Putin-Erdoğan Soçi Zirvesi...
Türk ve Rusya Dışişleri bakanlıkları, bir haftadır yoğun mesai içinde... İki bakanlık, Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yaptığı davetin gerçekleşmesi için hazırlık yapıyor. Dışişleri Bakanlığı'ndan yansıyan haberlere göre Putin, Erdoğan'ı "Rusya'nın Antalyası" olarak bilinen, tatil kenti Soçi'ye davet etmiş... Putin davetini, Rusya'nın yaş sebze ve meyveye koyduğu yasağın kaldırılması için kendisini arayan Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesi sırasında gerçekleştirmiş. Erdoğan da daveti kabul etmiş. Bir aksilik olmazsa, Putin-Erdoğan Soçi Zirvesi, 17 veya 18 Temmuz'da gerçekleşecek. Erdoğan, 19-20 Temmuz arasında yapacağı Moğolistan ziyaretinden bir gün önce Soçi'ye gidecek. Putin'in, yazlık sarayında konuk olacak.
Dördüncü buluşma Soçi zirvesiyle, iki lider bir yıl içinde dördüncü kez buluşmuş olacak. Aralık başında Putin'in Ankara ziyaretinde bir araya gelen iki lider, bir ay sonra da TOBB'un İş Merkezi'nin açılışı dolayısıyla Moskova'da buluştu. Putin, Erdoğan'ı akşam yemeğinde Moskova dışındaki daçasında konuk etti. İkinci Dünya Savaşı'nın 50'nci yıldönümü töreni için gittiği Moskova'da da kısa süreli de olsa görüştüler. Putin ile Erdoğan, dört kez de telefon görüşmesi yaptı. İki liderin Soçi'deki dördüncü buluşmasında ele alınacak konulara gelince.. Dışişleri Bakanlığı yetkililerine göre.. "Zirve esas itibarıyla iki liderin samimiyeti ve iki ülkenin işbirliğine verdiği önemin derinliğinin göstergesi olacak. Bölge ve uluslararası gelişmelerin yanı sıra hemen her konu masaya yatırılacak..."
Gündem Kıbrıs Putin-Erdoğan zirvesinin ana gündem maddesi ise Kıbrıs... Ada'daki referandum sonrasında, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın geçen yıl 28 Mayıs'ta Güvenlik Konseyi'ne sunduğu "KKTC' ye izolasyonların kaldırılmasına ilişkin Raporu", Rusya'nın "veto tehdidi" dolayısıyla askıda kaldı. Erdoğan, ocak ayındaki Moskova ziyaretinde Putin ile görüşmesinde konuyu gündeme getirdi ve söz aldı. Putin de basın ve işadamlarının bulunduğu toplantıda, "KKTC'ye izolasyon adil değil" diyerek veto tehdidini kaldırma sözü verdi. Ancak aradan altı ay geçmesine rağmen, Rusya'nın bir girişimi olmadı. Annan da geçen ay başında, Siyasi İşler Danışmanı Kieran Prendergast'ı gönderip, KKTC-Rum tarafı ile Ankara ve Atina'da temaslarda bulunmasını sağladı. Erdoğan da geçen ayki ABD ziyareti sırasında Annan ile buluşup raporunu bir an önce Güvenlik Konseyi'nden geçirmesini talep etti ve bu konudaki sitemlerini iletti. Annan ise Erdoğan ile görüşmesinden bir hafta sonra, Prendergast'ın, "Taraflar anlaşmadan çözüm zor" görüşü doğrultusunda Güvenlik Konseyi'nde bir yıldır bekleyen raporunu geri çekti. Annan, gerekçesini de üstü kapalı olarak Rum tarafının ileri düzeydeki talepleri ve Rusya'nın veto tehdidine bağladı ve " Önce engeller kalkmalı " dedi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise geçen ay sonunda Ada'ya yaptığı ziyarette Rum tarafıyla görüşmelerde bulundu. Lavrov'un, Yeşil Hat'a kadar gelmesine rağmen Türk tarafına geçmemesi, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ın sitemine neden oldu.
Destek isteyecek Erdoğan'ın, Putin'le yapacağı görüşmede, Türkiye'nin 3 Ekim'de AB ile müzakeresi öncesi Ada'da çözüm bulunmasına Rusya'nın katkı sağlaması talebini yinelemesi bekleniyor. Erdoğan'ın, Azerbaycan'la Ermenistan arasındaki anlaşmazlığın temelini oluşturan Dağlık Karabağ'la ilgili sorunun çözümüne de katkıda bulunmasını isteyeceği bildiriliyor. Ekonomik işbirliğinin artırılması, Kafkaslar, Balkanlar, Irak, İran ve Suriye dahil bölgedeki gelişmeler, Güvenlik Konseyi'nin yeniden yapılandırılması ve Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattına basılacak olan petrole ilişkin durum gündemin diğer maddeleri... Soçi zirvesinden çıkacak sonuca gelince.. Son dönemde dillendirilen Kıbrıs'ta yeni bir referanduma gidilmesine ilişkin gelişmelere kapı açması açısından önem taşıyor.
|