 |  |
 |
|
İstanbul Formula 1'i hissetmiyor
Bugünden başlayarak İstanbul, dünyanın en büyük organizasyonlarından birini yaşayacak. Antrenmanlar, sıralama turları ve pazar günü yarış.
Benim 1980'lerin başından beri gördüğüm bir rüyaydı Formula 1.
Rahmetli Turgut Özal döneminde gündeme gelmiş, sonra şartlar bozulmuştu.
Sonrasında F1'in patronu Bernie Ecclestone'un Tuzla'da yat yaptırmasıyla başlayan dostluk başta Mümtaz Tahincioğlu olmak üzere bir grup "Heyecanlı" adamın insanüstü çabalarıyla gerçek oldu.
İstanbul'da Formula 1 yapılıyor.
Hiç kuşkunuz olmasın dünyanın en önemli organizasyonlarından biri.
Türkiye belki de ilk kez dünya medyasında pozitif bir haber olarak yer alacak.
Milyarlarca insan 3 gün boyunca Türkiye'yi, İstanbul'u izleyecek, görecek, tanıyacak. Aylar boyunca dergilerde yer alacak.
Ve işin güzel tarafı bu her yıl tekrarlanacak.
İstanbul böyle büyük bir olaya ev sahipliği yaparak bir dünya kenti olduğunun altını çiziyor.
Ama ne yazık ki, İstanbul bunun farkında değil.
Çünkü anladığım kadarıyla Formula 1'in büyüklüğü İstanbul'u yönetenlerin "Aklını ve heyecanını" aşıyor.
Daha önce onlarca kere Formula 1 yarışlarının düzenlendiği kentlere gittim.
Bu kentlerin hepsinde yarışa haftalar kala bir heyecan başlar. Hazırlıklar yapılır, kentin dört yanı Formula 1 bayrakları, logolarıyla süslenir, restoranlar, barlar, oteller bayraklarla, Formula 1 malzemeleriyle donatılır.
Yarış başlamadan kentte heyecan başlar.
Bu heyecanla birlikte kent canlanır, kente yurtdışından ve içinden bir akın olur.
Ne yazık ki, İstanbul'da böyle bir hava yok.
Sanki Formula 1 adlı bu dev organizasyon İstanbul'da yapılmıyor.
Ne yollarda bayraklar, ne dört bir yanda logolar, ne otellerin önünde bir hazırlık, ne kentin önemli mekanlarında Formula 1'i çağrıştıracak bir süsleme.
Kent bu dev organizasyonu yaşamıyor, hissetmiyor.
Belediyenin birkaç elektrik direğine o da dün gece astığı birkaç "Dandik" flama, birkaç alt geçidin veya üst geçidin üzerine gerilmiş "Zevksiz" bez afişler.
Gazeteler bile bu işe layık olduğu önemi vermemişler.
Bu dev olayı yayınlayacak olan Kanal D'de bile bununla ilgili bir geniş program, bir heyecan, izleyiciyi buna hazırlayacak bir renk yok.
İstanbul ve Türkiye sanki bu işi hak etmemiş gibi davranıyor.
Yazık..
|
