Kamu şirketlerini yerli alsın ama aldığı fabrikaya girmesin!
Görevi devralan her hükümetin öncelikli hedefleri arasında özelleştirme var. Bu arzu ve isteğe rağmen bugüne kadar bu hedefte başarılı olunamadı. Oysa devletin sanayiden ve ticaretten elini tamamen çekmesi gerekir. Devlet asli görevi olan adalet, güvenlik ve savunma hizmetleri dışındaki sektörlerde düzenleyici ve denetleyici görev üstlenmelidir. Dolayısıyla tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi KİT'ler özelleştirilmelidir. Özelleşen kamuya ait işletmeler daha verimli çalışır ve çok daha kârlı olur. Öte yandan son günlerde özelleştirme ile ilgili başka bir konu gündemin ilk sırasını almaya başladı. Özelleştirilecek şirketler yabancıya mı, yoksa yerliye mi satılsın? Bu çok da önemli değil, önemli olan siyasi otoritenin atadığı partililerle yönetilen ve verimsiz çalışan KİT'lerin, özel sektör eliyle çalıştırılması, istihdama ve ülke ekonomisine katkısıdır. Özelleştirme tam hız almaya başlamışken bu kez yabancıya satılmasın, yerliye satılsın sesleri yükselmeye başladı. İlk bakışta kulağa hoş gelebilir. Ancak yerli sermaye birikimi bu iş için yeterli mi? Değilse, yabancı sermayeye satılmasının sakıncası var mı? Yabancı sermaye, KİT'lerimizin altına tekerlek koyup başka yere mi taşıyacak? O işletmelerde Türk işçileri çalışmayacak mı? Ülke ekonomisine katkı sağlamayacak mı? Yabancı sermaye yerine, yerli sermayeye satılsın sesleri gerçeği yansıtıyor mu? Bana göre hayır. Amaç yerli sermayeyi korumak değil. Asıl amaç özelleştirmeyi engelleyip, çalışmadan, hak etmeden devletin sırtından rant elde etmeye devam etmek. Özelleştirmede yabancı sermayenin önünde engel mi var? Yerli sermaye yeterince istekli mi? Yabancılar ihaleye katılmazsa, yerli sermaye gerçek değerine alır mı? Yabancı sermayeye satılmasın, yerliye satılsın diyenlere bir hatırlatmada bulunmak isterim. Dünkü gazetelerin manşetlerinde Seydişehir Alüminyum'u 305 milyon dolara satın almasına rağmen fabrikasına girmesine izin verilmeyen yerli sermayedar Mehmet Cengiz vardı. Mehmet Cengiz, bu fabrikada yabancı işçi mi çalıştıracak? Yoksa fabrikayı yurtdışına mı kaçıracaktı? Patronlarını çiçeklerle karşılaması gereken Seydişehir Alüminyum işçileri, patronlarının girişini engelleyip arabasını deviriyorlar. Bindikleri dalı kesmek Seydişehir işçilerine yarar değil zarar verir. Seydişehir Alüminyum işçileri şapkalarını önüne koyup bir kez daha düşünmelidirler. Yaptıklarının ne kendilerine, ne de ülkeye faydası var. Yapılanlar kişisel yarar hesapları ile özelleştirmeyi engellemeye yöneliktir. Tüm bunlar tek bir şeyi gösteriyor. Yerli mi yabancı mı tartışması suni bir tartışmadır. Asıl amaç 'özelleştirmeme'dir. Öyle olsa yerli alsın diye tempo tutulurken fabrika alan yerli yatırımcı fabrikasına sokulmaz mı?
|