Demirel: İmza Kıbrıs'ı tanımadır...
Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, iki gündür Bulgaristan'da idi... Balkan Siyasi Kulübü tarafından düzenlenen "Balkanların Altyapı Durumu ve Avrupa Entegrasyonu" konulu toplantıya katılıp döndü. Demirel ile dünkü sohbetimize toplantı ile başladık. 9. Cumhurbaşkanı "Konuşan Türkiye" söylemini anımsatır bir söylemle söze başladı: "Balkanlar konuşuyor..." Toplantının kendisini oldukça memnun ettiğini belirterek devam etti: "Balkanlar'da çok olumlu yönde kıpırdanma var. Bu, Türkiye için de iyi. Bulgaristan'ın satın alma gücü yükseldikçe bu Türkiye'ye de yarıyor..." Hafta sonu Başbakan Tayyip Erdoğan'ın da katılımıyla açılışı gerçekleşen ikinci sınır kapısının önemine işaret etti. "Hamzabeyli sınır kapımız benim de üzerinde ehemmiyetle durduğum projeydi..." Sonra konuyu Bulgaristan'daki seçimlere getirdi. Bu ülkedeki Türk azınlığın çabalarına değindi ve şöyle dedi: "Bulgaristan'daki Türkler siyaseti iyi götürürse, iyi bir alternatif haline gelebilirler."
Kaygı yok Sözü AB'nin son zirvesindeki gelişmelere getirdik. Demirel, "Balkanlarda AB ile ilgili bir kaygı yok" dedi ve devam etti: "AB ayakta kalacaksa, ki kalmalı. Balkanların Avrupalılaşması olayı Türkiye'nin de bir parçası olarak gerçekleşmeli. Şimdi AB'de bir tek Slovakya var. Makedonya, Sırbistan Karadağ, Hırvatistan, Bulgaristan, Romanya, Türkiye, Ukrayna da Avrupa'nın bir parçası haline gelmeli. Türkiye ve Ukrayna bu resmin içinde olmayacaksa bir bütün olarak Avrupa'nın Birliği düşünülemez." AB zirvesinde ortaya çıkan "derin kriz"in Türkiye açısından bir olumsuzluk getirip getirmeyeceği sorumuza Demirel'in yanıtı şöyle oldu: "Avrupa'da akıllı adam çok. 40 yılda geldiği nokta başarıdır. Bundan sonrası AB için siyasi birliğin sağlanmasıdır. Bir federasyon mu, yoksa halklar topluluğu mu olacak, ona karar verilecek. İngilizler tabii burada farklı bir görüş ortaya koyuyorlar. Ama Avrupa'da 1648'de başlayan süreçten 1975'e kadar böyle gelindi. Şimdi devletler hükümranlık olmaktan vazgeçip fedakarlık yapalım diyor. Bu aranıyor, bulunacaktır da..."
Ek Protokol'e imza Demirel'e, Güney Kıbrıs dahil AB'ye yeni giren 10 yeni ülke ile Gümrük Birliği anlaşmasını ön gören Ek Protokol'ü sorduk. CHP lideri Deniz Baykal'ın hükümete "Ek Protokolü imzalamayın" çağrısını anımsattığımızda Demirel, "Sayın Baykal muhalefettir her şeyi rahatça söyleyebilir" diye söze başladı ve ekledi: "Ancak ortada da bir durum var. Siz Ek Protokol'ü imzalama sözü vermişsiniz. Söz vermişse ne yapacak? Sözün yerine getirilmemesi kötü." Bunun Güney Kıbrıs'ı tanıma anlamına gelip gelmeyeceğine ilişkin yaklaşımı da şöyle oldu: "Şimdi siyasi iktidarın zaten izah edemediği de bu; Ek Protokol imzalanırsa Güney Kıbrıs'ı tanıma anlamına gelmez sözü. Bir taraftan müzakere sürecinde onunla aynı masaya oturuyorsun. Ek Protokol'ü imzaladığında da Güney Kıbrıs'ı tanırsın. Kıbrıs'ta da bir çok şeyi kaybedersin. Zaten kaybetti de..." Bütün buna karşın konuya siyah-beyaz olarak bakmadığını belirtip ekledi: "Bu bir süreç. Bunda her şey memnuniyete dayalı gitmez. Mücadeleye devam etmek gerekir." Demirel'e göre Türkiye demokratikleşme adımları attığında sürecin kesilmesinin, AB'nin de "Seni almıyorum" demesinin olanağı yok... Not: Önceki günkü yazıda Demirel'in Başbakan Yardımcısı olarak iki kez görev yaptığı yanlışlıkla yer aldı. Demirel, sadece 1965'te Suat Hayri Ürgüplü hükümetinde Başbakan Yardımcılığı yaptı. Sonraki hükümetlerde hep Başbakan oldu.
|