 |
| Hayalet Airport
|
|
Sabiha Gökçen, yıllık 3.5 milyon yolcu kapasitesine sahip. Ancak, geçen yıl sadece 245 bin kişi alanı kullandı... Savaş Ay, "İstanbul'a üçüncü havaalanı" tartışmalarının yaşandığı bir ortamda alana girdi. Pek kimseyi göremedi...
Sabiha Gökçen'de hayaletler geziyor
İstanbul'un ikinci havalimanı olan Sabiha Gökçen sinek avlıyor. Kapasitenin sadece yüzde 7'lik kısmı kullanılırken, milyonlarca dolarlık yatırım heba oluyor.
Sabiha Gökçen Havalimanı'na "hayalet havalimanı" desem alınan darılan olur mu bilmem? Lakin durumdaki aynıyla vakilik böyle. Apronda en fazla 1-2 uçaktan, terminallerde de kadrolu çalışanlardan gayrı birileri görünmüyor ortada. İçeride hani o bagajı, telefonu hatta sigara paketini bile banta koyup, ışınlarından geçirttiğimiz, kendimiz geçince ayakkabı kemer tokasına bile 'düt' yapıp öten güvenlik cihazları var ya... İşte orada çocuklar oyun düzeni kurmuş tek tük gelen gidenin eşyalarını kutudan alıp kutuya koyuyor. Bunlar kim diye sorduğumda polis çocukları olduğunu öğreniyorum. Evde sıkılacağına babalarıyla işe gelmişler. Nasılsa meydan boş ortam huzurlu, orada takılıp vakit geçirsinler di mi?..0
YOLCU SAYISI 500 BİNİ GEÇMEDİ
Atatürk Havaalanı tam kapasite çalışırken, oraya slot almak için (iniş-kalkış ve park izni) insanlar göbek çatlatırken, Sabiha Gökçen'in bu hali ister istemez "bu nasıl iş, nasıl işletmecilik?" sorusu sorduruyor. Gelin önce kısa bir özet geçeyim, röntgen filmi tadında tanıtayım size bu tayyare meydanını. Sabiha Gökçen Havaalanı, 655 hektarlık alan üzerine kurulu. 3 km uzunluğunda 45 metre genişlikte 2 uçuş pisti ve 55 büyük uçağın (AIRBUS, Boing 737) park edebileceği apronu var. Ancak az önce de yazdığım gibi pistte 2- 3 uçaktan fazlası görülmüyor. Yılda 3,5 milyon kişiye hizmet vermesi düşünülüyordu ancak 500 bini geçemedi. Havaalanı Savunma Sanayi Müsteşarlığı, TUSAŞ, THK, T:Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı, Havelsan, ve ASELSAN kurumlarının ortaklaşa kurduğu HEAŞ Havaalanı İşletme ve Havacılık Endüstrileri A.Ş) tarafından işletiliyor. 12 Satış mağazası, 3 büyük duty-free, 3 bar ve 2 restoranı var. Toplam 7 bin M2 büyüklüğünde gümrüklü depo bulunuyor. İşte saydığım bu görkemli, bu iri kıyım özelliklere rağmen "makus talihi" kırılamıyor Sabiha Gökçen'in... İşin tuhaf tarafı burası böyle atıl kapasite dururken ve yolcu yetersizliği nedeniyle tazminat öderken, hükümet 3. havaalanı için yer arıyor. Evet yanlış okumadınız... Gerçekten de Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ), 'yolcu yetersizliği' nedeniyle Tepe Akfen Vien (TAV) konsorsiyomuna, tazminat ödüyor.
KAFELER BOMBOŞ...
Şöyle yakın plan bakıp bilgileri analiz ediyorum. Ortaya çıkan traji komik bir durum. Dört yıllık dönem için toplam 13 milyon 198.7 bin dolar tazminat ödeyen DHMİ, sadece geçen yıl kapasiteyi tutturarak tazminattan kurtulabilmiş. Dış hatlar ve iç hatlar terminallerinde 8 tanesi manyetik kartlı 2 tanesi kredi kart ve smart kartlı olmak üzere 10 adet ankesörlü telefon bulunmakta. Ama kullanan yok... Kafeler bomboş... Aslında haksızlık etmeyeyim... Ben çekim ekibimden iki arkadaşla birlikte gittim oturdum masalardan birine. Yan masaya ise görevli polisin tanıdıkları gelmiş, 5 sandalye işgal etmişlerdi. Diğer 20 kadar masa boştu ama, olsun. Bir gün gelir dolar onlar da...
ÜÇÜNCÜYE GEREK VAR MI?..
Atatürk Havaalanı tam kapasite çalışırken Sabiha Gökçen'in yüzde 7'si kullanılabiliyor. Buna rağmen İstanbul'un acilen uluslararası bir havaalanına kavuşturulması tartışılıyor. İstanbul'a üçüncü bir Havaalanı yapılması gerekliliği ilk kez Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından ortaya atıldı. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım da Atatürk Havaalanı'nın trafik artışını karşılamakta zorlandığını savunarak, Avrupa yakasına ikinci bir havaalanının zorunluluk olarak gözüktüğünü söyledi. Oysa rakamlar çok farklı gerçekleri ortaya koyuyor.
|
