Akılda kalanlar

ALMERİA RAPORU.

Almeria'ya geldiğinde Spordan Sorumlu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, "70 madalyadan aşağısını başarı olarak kabul etmiyorum" demişti. Sporcularımız gölgede 38 derecede uğraştı didindi bu sınırı geçerek rekor kırdı.
Tabii golfçülerin, kürekçilerin, atıcıların ekstra madalyaları olmasa halimiz dumandı. 12 Dev Adam madalya alamadı ama dişi meslektaşları, rakiplerini birer birer devirip altını kaptı.
Tıpkı unvanlarının haksız olmadığını kanıtlayan Filenin Sultanları gibi. Takım sporlarındaki patlamada futbol yerini almasa olmazdı. Hem de kendilerinden binlerce kilometre uzakta teknik kadronun kaderi belirlenirken. Tabii İspanyollar'ın eşleşme değişiklikleri ve bizi Faslı göçmenlerin çok bulunduğu Rocquetas De Mar'a yollamaları madalyayı engelleyemedi. Aslında İspanyol Göçmen Polisi yarı finale baskın yapsa en az 500 tutuklama yapabilirdi gibi geliyor bana.
Olağan Şüpheliler halter ve güreş her zamanki madalya yağmurunu devam ettirdiler. Nurcan Taylan'ın tacizli, aşklı, meşkli iddialardan sıyrılıp podyuma dönüşü ve daha da önemlisi ilk kez halter bayan milli takımının fotoğrafı çekilirken sporcuların birbirlerinden uzaklaşmaya çalışmaması sevindiriciydi. Karatede, boksta ve judoda gelen madalyalar, bekleniyordu.
Tıpkı Eşref Apak'ın çekiç altını gibi.
Ama atletizmin yeni yıldızı Binnaz Uslu'nun 800 metrede ve 4x400 bayrak bronzları daha çok içimizi ısıttı.

Peki ya yüzme?
'Havuzda boğulduk' başlıklarından hoşlanmayan yüzme camiasının da kabuk değiştirme zamanı geldi. Yeni Federasyon Başkanı, yeni anlayış bile şimdilik yeterli değil. Gençlik ve Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay'ın radikal fikirleri var. Yakında Türk mayosuyla yüzen bir Amerikalı ya da Ukraynalı görürsek şaşırmayalım.
Gelelim bisiklete. Bir başka çiçeği burnunda Federasyon Başkanı Emin Müftüoğlu. Gecesini gündüzüne katarak beyin fırtınaları düzenliyor.
Dağ bisikletinde kısa sürede yakalanan sıçramanın yol yarışlarına da geçmesinin zamanı geldi. Ama Müftüoğlu'nun bu çabasına bisiklet camiasının da destek vermesi lazım.
İspanyollar ilginç bir organizasyon düzenledi. Ulaşım, gönüllülerin performansı ve bazı salonların durumu içler acısıydı. Ama bilgi akışı, diğer yarışma mekanlarından sonuçların bilgisayarlara aktarımı mükemmeldi. Tabii bir de bu tip Oyunlar'ın klasiğini ekleyelim. Devre arasında kaçan bir Cezayirli futbolcu ve 4 Faslı karateci nerede bilen yok!