İmam-cemaat

Mustafa Özcan 20 Mayıs akşamı Küçükçekmece'de evlerinin penceresinden komşularındaki düğünü seyrediyordu. Birden kanlar içinde yere yığıldı. Düğün evinde havaya sıkılan kurşunlardan biri kalbine saplanmıştı. Son nefesini verirken sadece "Baba" diyebildi. 9 yaşındaydı.
Lokman Kurulay 9 Mayıs akşamı Afyonkarahisar'ın İncehisar kasabasında bir düğünde konuktu. Damadın babası aşka gelip silahına sarıldı. Kurşunlardan biri Kurulay'ın başına saplandı. 40 yaşındaydı.
Kıymet Beşpınar 11 Temmuz gecesi Afyonkarahisar'ın Sandıklı ilçesindeki evinin balkonundan komşularının düğününü izliyordu. Gelin konvoyunu karşılayanlar silahlarını boşaltmaya başladılar. Kurşunlardan biri Beşpınar'ın göğsüne saplandı. 19 yaşındaydı.
Tolga Çıkrıkçı, Mehmet Aslanbağ, Çetin Yeşil, Önder Babat, Nurgül Kaymaz, Ali Stair... Listeyi istediğiniz kadar uzatabilirsiniz.
Çünkü Türkiye'de yılda en az 500 kişi "kutlama terörü"ne kurban gidiyor. Daha doğrusu "ruhsatlı cinayetler"e.
Oğlu arkadaş kurşunuyla can vermiş olan Nazire Dedeman'ın kurduğu Umut Vakfı'nın ısrarlı kampanyasının ve Yargıtay Ceza Kurulu'nun "Aşka gelip silah sıkanların hapisle cezalandırılması" gerektiğine ilişkin içtihat kararının da etkisiyle yeni Türk Ceza Kanunu'nda bu tür suçların müeyyidesi ağırlaştırıldı.

Maganda milletvekilleri
O yasaya oy verenler arasında AK Parti Grup Başkanvekili Eyüp Fatsa ile Ordu Milletvekili Enver Yılmaz da vardı.
Ve bu iki milletvekili seçim bölgeleri Ordu'da, birkaç gün önce Yılmaz'ın kardeşinin düğününde silahlarına sarılıp havaya şarjörler dolusu kurşun sıktılar. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler ile bir başka AKP Ordu Milletvekili Hamit Taşçı da gülerek izledi. Fatsa hızını alamadı, düğün evinden kırmızı plakalı aracının camından ateş ede ede ayrıldı.
Fatsa ve Yılmaz hakkında jandarma tutanak hazırladı. Savcılık kanalıyla Adalet Bakanlığı'na gönderilecek. Bakanlık "Meskûn mahalde silah kullanmak" suçundan yargılanabilmeleri için dokunulmazlıklarının kaldırılması talebiyle dosyalarını Meclis Başkanlığı'na havale edecek. Başkanlık ilgili komisyona iletecek. Komisyonda iktidar milletvekillerinin oylarıyla dosyaların yasama dönemi sonuna bırakılmasına karar verilecek. Sonra da unutun gitsin. Tıpkı aynı suçtan her yaşama döneminde Meclis'e gelen onlarca dosya gibi...
Eyüp Fatsa ilahiyatçı. Enver Yılmaz hukukçu. İki atıcı vekili gülerek izleyen Hamit Taşçı ise İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü mezunu.
Gelin de, "İmam böyle davranırsa, cemaat ne yapmaz" atasözünü hatırlamayın!
Vekillerin "Dokunulmazlıklarımızı kaldırın, yargılanalım, cezamız neyse çekelim" cesaretini göstermelerini zerrece beklemiyoruz.
Ama Fatsa en azından AK Parti Grup Başkanvekilliği'ni bırakmalı. Ayrıca silahını ve ruhsatını iade ederek Meclis'e örnek olmalı. Zira dünyada böylesine silahlı bir parlamento daha yok. Örneğin sadece bu dönem, seçimlerin hemen ardından vekiller Beretta'dan Astra'ya, Star'dan Lama'ya, Mauser'den Colt'a kadar yüzlerce silahı kapıştılar.
O da yetmez Fatsa'ya; 28 Eylül'deki Dünya Bireysel Silahsızlanma Günü etkinliklerinde en ön safta yer almalı. Yoksa Dedeman'a o gün her yere "tehlikeli örnek" diye onun posterini yapıştırmasını önereceğiz.
İmamsa eğer imamlığını bilmeli. Tabii arkasında saf tutacak cemaat olmasını istiyorsa...