Çağdışı tempo
F.Bahçe ilk yarıda sergilediği kötü futbolun faturasını 2 puan kayıpla ödedi. İlk yarıdaki kötü futbolun 2 önemli nedeni vardı. Birincisi takımın genelinde sezon başı olmasına rağmen futbol oynama arzusu yok. İkincisi de varlıklarıyla yoklukları belli olmayan Alex ile Anelka, takımı 2 kişi eksik bırakıyor. Günümüzün istediği tempo, pres ve yardımlaşma olmayınca kapalı savunma karşısında pozisyon üretecek varyasyonlar gündeme gelmedi. Organize ve çabuk ataklar gelişmediği için kanatlar çalışmadı, etkili orta çeşitlemeleri oluşmadı. Nobre aynı Ankara'daki gibi markajda etkisizdi. Alex yine yürüyerek oynuyordu. Anelka da motivasyondan uzak, renksiz ve silik görüntüdeydi. Böyle bir şablonda Tuncay'ın kişisel ani parlamalarıyla sürpriz birkaç pozisyon üretildi. Diyarbakır'ın ani kontratakları da tehlike sinyalleri verdi. Anelka ve Alex hiç defans yapmıyorlar, Tuncay da Ümit Özat'a yardıma gelmiyordu. Bu kötü görüntüdeki ilk yarı tek farklı skor dezavantajıyla bitti. Fenerbahçe ikinci yarıda ilk yarıya oranla daha hareketliydi. Ama bu arada ikinci golü de yedi. Artık iş zorlaşmıştı. Bütün riskler alınarak rakibin üzerine gidildi. Tempoda artış oldu. Alex'in frikik golü moral getirdi. Pozisyonlar başladı. Kolay pozisyonları gole çeviremeyen Tuncay, zor olanda beraberliği getirdi. Kalan 12 dakikalık süre galibiyet için önemli bir zaman dilimiydi. Ama Fenerbahçe'nin fizik gücü bitmişti. Bu bölümde istenilen baskı kurulamadı. Duran top dahi kazanılamadı. Ve skora razı olundu. Fenerbahçe'de en ilgimi çeken konu takımdaki fiziki yetersizlik. Ankara'da da bu olumsuzluk görülmüştü. Dünkü tempo çok yetersizdi. Hele ilk yarıdaki tempo çağdışıydı. Bir diğer önemli nokta da Appiah geldiği için Aurelio kendini daha rahat hissedip ofansif katkılar yapmaya uğraşıyor. Bu da Fenerbahçe'nin defans bloğunu zora sokuyor. Appiah da verimli değil. Hem fizik açıdan hazır değil, hem de takımda yardımlaşma yok. Diyarbakır iyi mücadele etti. Akılcı savunma tedbirleri uyguladılar. Fırsat buldukça da hücumu düşündüler. Attıkları iki golün dışında üç de net fırsat kaçırdılar. Bu oyunlarıyla maçı kazanmaları gerekirdi. Herkes görevini yaptı.
|