Bu yıl erken seçim olacak mı?
Gazetedeki masamın çekmecesinde duran sararmış bir not kağıdı var. Üzerinde şöyle yazıyor: "23/3/05. Okan: Seçime gidiyoruz. Bir yıl içinde seçim var." Kağıt bir nevi "tutanak." Birkaç ay önce, Ankara Temsilci Yardımcımız Okan Müderrisoğlu ile iddiaya girmiştik. Haber müdürümüz Ahmet Dirican tanık. Okan, ekonomik göstergelere bakarak, AK Parti hükümetinin yavaştan seçim yatırımı yapmaya başladığı düşüncesindeydi. Hala da öyle. "Bir yıl içinde erken seçim olacak" diyor. 23 Mart 2006'ya kadar vakti var. Okan'ın baktığı göstergeler, gerçekten de azımsanmayacak sinyaller. Örneğin hükümetin çiftçiye verilen mazot yardımlarını hayli yüksek tutması, Başbakan'ın IMF ile inatlaşma pahasına teşviklerdeki ısrarı, SSK ve BağKur prim affı... IMF niyet mektubundaki bazı noktalar... Bu tezi güçlendiren başka unsurlar da var. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın "Referanduma gidebiliriz" gibi demeçleri oldu son zamanlarda. Kimileri, türban, YÖK, bürokratik atamalar ve orman arazilerinin satışı gibi hassas konularda iktidarın Çankaya'dan gelen muhalefeti bir türlü aşamadığı, milli irade tazelemekten başka seçeneği olmadığı düşüncesinde. Buna göre AKP iktidarının sonbaharda "baskın seçim" ya da 3 Ekim'de AB ile müzakereler başladıktan sonra ortaya çıkan havayla önümüzdeki ilkbaharda sandığa gitme planı var. "Erken seçim geliyor" kampı, Türkiye'de seçimlerin neredeyse her zaman "erken" olduğunu, hiçbir hükümetin beş yıl dayanamadığını hatırlatıyor. Üstüne üstlük AK Parti teşkilatlarının ve bazı vekillerin, bu yaz kendilerine hazırladıkları bir çalışma programı var ki, sanki seçim geliyormuş hissi uyandırıyor insanda. İşte tüm bunlardan dolayı, bitmeyen bir erken seçim söylentisi dolanıyor kamuoyu ve piyasalarda. Ancak bizce hükümetin erken seçim planı falan yok. Ne gizli ne de açık. Hatta öyle görünüyor ki, AKP iktidarı, tüm siyasi hesaplarını 2007'de sandığa gitme üzerine yapıyor. Öncelikle hatırlatalım ki Başbakan'ın bu konuda keskin demeçleri var. Tayyip Erdoğan, erken seçimi "vatan hainliği" diye tanımladı. AKP'nin parlamentodaki mevcut 356'lık çoğunluğu var ki, iktidar partisinden bir vekil "Bir daha bu sayıyı yakalayamayacağımızı herkes biliyor" diyor. Yüzde 35'le parlamentonun çoğuna hakim olan Başbakan, bundan sonraki parlamentonun iki değil en az üç partili olacağını ve AKP'nin anayasayı değiştirecek çoğunluğa sahip olduğu günlerin kısıtlı olduğunu biliyor. Üstelik Tayyip Erdoğan, belli ki Çankaya'nın bundan sonraki kiracısının, "bu Meclis" tarafından seçilmesini istiyor. Ekonomide şu zamana kadar kemer sıkıldı, enflasyonun düşmesi ve kayıt dışı ekonominin vergilendirilmesi için geniş kitleleri etkileyen, bazen sıkıntıya sokan adımlar atıldı. AKP kurmayları, şu ana kadar sürdürdükleri mali disiplinin meyvelerini ancak bu yıldan sonra toplayacaklarına inanıyorlar. Hükümet, önümüzdeki yıl yalnız büyüme değil işsizlik ve alım gücünde de artış olacağı hesabını yapıyor. Haliyle hükümetin asıl seçim yatırımı, 2006'nın ekonomik göstergeleri olacak. Mümkün olsa Nisan 2007'de seçime gidilecek. Tüm bunlardan dolayı, inanıyorum ki Okan'dan bir yemek alacağım var. Siyasi bir tabloda dramatik bir değişim olmazsa, 9 ay sonra 23 Mart 2006 gecesi tahsil edilmek üzere.
|