PKK'nın profili...
Milli Güvenlik Kurulu'nun, ağustosun ikinci yarısının başlarında yapılması planlanan toplantısının gündeminde ağırlıklı iki konu var: Birincisi, bu yıl emekliye ayrılacak olan Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanlarının vedası. Diğeri de terör örgütünün profili. Mayın döşeyip, bombalama ve vurkaç eylemleriyle yeniden hayat bulmaya çalışan PKK'nın, Ankara'dan okunan yapısı şöyle: Lider kadrosu parçalı. Osman Öcalan'ın ayrılması sonrası, Murat Karayılan her ne kadar örgüt lideri gibi davranmaya kalksa da bir etkinliği yok. Nitekim, Öcalan'ın İmralı'dan gönderdiği iddia edilen her mesaja anında uyması da bunun göstergesi.
PKK'nın kâhyaları Bir başka veri ise oldukça dikkat çekici. İmralı'daki Öcalan tek kelime dahi söylememesine karşın, kendisiyle görüşenler sanki o söylemiş gibi ağzından örgüte mesaj gönderiyor . Özetle birileri, Öcalan'ı " şıh " durumuna getirmiş, onun adına PKK'ya kâhyalık yapıyor. Örgüt içi dükalıklar arası çatışmaların gerisinde de bu yatıyor. PKK'nın alt kadrolarındaki durum da yukarıdan farklı değil. Kandil Dağı'nda uzun süredir eylemsiz yaşayan örgüt elemanları arasındaki ilişki laçkalığı, orta üst düzey lider kadrosunda dahi eleştiriliyor. Zaten 5 bin 400 kadar olan kadrosunun, bin 200'ü Suriye kökenli. Türkiye'den bulamadığı gibi, çevre ülkelerden de katılım alamıyor. Ekonomik durumu da eskisi gibi değil. ABD'nin tutumu dolayısıyla Şam'ın Ankara'ya yanaşıp PKK'ya arkasını dönmesi, ekonomik durumunun kötüleşmesinde önemli bir etken. Ayrıca, Barzani, Habur girişlerinden elde ettiği gelire eskisi gibi ortakçı istemiyor. Yemek borusunun tıkanmasından çekiniyor. Bazı Avrupa ülkeleri de PKK'ya geçmişte dolaylı sağladığı ekonomik desteği kesmiş... Gelirleri eskisine oranla yüzde 50'den daha fazla azalmış olan PKK'nın, "televizyon giderlerini karşılayacak parası dahi olmadığı" haberleri geliyor.
İran'la çatışma PKK da ekonomik sıkıntılarını gidermek için İran'a yönelmiş. Bu da İran'la arasındaki çatışmayı artırmış. Nitekim, İran son günlerde Türkiye ve Irak sınırında PKK'ya (PJAK) karşı operasyon düzenliyor . Çatışmalarda İran'ın, aralarında 3-4 komutanının da bulunduğu 16 askerini şehit verdiği bildiriliyor. PKK'nın ekonomik sıkıntısına rağmen, silah bakımından iyi durumda olmasının nedeni ise yağmaladığı Saddam'ın silah depoları. Buna rağmen İran'ın da başlattığı son operasyon sonrasında Kandil'de fazla tutunamayacağı görülüyor. PKK, bu nedenle Irak'ın aşağı bölgelerine doğru elemanlarını kaydırmış. Silahlı eylemcilerini de Türkiye'ye sokmuş. Ancak Türkiye içinde yeterince destek bulamayan, geçmişteki gibi halkın arasına karışıp yok olmayı başaramayan PKK, yola mayın döşeme gibi vurkaç eylemlerine yöneliyor. Operasyonlarda ele geçirilen teröristlerin üzerinden çıkan malzemelerden de PKK'nın benzer eylemlere devam edeceği anlaşılıyor.
Yüzde 60'ı eylemsiz PKK tüm bunlara rağmen kadrosunun tümünü silahlı eylemci haline getirebilmiş değil. Genelkurmay II. Başkanı Org. İlker Başbuğ'un geçen haftaki basın brifinginde söylediği gibi 1999 sonrası örgüte katılan ve henüz eyleme karışmamış olanların oranı yüzde 40. Hatta, lojistik kadrosunda yer alanlar da buna eklendiğinde örgütün elemanlarının yüzde 60'ını eyleme sokamadığı anlaşılıyor . Yaklaşık 3 bin olarak hesaplanan bu kadroyu, PKK'nın yaşı 50'yi geçmiş lider ve çok az kalan silahlı eylemci kadrosundan koparmak olası mı? Adına af denilmeden örgütten kopmalarını sağlayacak bir yöntem bulunabilir mi? Ankara'da güvenlik birimleri de bir süredir bunun formülünü arıyor.
|