  |
|
100'üklerin Efendisi...
Bağdat Caddesi'nde oturan bir Galatasaraylı olarak, çok zor bir gecenin ardından, çok zor bir yazıdır bu benim için...
"100'üklerin Efendisi" olma iddiasıyla çıktığımız yolda, Tayyip Erdoğan karşısındaki Bülent Ecevit gibi bitirdik maratonu...
Ama gelmek istediğim nokta bu değil...
Aziz Yıldırım'ı hiç sevmem.
Bu duygumun, Fenerbahçeli olmasıyla alakası yok.
atv Haber kameramanına "Çekme, seni tokatlarım" dediği için...
Galatasaray'dan çok, gazetecileri rakip görür kendine Aziz Yıldırım...
Bu yüzden, Fenerbahçe Başkanı olarak hak ettiği saygıyı da göremez bir türlü...
Ama belki de ilk kez "saygı"yı hak eden bir karar aldı.
"Daum'la devam" dedi...
Daum, Türkiye'nin "saygı"sını hak eden bir insandır...
Çünkü Daum, özellikle "Rıza efendi, iki ekmek bir süt" diye pankart açan Fenerbahçeliler'in mutlaka okuması gereken bir hayat öyküsüne sahiptir...
Sene, 1953...
O zamanki Doğu Almanya topraklarında, Sovyet rejimi altında inim inim inleyen Oelsnitz köyünde dünyaya geldi...
Üç yaşındayken ailece Batı Almanya'ya kaçtılar...
Babası öğretmendi...
Ama diploması Batı Almanya'da kabul edilmedi.
Baba Daum, ailesinin geçimini sağlamak için maden ocaklarında çalıştı...
Üç yıl sonra da, kahrından öldü.
Altı yaşında öksüz kaldı...
Anne Daum, iki oğlunu yetiştirebilmek için zengin Almanlar'ın evlerine temizliğe gitti, çamaşır yıkadı, merdiven süpürdü...
Daum, babası maden ocaklarında kömür soluyan, annesi hizmetçilik yapan "gurbetçi Türk çocukları"yla birlikte büyüdü...
"Kalbimin yarısı Türk, ruhumun tamamı Türk" demesinin sebebi budur...
Sarışın mavi gözlüdür...
Ama Doğu Alman kökenli olduğu için, Batı Alman efendilerinin gözünde tüm "gurbetçiler" gibi "zenci"dir...
Alman Milli Takımı'nın başına gelecekken, kokain mazereti ile derdest edilmesinin sebebi de budur...
Her maçtan önce İstiklal Marşı'nı söylemesi, dünyadan bihaber medyamız tarafından "yalakalık" olarak yorumlanır.
Halbuki o marşı, bizim için söylemez.
Kendinden olmayan her insana "zenci" muamelesi yapan "efendi" ye bir göndermedir o...
Daum, eşofmanına "Gazi" reklamı aldığı için de eleştirilir Türkiye'de...
Ayıptır...
Örneğin yarın İstanbul'da Şampiyonlar Ligi Finali var.
Daum, Alman ZDF Televizyonu'nun "yorumcusu" olacak.
Ve eminim, her zaman olduğu gibi yine, Türkiye ve Türk insanı için çok olumlu laflar söyleyecek, reklamımızı yapacak.
Daum'u reklam aldı diye eleştirenler, bu reklamın fiyatını ödeyebilir mi?
Özetle...
Daum kalıyor.
Aziz Yıldırım'ı tebrik ederim.
Hagi kalacak mı?
Özhan Canaydın'a hatırlatırım...
Sportif başarı fanidir, gelir geçer...
Hagi, bu ülkede 12 milyon dolardan fazla para kazandı...
Üç kuruşluk cep telefonu için bu millete ne dedi?
|
