kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
  » Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Treni kaçırmayın!
Treni kaçırmayın!

Benim hiçbir uçak yolculuğumda, birisiyle arkadaş olmuşluğum, bırakın arkadaş olmayı, merhabalaşıp iki kelamdan fazla hasbıhal etmişliğim yoktur. Ne bileyim; denk gelmemiştir bana öyle aynı frekansta olabileceğim birisi pek. Ama bu sefer bir ilk oldu işte. New York'tan İstanbul'a doğru yol alacak uçağıma binip yerime geçince, elimdeki ufak bavulu üste yerleştirmekte pek bir zorlandım. Yanımda oturan bey gülerek "Eee öyle Japonlar gibi ne görürsen alırsan sonun bu olur işte" dedi. "Aaa bu ne laubalilik böyle" diye kafamı çevirince çok sevimli bir yüzle karşılaştım. Hani öyle bakarken gözleri parlayanlar vardır ya onlardan işte. Işıl ışıl gülüyor yüzü. Ben de sempatik olmaya çalışarak -ki bu o gün çok yorgun olmam itibariyle zordu doğrusu- "Size ne canım! Siz mi ödüyorsunuz kartlarımı" dedim. Bir iki şaka daha yapıldı art arda ve yan yana oturduk. Aaa o da ne, ilk bir saatten sonra sanki aylardır tanışıyormuşuz gibi başladık hayat hikayelerimizi çarşaf gibi dökmeye. Olay aynı psikolağa gitmişsin de tarafsızca anlatıyormuşsun gibi. Ne güzelmiş öyle tanımadığın insana dertlerimi anlatmak. Sen hiç tanımadığın, belki de bir daha hiç görmeyeceğin biri olduğu için kelimeleri, duygularını her şeyi maskelerden arındırıp tüm çıplaklığıyla anlatıyorsun. O da bir tabip edasıyla dinleyip gayet hoş yanıtlar veriyor. Derken benim hayatımı didik didik edip mikroskop altına yatırdıktan sonra sıra geldi onunkini dinlemeye.

AŞK ENGEL TANIMAZ
Başladı anlatmaya, anlattıkça daha bir sevimlileşiyor; sevimlileştikçe daha bir yakışıklı oluyor. Efendim bu adam 22 senelik evliymiş, Amerika'da yaşıyormuş ve Türkiye'ye yaptığı seyahatlerin birinde bir kadına aşık olmuş. Ama ne aşk! Amerika'ya gidiyor, daha adımını uçaktan atarken onu özlüyormuş. Ve bu hanımı arayıp "Lütfen beni bekle" demiş, "Bekle ki, yapacaklarımı yaparken, hayatımı organize ederken senin beklediğini bilmek bana güç versin". Hanım da ona söz vermiş, "Seni birkaç sene değil, gerekirse ömür boyu beklerim" diye. Derken mücadeleli günler, zorluklar, engebeler başlamış hayatında. Herkes başlamış onu suçlamaya... Beraber olduğu kadına, evli bir adamla olduğu için "hafifmeşrep" demişler, onu sadakatsizlik ve vefasızlıkla suçlamışlar. İlişki de, hastalıklı bir ilişki diye damgalanmış hemen. O da "Evet, belki de hastalıklı benim ilişkim. Evet belki de normal değil ama hangi normal ilişki böyle alev alev yanabilir ki? Hangi sağlıklı ilişkide insanın ruhu benim gibi havalara çıkabilir ki? Hangi sağlıklı ilişki benim ayaklarımı kestiği gibi insanın ayaklarını yerden kesebilir ki? Bu hastalıksa ben hasta olmaya razıyım. Hatta daha abartıp yoğun bakımda bile yatabilirim" diyor.

BEKLEDİKLERİNE DEĞMİŞ
Her neyse o hayatının bu dönemecinde önünden geçen treni kaçırmak istememiş, çünkü "Bu tren belki bizim oralardan bir daha geçmez" diyor. "Belli mi olur, belki de son seferdir bu tren". Ve bütün hayatını aşkı için değiştirmiş. Ne mi yapmış? Amerika'daki evini, arabasını, işini, 19 yaşındaki kızına ve karısına bırakıp yanına 2 bavul alıp Türkiye'ye gelmeye karar vermiş ve aşkını arayıp "Sana söz verdiğim gibi geliyorum. Umarım geç değildir" demiş. Aşkı da "Havaalanında olacağım" demiş. İnanın tam 10 saat hiç uyumadan, bütün yol boyunca konuştuk. Uçak Türkiye'ye yaklaştıkça bizimki terlemeye falan başladı. "Ne oluyor, niye heyecanlanıyorsun?" deyince "Ya gelmezse ya vazgeçmişse, aradan üç sene geçti ya geciktiysem ya eskisi gibi hissetmiyorsa" demeye başladı. "Deli misin, yüreğin ona, daha doğrusu sevginize güvenmeseydi zaten bunları yapmazdın. Sen yüreğinin götürdüğü yere yelken açtın. İnan her şey güzel olacak" dedim. Neyse uçak indi. Bavullarımızı alırken baktım yerinde duramıyor; gidip kapıya bakıp geliyor. Bütün gücümle onu sakinleştirmeye çalıştım. Ve beklenen an geldi... İnanın abartmıyorum, kapıdan çıktığımızda onların buluşması masal gibiydi. Birbirlerine sarılıp dakikalarca ağladılar. Yüreğine sağlık Haldun, umarım çok mutlu olursun. Umarım o ışıldayan gözlerinin ışıltısı hiç sönmez ve ben iyi ki seni tanıdım!

Ayşe Brav

DİĞER YAŞAMA DAİR HABERLERİ
 Angelica her şeyden değerli
 Lahanayla gelen zayıflık
 Sempatik motosiklet İstanbul caddelerinde
 Orta Amerika'da bir pazar yeri
 Davetlerde şıklık telaşı hiç bitmiyor
 Board'lılar bir araya geliyor
 Endülüs güneşi başkadır
 Haftanın Kitapları
 Remiks bahane Sezen şahane
 Ajandanıza bu konserleri not edin
 35 yıllık macera bitti
 Yerine sevemem lütfen ısrar etme!
 Sokak kedileri organ bankası mı olacak?
 Kadınlar bu 'T'yi çok sevdi
 Top model oyunculuğu sevdi
 Kadınlar ve hayatın katları
 Haftanın Kitapları
 Dışarı Çıkmadan Önce
 7 gün 7 gece nerede ne yapmalı?
    Cumartesi Yazarlar
    Güncel
  » Yaşama Dair
    Sinema
    Gurme
SUNAY AKIN
Filleri yutan pireler!..
Elli beş yıl önce, Türk halkı,...
Kökenleri karışık ama ufku geniş bir serüven
Kökenleri karışık ama ufku geniş bir serüven
Senaryosu Luc Besson'a ait yapım, kültürel kökenleri son derece...
Antalya sürprizlerle geliyor
Antalya sürprizlerle geliyor
42.yılında Antalya Film Festivali yeni bir start alıyor, belki de...
İthal içki stokları alarm verdi
İthalatçı firmalarla devlet arasındaki anlaşmazlık kısa sürede...
Kremlin Sarayı'nın şarapları Türkiye'de
Şarabın bağdan kadehe uzanan yolculuğunun en köklü...
Bir kitap için dünyayı dolaştı
Kostüm tarihçisi Elif Jülide Dereboy, beş yıllık bir çalışmayla hazırladığı...
Çocukların favori yiyeceği dondurma
Hangi çocuk rengarenk, lezzetli bir külah dondurmaya 'Hayır' diyebilir ki?...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.