kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Hincal Uluc @ SABAH
Tel:
0212 3544813
Fax:
0212 3544891
 
Can bedelini mahkemeler ödetmeli..
Kim yaptıracak?..
Neler görmüşüm ben meğer..
İki hoş CD!..
Radikal!..
TEBESSÜM
SEVDİĞİM LAFLAR
BİZİM DUVAR

Can bedelini mahkemeler ödetmeli..

Canı yananlar mahkemelere baş vurmadıkça, mahkemeler, gerçekten can yakacak cezalara hükmetmedikçe, ihmal sonucu ölmeye devam edeceğiz..
Ölen ünlü biri olunca gazetelere yansıyor..
İlhami Soysal, Adnan Kahveci, Metin Oktay, Kerim Tekin, Ajlan Büyükburç, Nilgün Kışlalı (Ahmet'in eşi) ve Mehmet Tacettinoğlu, hep Karayolları'nın hatası, ihmali, yanlış ve eksik uygulaması sonunda can verdiler.. Çoğu da mıcır kurbanı oldu.. İsimsizlerle liste yüzleri aşar..
Karayolları bu ülkenin en çalışan kamu kuruluşlarından biri.. Aslında alkışa layıklar..
Yolları, trafiğin en yoğun olduğu yaz aylarında tamire de mecburlar. Türkiye ikliminde bu iş kışın mümkün değil..
Yol tamirinde mıcır dökmek en çok rastlanan iş.. Mıcır, hızla giden arabaya buz etkisi yapıyor. Öyle kaygan hale geliyor ki yol, direksiyon devreden çıkıyor. Ya yolun dışına düşüp takla atıyorsunuz, ya karşıdan gelene bindiriyorsunuz..
Peki önlem?..
Çok belirgin, çok etkili uyarı levha ve ışıkları.. Daha mıcırlı bölgeye yaklaşırken, sürücü, belanın ilerde kendisini beklediğini, hızını düşürmesi gerektiğini bilecek..
Bu yapılıyor mu?..
Hayır.. Yapılan da eksik, baştan savma, cezadan kurtulunsun kabilinden.. Ben uygar batı ülkelerinde de karayollarında çok gittim. Bizde de.. Orada kör olsanız, kilometreler öncesinden, ilerde hızınızı kesmenizi gerektiren bir sorun olduğunu, hem de mutlak ışıklı uyarılarla öğrenirsiniz.. Bizdekiler komik.. Uyarı bile değil..
Daha kötüsü.. Türkiye'de karayollarının çoğunda yol çizgisi yok. Yolun ortası neredir, yanda bitişi neredir, hele karanlık bir gecede bilmeniz mümkün değil. Ya yoldan çıkar, ya karşıdan gelene toslarsınız, az biraz dalgınsanız..
Şimdi zurnanın zırt dediği yere geliyorum.. Karayolları diyor ki.. "Olanaklarımız bu kadar.." Hayır.. Bedeli insan canı olduğu zaman, hiçbir "Olanak" özrü kabul edilmez.. Edilemez.. Efendim İzmir'de Üniversite Oyunları var diye araç ve eleman yoğunluğu oraya kaydırılmış da, bu yüzden mıcır yolda uzun süre kalıyor, çizgiler çizilemiyormuş..
Buna "Özrü kabahatinden büyük" derler..
Bütün Üniversite Oyunları, bir Mehmet'i geri getirebilir mi?.
Çözüm!.. Çözüm hukukta..
Böyle kazalarda canı yananlar, sebep olan kurumlar aleyhine ağır tazminat davaları açmalılar.. Mahkemeler de "Tazminat alanı zengin etmez" saçma ölçüsünden sıyrılıp, ibret-i alem öyle cezalara hükmetmeliler ki, kurumlar kendilerine çeki düzen vermek zorunda kalsınlar.
Bu ülkede bugüne dek yoldaki mıcırın varlığı, ya da çizgilerin yokluğu, uyarıların eksikliği yüzünden verilmiş devasa bir tazminat örneği var mı?..
Yok.. O zaman, karayollarında birer birer ölmeye devam edeceğiz..
Ben de her ihmal ölümünden sonra bu tür yazılara devam edeceğim..
Kim bilir kaçıncı bu "Ağır tazminat" yazım.. Hâlâ bir örnek bekliyorum, yıllardır..


Bu arada..
Emniyet kemeri takmamayı hâlâ bir marifet, bir hava sayan "Efendim hareket imkânım daralıyor" diyenler ibret aldılar acaba?.
Mehmet kemer takıyor olsaydı, hastaneye bile gitmeyecek, ayakta tedavi görecekti. Bir iki sıyrık.. Araba sapasağlam duruyor çünkü.. Eşi ve kızında da bir şeycikler yok.. Mehmet niye öldü?.. Arabanın ön camından fırlayıp yere çarptığı için.. Kemer onun fırlamasını önleyecekti..
Hâlâ takmamakta ısrar edin olur mu?.. Hâlâ arabayı kullanan yakınınıza kemer takması için ısrar da etmeyin!..
Benim içinde bulunduğum arabada kemer takmamak yasaktır. Takılmadan araba gitmez..

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 AKM'yi gerçekten yıkarlarsa alkışlarım!..   / 16-08-2005
 Seksi özgürce konuşmayı becermek..   / 14-08-2005
 Türk Riviera dünyaya meydan okur yakında..   / 13-08-2005
 MHK'nin dikkatine!   / 13-08-2005
 Yeryüzünde iki cennet!..   / 12-08-2005
 Helsinki'de hayal kırıklıkları..   / 11-08-2005
 Artık Paris'e zor giderim!..   / 10-08-2005
 Bush'u ne kadar tanıyorsunuz?..   / 09-08-2005
 Papila çalamazsa..   / 08-08-2005
 Saldım çayıra...   / 07-08-2005
EMRE AKÖZ
Dost acı söyler
Yeni Şafak yazarı Ahmet...
MEHMET BARLAS
Sadece "Bit pazarına nur yağdı" mı diyebiliriz?
Herhalde...
İLKER SARIER
Kim okur kim yazar?
Okuyucuların yüksek huzurunda...
MAHMUT ÖVÜR
MİT'in Kürt raporu
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, '...
SAİT GÜRSOY
ÖSYS sonuçları hafta sonu açıklanıyor
Yüz binlerce...
SAVAŞ AY
İmamlar bana kızmışsa vardır bir sebebi!..
Cenaze...
HINCAL ULUÇ
Can bedelini mahkemeler ödetmeli..
Canı yananlar...
Canaydın'dan iyisi yok
Canaydın'dan iyisi yok
Canaydın'la hiçbir zaman geçinemeşimdir ama bu işi ondan iyi yapacak...
Antep'te sahada
Antep'te sahada
G.Saray, haftalardır peşinden koştuğu Kily Gonzalez'i bitirdi.
Patronlardan Diyarbakır için destek sözü
TÜSİAD Başbakan'ın yarattığı olumlu havada girişimlere destek...
Muhalefet liderleri Hacıbektaş'ta buluştu
Sağdan DYP, ANAP ve Hür Parti, soldan SHP ve DSP liderleri Hacıbektaş...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu