çayını yudumlarken dürbünüyle sokağı taramaya başladı. Bir saat kadar sonra karşı sıradaki apartmanlardan birine, o güne kadar görmediği bir gencin girdiğini gördü. Girmeden önce başını kaldırıp üçüncü kat dairelerinden birini uzun uzun incelemişti.
Telefona sarılıp özel hattan emniyeti aradı: "Komiserim ben 0745-36 no'lu gönüllü muhbir. Sokağımızda bir şüpheli var. Sakallı, uzun saçlı...
Ekipler birkaç dakikada "Olay yeri"ne vardılar. Zanlı az sonra ellerindeydi. Sorgusunda, kiralık daireye bakmaya gelen üniversiteyi yeni kazanmış bir genç olduğu ortaya çıktı.
Bu bir senaryo. Ancak İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın önerileri uygulanırsa, gerçeğe dönüşecek ve günlük yaşamın parçası olacak.
Cerrah, "Emekliler oturdukları pencereden ya da sokakta dolaşırken gördükleri olayları polise bildirmeliler. Emekliler bir sistem içerisinde güvenlik çalışmasının içine sokulmalı. Bu hem hızlı müdahaleyi, hem de olayların azalmasını sağlar" diyor. Sonra da bu sistemin uygulandığı ülkeleri sıralıyor: Çin, İsrail...

"Asayiş
Gönüllüleri" modeli
Az örnek vermiş. Hitler Almanyası'nı da sayabilirdi. Stalin'in Sovyetleri'ni de. Doğu Almanya'nın gizli servisi Stasi'nin gönüllü ve de zorunlumuhbirler modelini de. Dahası Ankara'daki denemeyi de...
Cerrah'tan önce 2002 Mart'ında zamanın Ankara Emniyet Müdürü Hasan Yücesan bu "yaratıcı" fikri "Asayiş Gönüllüleri" adıyla hayata geçirdi. Vatandaşlara "İhbarmuhbir müessesesi modern toplumlarda gündelik hayatın vazgeçilmez bir parçası olmuştur. Çevremizi izlemeli, topluma, dolayısıyla kendimize zarar veren her şeyi polise bildirmeliyiz. Bildirmeliyiz ki, huzurlu ve mutlu olalım.
Muhbirlik ne ayıp, ne de günahtır. Aksine modern toplumun bireyi olmanın gereğidir " çağrısı yaptı. "Suç işlemeye eğilimli kişiler"in ancak bu şekilde belirlenebileceğini, "Toplum içindeki yanlış akımlar"ın ancak bu yöntemle önlenebileceğini kaydetti.
Hele ilk 400 gönüllü muhbire kod numaralı kartları dağıttığı törende yaptığı konuşma var ki, tarih sayfalarında son derece özel bir yeri olacağından eminiz: "Ülkenin birlik ve beraberliğine göz diken, toplumun huzurunu bozanlara karşı birlikte mücadele edeceğiz. Birlikte savaşacağız. Biz memleketi savunacağımıza, ülkemize yönelen her eli kıracağımıza söz vermiştik. Sizler artık bizim silah arkadaşlarımızsınız! " İki ay sonra "Yanlış anlamalara neden olabileceği" gerekçesiyle uygulamaya son verildiğinde, Ankara Emniyeti resmi rakamlara göre 1.885 kişilik muhbir ordusuna sahip olmuştu. Bazı iddialara göre ise, başvurularla birlikte sayı 17 bini geçiyordu.
Cerrah'ın geçen şubatta hayata veda eden Amerikalı yazar Arthur Miller'in ünlü "Cadı Kazanı" oyununu ya da filmini izleyip izlemediğini bilmiyoruz. Oradaki gibi, muhbirlere ödül vaat ederse daha da "parlak" sonuçlar alabilir .
Ancak kendisine Yaşar Kemal'in "Ağacın Çürüğü" kitabından birkaç cümleyi hatırlatalım: "Sayın muhbir vatandaş; sen bu yurdun çürümesinin başlangıcıydın ve sonu olacaksın. Senin bol olduğun yerde, hangi toplumda olursa olsun, bir düşmanlıklar kargaşası çıkar.
Sayın muhbir vatandaş; sen bir ölçüsün. Senin bir toplumda ölçülerden biri olman yıkımdır. Sen oyunların en korkuncusun... "

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Bugün Güneydoğu seneye Ortadoğu   / 24-08-2005
 Yasaklı biri yasak kaldırtabilir mi?   / 23-08-2005
 Vitrin ve arkası   / 22-08-2005
 Belçika'nın kararı "emsal" olabilir   / 21-08-2005
 Yeni dönemin parametreleri   / 20-08-2005
 www.turkiye.eu   / 19-08-2005
 Özgürlük-güvenlik kritik dengesi...   / 18-08-2005
 6 yıl geçti, peki kaç yıl kaldı?   / 17-08-2005
 Şeriat uçurumu eşiğindeki Irak   / 16-08-2005
 İki başucu raporu   / 15-08-2005
YILMAZ ÖZDİL
12 Eylül'ün Televole Susurluğu
Nedir kardeşim bu Deniz...
ALİ KIRCA
Durum!
Dün memleketimizin konuştuğu konu artan terör...
ÖMER LÜTFİ METE
Milli Güvensizlik Kavşağı'nda bölücüye 'pozitif'...
FATİH ALTAYLI
Amirine şantaj yapan vatandaşa ne yapar!
Dün gazeteleri...
ERDAL ŞAFAK
Mütekait Ali Amca sizi gözetliyor
İSTANBUL Emniyet...
Artık istenmeyen adam
Irak'tan askerleri çekebileceği yolundaki sözleri, Savunma Bakanı...
İşe girmek için Kaf Dağı'na tırmandılar
Masallardaki padişah, Kaf Dağı'ndaki hazineyi isterdi. Günümüzde de...
Bir Galatasaray klasiği
Bir Galatasaray klasiği
G.Saray Heinz'ın bonservis bedelinin ödeme vadelerindeki sorunu...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu