 "Çözümsüzlüğün muhattabı Rumlar"
Başbakan Tayyip Erdoğan temaslarda bulunmak için gittiği Kazakistan'da, CDU lideri Angela Merkel'in önceki gün 'Türkiye Kıbrıs'ta tavrını belirlemeli' açıklamasına cevap niteliğinde net açıklamalar geldi. Erdoğan Kıbrıs konusunda çözümsüzlüğün bir numaralı muhattabı Kıbrıs Rum Yönetimi'nin olduğunu söyleyerek, Almanya seçimlerinin sonrasınınkendilerini bağlayacağı gibi bir kanaatin de yanlış olduğunu açıkladı..
Başbakan Erdoğan, Kazakistan ziyaretinde ikametine ayrılan İntercontinental Oteli'nde gazetecilerle sohbet etti, soruları yanıtladı.
Erdoğan, Kıbrıs sorununun çözümünde Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin üzerine düşen görevi yapmadığını ifade ederek, ''Eğer Kıbrıs Adası'ndabir çözümsüzlük varsa, bu çözümsüzlüğün bir numaralı muhatabı Kıbrıs Rum Yönetimi'dir'' diye konuştu.
KIBRIS
Başbakan Erdoğan, Kıbrıs konusundaki bir soruyu yanıtlarken, Türkiye'nin Ankara Anlaşması ile ilgili bir tavır ve tutumunun olduğunu anımsatarak, şöyle konuştu:
''Bununla ilgili bir sıkıntımız yok. Basın yayın organlarında zannediyorum yanlış bir iletişim sorunu var. 'Türkiye, Kıbrıs sorununu çözmelidir' gibi bir yaklaşım yanlış bir yaklaşımdır. Bu yalnız Türkiye'nin sorunu değil. Burada 3 tane garantör ülke var. İki tane karşılıklı muhatap ülke var. Burada Güney Kıbrıs Rum Yönetimi üzerine düşen görevi yapmamıştır. Eğer Kıbrıs Adası'nda bir çözümsüzlük varsa, bu çözümsüzlüğün bir numaralı muhatabı Kıbrıs Rum Yönetimi'dir. Niçin bu işi çözmek için yola çıkmış olan BM'ye ve Annan Planı'na 'hayır' diyen Güney Kıbrıs Rum Yönetimi olmuştur? Kuzey Kıbrıs Türk Yönetimi ise bunu çözmek için yola çıkan BM Genel Sekreteri Annan'ın hazırladığı plana 'evet' demiştir ve AB ülkeler de bu noktada KKTC'nin takındığı tavrı her zaman, her zeminde takdir etmişlerdir. Onların da burada beklentileri şuydu; Yani KKTC acaba ne diyecek? KKTC'den olumlu bir netice çıkmaz diye beklerlerken, tam aksine KKTC olumlu netice verdi. Güney Kıbrıs olumsuz bir netice vermesine rağmen, o taltif edildi,o takdir edildi ve AB'ye üye yapıldı. Ama gördüğünüz gibi KKTC hala izolasyona tabi. Burada böyle bir yaklaşım varsa bunu kabul etmemiz mümkün değil. Ne pahasına olursa olsun.''
Alman Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi Lideri Angela Merkel'in, Türkiye'nin AB üyeliğine ilişkin son açıklamalarını soran gazeteciye, Erdoğan, Merkel'in açıklamalarının Ankara Anlaşması ile ilgili olduğunu ifade etti. Türkiye'nin, Avrupa Konseyi'nin verdiği onay gereği üzerine düşen görevleri yerine getirmeye devam ettiğini vurgulayan Erdoğan, ''Bunda bir sıkıntımız yok'' dedi.
AB MÜZAKERE SÜRECİ
Almanya'da istenen erken seçim talebin Türkiye'nin AB üyelik sürecini etkileyip etkilemeyeceği sorusunu yanıtlarken de Erdoğan, ''Almanya seçimleri sonrasındaki sürecin bir defa bizi bağlaması diye bir şey yok'' dedi.
Erdoğan, Türkiye olarak müzakere sürecine yönelik ne varsa yerine getirdiklerini ifade ederek, bu konuda gece gündüz çalışarak Kopenhag siyasi kriterlerinin yerine getirildiğini anlattı. Erdoğan, bundan sonraki müzakere sürecinde de Türkiye'nin ortaya konulmuş olan tüm koşulları uzmanları vasıtasıyla çözeceğini ve bir sıkıntı yaşanmaması için gerekli çabayı göstereceklerini kaydetti.Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Bizim de şu anda içinde bulunduğumuz Avrupa Halk Partileri Birliği'nde de zaten görüşülüyor, konuşuluyor. Orada da zaman zaman bukonuda olumlu, olumsuz yaklaşanlar oluyor. Ama bu durum, ben inanıyorum ki süreç kemale erdikçe, daha da lehte gelişmelere vesile olacaktır. Şu anda, bu konuda, acele etmeye de gerek yok. Önümüzde uzun bir süreç var.
Biz, yere sağlam basıyoruz, işimizi biliyoruz. Konumuza sahibiz ve 42 yıllık süreç içerisinde neler olduğunu gayet iyi gördük. Bundan sonra da atacağımız adımlarda bunların hassasiyeti içinde olacağız.''
BAŞMÜZAKERECİ VE KABİNE DEĞİŞİKLİĞİ
Erdoğan, bir soru üzerine AB ile ilişkileri yürütecek başmüzakerecinin açıklandığını hatırlatarak, müzakere heyetinin de çalışmaların ardından ortaya çıkacağını ifade etti. ''Devlet Bakanı Ali Babacan'ın başmüzakereci atanmasının ardından kabinede bir revizyon yapılacağı'' yönündeki değerlendirmelerin anımsatılması üzerine de Erdoğan, şöyle konuştu:
''Ben, bazen, sizleri anlamakta zorlanıyorum. Başmüzakereyi merak ettiniz, açıkladık. Şimdi kabineyi merak ediyorsunuz. Zaten mevcut birkabinemiz var. Kabine, mevcut olarak ortada olduğuna göre, bundan sonraki süreçte de kabinede bir değişiklik yapılması gerekirse, vakti,saati geldiğinde bu değişikliği yaparız. Müzakereci konusunda 'vakti, saati geldiğinde açıklarız' dedik, açıkladık. Onda da vakti, saati geldiğinde açıklamasını yaparız. Bundan hiçbir endişeniz olmasın. Bizim bir sorumluluğumuz var. Bu sorumluluğumuz, mesuliyetimiz, hükümetin başarıyla ülke sorunlarına çözüm bulmasıdır. Ama Ali Bey ileilgili böyle bir şey söz konusu değildir. Sadece yüküne bir yük daha katmış olduk. Genç, dinamik bir arkadaşımız. Bu sürecin özellikleriylede iç içe olduğu için zaten konulara yabancı değil. Siyasi kadronun içinde olan bir arkadaşımız olması sebebiyle bu görevi kendilerine verdik.''
Erdoğan, ''Türkiye'nin AB'ye imtiyazlı ortak sıfatıyla girmesi gerektiğine'' ilişkin bazı AB liderlerinden teklifler gelip gelmediği sorusuna, ''Hayır, onlar geçmişte kaldı. Onlar bizim için tarih oldu. Bunlar bizim artık gündemimizde yok'' yanıtını verdi.Başbakan Erdoğan, gelecek ay ABD'ye yapacağı ziyarette nelerin elealınacağı sorusunu yanıtlarken, bu konuları seyahat öncesinde değerlendireceğini belirtti.
|
