kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Gazi Ercel @ SABAH
 
Kurumsal bonolar yolda
Off-shore'daki 8.3 milyar dolar
Kayıt dışı istihdam artıyor

Kurumsal bonolar yolda

Türk finans sisteminin bir gereksinimi daha karşılanıyor. Sabah Ekonomi'den Rahim Ak'ın haberine göre, Koç Finans bono çıkarma hazırlığı içinde. Özel sektörün uzun yıllardır yararlanamadığı bono piyasasının yeniden canlanması, daha bir çok kurumun bu piyasaya girme olanağının doğması, Türk finans piyasalarının derinleşmesi açısından önemli bir gelişme.
Türkiye son yirmi yılda, hisse senedi ve bono piyasalarının kamu ve özel sektörce ayrı ayrı paylaşılmasına sahne oldu. Bono piyasasının hakimi kamuydu. Hisse senedi piyasasına ise özel sektör damgasını vurmuştu. Kamunun güçlü kuruluşları özelleştirme nedeniyle İMKB piyasasında yer almalarına karşın, özel sektör kamunun bono ve tahvil piyasalarındaki hakimiyetini kıramadı. Bu piyasaya giremedi.

Koşullar oluştu
Şimdi bono piyasasına özel sektörün de girebilmesine olanak tanıyan ortam yavaş da olsa oluşuyor. Bunun detaylarına bir göz attığımızda, bono ve tahvil piyasasından özel sektörün de yararlanabilmesi için, geçmişte gözlenemeyen, 4 temel koşulun gerçekleşmesi zorunluydu.
Bu dört temel koşuldan birincisi, enflasyonun tek haneli rakamlara inmesiydi. Bu, gerek maliyetlerin düşürülebilmesi, gerekse belirsizliğin azalarak ilerinin görülebildiği bir ortamın yaratılması için olmazsa olmaz şarttı. Halen enflasyonist bekleyişler tam yerine oturmuş olmasa da, yüksek enflasyonun belirsizliği ve bunun getirdiği sağlıksız ortam önemli ölçüde ortadan kalktı. Büyük bir hata ve cahillik yapılmaz ise, düşük enflasyonun devam edeceğine inanç piyasalara hakim.
İkincisi, TL'ye güvenin gerekliliği. Enflasyonun düşüşü ve geçen yılki YTL'ye geçiş operasyonunun başarı ile tamamlanması Türk Lirası işlemlere güveni arttırdı. Burada parantez açıp, bir gerçeği vurgulamadan geçmeyelim. Ülkemizde en kolay unutulan şey başarıdır. Geçen yıl, YTL'ye geçmeden önce "ne olacak halimiz"i tartışıyorduk. Bunlar bitti. YTL operasyonu büyük bir başarı ile gerçekleşti. Paramıza güven arttı. Buna bağlı olanaklar da yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı.
Bir başka önemli koşul ise, kamunun finansman gereksiniminin azaltılmasına yönelik politikaların uygulanması ve olumlu sonuç alınmasıydı. 1980 yıllarının ortalarında yapılandırılan bono ve tahvil piyasaları kamuya yaradı. Finansman açıklarını buradan gidermeye çalıştı. Sonunda her finans olanağına uzanarak ondan da yararlanma isteği sistemi çarpıttı. Piyasalardaki borç verilebilir fonların tamamına yakın kısmını kamu silip süpürmeye başladı. 1999 yılı sonuna gelindiğinde kamu sektörünün borçlanma gereksinimi milli gelirin yüzde 24,2'sine ulaşmıştı. Artık kamunun gideceği yer kalmamıştı. Bu nedenle, 2000 yılı programı yürürlüğe konuldu. Kamunun borçlanma gereksinimi 2004 yıl sonunda milli gelirin yüzde 7'sine düşürülünce, özel sektöre de bono piyasasında yer açıldı.
Dördüncü koşul, özel ve kamu sektörünün bono ve tahvil borçlanmalarında vergi açısından eşitliğin sağlanmasıydı. Bu da 2006 yılı başından itibaren gerçekleşecek.
Bu dört koşulun yavaş da olsa yerine getirilebilmesi sonucu oluşan finans altyapısı, özel sektöre fon sağlama açısından bir kapıyı daha açıyor. Kapıyı ilk aralayacak olan finans bonolarına, vadesi daha uzun tahvil çıkarma işlemlerinin de ekleneceğini sanıyorum.
Enflasyon düşük düzeylere inince, geçmiş yıllarda ne gibi olanaklardan yararlanamadığımızı daha iyi anlıyoruz.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Bakalım Çin şimdi ne yapacak?   / 30-07-2005
 Çin'de döviz kuru operasyonuna gerek var mıydı?   / 29-07-2005
 Bankaların emekli sandığı modeli yanlıştı!   / 27-07-2005
 Yabancı bankaların hakimiyeti değil verdiği yön önemli   / 25-07-2005
 Yoksulların borçlarının silinmesine karşı mıyız?   / 23-07-2005
 IMF'de kavga var   / 21-07-2005
 Yerli sermaye başarılı olamaz   / 18-07-2005
 Arjantin'e değil Çin'e bak   / 16-07-2005
 Türkiye galiba bu kez Telekom'dan kurtuluyor   / 13-07-2005
 Esnafın 'para yok' şikâyeti haklı   / 11-07-2005
ŞELALE KADAK
Otomobil satışı ne zaman artar?
Hatırlarsanız,...
GAZİ ERÇEL
Kurumsal bonolar yolda
Türk finans sisteminin bir...
OKAN MÜDERRİSOĞLU
Nereye gittiyse oradan geliyor
Bu sıralar Maliye...
GÜNTAY ŞİMŞEK
Çifte standartlar böyle olsa
Gerçek esnafı, büyük...
Maganda bu kez de silahla tribüne çıktı
Önceki günkü F.Bahçe-Everton maçında, stada silahla giren bir kişinin...
30 yılla yargılanacak
İşyerini basan silahlı dört gaspçıdan birini vuran Ömer Dalbudak'ın...
En çok dilimden çektim
En çok dilimden çektim
Türkiye'nin en tartışmalı futbolcusu Hakan Şükür "Başarılı olmasaydım...
'Babamı geri istiyorum'
'Babamı geri istiyorum'
Tayininin çıktığı Hakkâri'ye lojman için gidip tuzağa düşen şehit...
IMKB
E: 29.615 D:% 0,93
DOLAR
S: 1,327 D:% -0,413
EURO
S: 1,608 D:% -0,093
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu