kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ali Saydam @ SABAH
 
Sezen Aksu: Hiçbir şey; ya da her şey...
Vuslat vuku bulmuş
Sebat etmek şart
Anlamak yolun yarısı
Beklenti büyükse kriz de büyük olabilir

Sezen Aksu: Hiçbir şey; ya da her şey...

Boşuna uğraşmaya hiç gerek yok. Sezen Aksu için herhangi bir sıfat, tanım aramak boşa harcanan çabadan öteye gitmez. Bir zamanlar kullanılmış olan, kendisinin de kabullendiği 'Minik Serçe' lakabı bile onun sadece fiziği ile ilgili bir tanımdı; onu çerçevelemiyordu.
Öte yandan 'Süper Star', 'Mega Star', 'Diva', 'Büyük Sanatçı' vb. gibi 'marketing' yakıştırmaları Sezen Aksu'ya hiç oturmaz. Bir düşünün bakın... Ne denebilir Sezen Aksu'ya?.. Hiçbir şey... Ya da her şey...
Geçenlerde Emre Aköz ile sohbet ediyorduk. Konu klasik müziğe geldi. Sanayi toplumu ve bilgi toplumu sürecinde klasik müzik neden bitmişti acaba?.. Emre ters köşeden bakmaya bayılır: "Yanılıyor olabilir misin?.. Rönesans, zamanın popüler akımlarını içeriyordu...Yüz yıl sonra Beatles ya da benzeri bazı popüler sanatçıların bu dönemin klasikleri olarak algılanmayacağı ne malum!"...
Çarşamba akşamı Açıkhava'da Sezen'i
Turkcell'in Kardelenler konserinde dinlerken Emre'nin bu sözleri geldi aklıma... Hele eski şarkılarından potpori yaparken; hele "Farkındayım!", ya da "Garanticisin, korkuyorsun!" derken...
Beni, önce Osmanlı kökenime götürüp, sonra oradan alıp uzayın derinliklerinde yolculuklara çıkardığı, en çok sevdiğim şarkısını, Mazi'yi söylemedi o akşam. Olsun... O gece Kardelenler'in gecesiydi ve kendi içinde usta bir beste gibi düzenlediği konser onlar içindi. Mazi'nin de yeri yoktu orada.
Kardelen adlı parçanın klip çekimi için Diyarbakır, Mardin üzerinden Nusaybin'e gitmiş. 60 kişilik ekipte yar alan bir dostumdan dinledim. Her renkten, her ırktan, her inançtan, her rütbeden insanın onu nasıl kol, kanat ve gönül çemberine aldığından söz etti. Dünyaya bir türlü anlatamadığımız, kendi insanımıza bir türlü aşılayamadığımız 'ortak ruhi şekillenmemizi' ondan daha iyi simgeleyebilecek bir 'gönül elçisi' bulunabilir mi? Türkiye'nin marka değerini ve marka vaadini, marka ruhunu arayanların 'Sezen Aksu fenomenini' masaya yatırmalarında yarar olabilir mi acaba?.. Bu benim lafım değil. O gece konsere davet ettiğim Avrupa'nın en büyük iletişim şirketi Pleon'un üç üst düzey yöneticisinin görüşü. Tek kelime Türkçe bilmedikleri halde, bir kaç kez göz pınarlarının dolmasına engel olamamış üç Alman'ın...
Sezen'i bilmem. Ben gelecek yıl onunla dostluğumuzun 30'uncu yılını kutlayacağım. Beni bir iki defa kırdığı oldu. Olsun. Çoktan kapandı o yaralar. Hele son konserinde... 'Kemerleri bağlayıp' 30 yıl öncesinin tazeliği ile izledim onu...
Hep şükretmişimdir. Örneğin, Goethe ve Brecht'i orijinalinden okuma ayrıcalığı bana tanındığı için. Ya da aklıma, fikrime yelken açan 'iyi' insanlarla dost olabildiğim için. O akşam da bir kez daha şükrettim. Sezen Aksu ile aynı yüzyılda yaşama şansını elde ettiğim için. Sadece benim değil Türk ve Akdeniz coğrafyasında yaşayan herkesin 'Gönlünün kurma kolu' gibi bitmeyen o enerjisinden bize verdiği 'esenlik' için...
Konserden çıkarken Hümeyra'nın o muhteşem dizeleri geldi aklıma: "Ya her şeyim, ya hiçim... Sorma dünyam ne biçim... Bir kördüğüm ki içim... Çözdükçe, dolaşıyor..."
Sezen'i çözmeye çalışmamak gerekir.
Kim çözmeye çalışmışsa, 'dolaşmıştır'...Benim de bir iki kez başıma geldiği gibi... İşte biraz da bu nedenle de ona herhangi bir 'tanım' getirilemez...
Not: Turkcell'in sadece Türkiye'ye değil dünyaya örnek olan bu PR projesini geniş şekilde Marketing Türkiye Dergisi'nin Eylül sayısında ele alacağız.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Bu düğünün iletişim hedefi neydi?   / 07-08-2005
 Aktüel'den çıkaracak çok ders var   / 31-07-2005
 Ebru Gündeş'in danışmanı benim de danışmanımdı   / 24-07-2005
 Hangisi haklı; Roche mu, Bosch mu?   / 17-07-2005
 Şaka gibi ama, değil   / 10-07-2005
 Yakında kimse izlemeyecek   / 03-07-2005
 Bush'a da barış ödülü yakışır   / 26-06-2005
 Aygün yine numarasını yaptı   / 19-06-2005
 Kendimiz pişirip kendimiz yememeliyiz   / 12-06-2005
 Yazık ki, ne yazık...   / 05-06-2005
ALİ SAYDAM
Sezen Aksu: Hiçbir şey; ya da her şey...
Boşuna...
Mirası kızına bıraktı iki çocuğu isyanda
Bir dönem İstanbul sosyetesinin gözdesi olan Şivezat Muhayeş mirasını...
Sürücülerin Oscar'ına Türk aday
Uluslararası IRU ödülüne aday olan TIR şoförü Özcan Şimşek, 30 yıllık...
Şimdi de Elazığ'da tuzak
Şimdi de Elazığ'da tuzak
Bingöl ve Tunceli'den sonra Elazığ Valisinin de yolu üzerine mayınlı...
'Ajanbüs' gece kuşlarının peşinde
'Ajanbüs' gece kuşlarının peşinde
Beşiktaş futbol takımının yönetimi gece hayatı olan yıldız...
IMKB
E: 28.176 D:% -3,21
DOLAR
S: 1,342 D:% 1,017
EURO
S: 1,668 D:% 1,092
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu