|
 |
 |
 |
 |
|
İki dakika için
Devlet hastanelerinde iki dakika süren doktor muayenesi için hastalar şafakta sıraya giriyor.
SSK hastanelerinden SSK tabelası kaldırılalı yetmiş gün oldu ama çile artarak sürüyor. Barkod sistemini keşfedemeyen ya da kuyruğa geç kalanlar doktor yüzü göremeden hastane kapısından dönüyor.
İMZA BÜROKRASİSİ
Telefonlu randevu sistemi meşgul çaldığı için hastalar sabaha karşı evden çıkıp kuyruğa giriyor. Randevu alabilen şanslılar bu kez imza bürokrasisiyle uğraşıyor.
Ömür törpüleyen 'şifa' kuyruğu
SSK hastanelerinde doktor yüzü görebilmek için ilk şart gün ağarmadan kuyruğa girmek. Ama işleyişi öğrenip bürokrasiyi aşana kadar günler geçiyor.
İstanbul'un merkez hastanelerinde iki dakikalık bir muayene için tam üç günlük hastane maratonu yaşamak gerekiyor. Barkodlar, sevkler, sonu gelmeyen imzalar, ucu görünmeyen kuyruklar ve uykusuz gecelerle birlikte süren muayene macerası, yeni sistemi keşfetmek için büyük bir eziyete dönüşüyor. Binlerce hastanın bırakın muayeneyi bir doktor yüzü görmek için sabahın 5'inde başlayan ve günlerce süren kuyruklarına biz de katıldık. Yıllardır, 'biz bu filmi çok seyrettik' dedirten SSK çilesi yeni sistemde de aynen devam ediyor. SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığı'na devrinin üzerinden geçen 70 gün sonunda, ilk kez hastaneye giden birisi doktora nasıl ulaşacağını dahi ancak tecrübeli hastaların yol göstermesi sayesinde öğrenebiliyor. Hastanelerin içinde muayene olmak için neler yapmanız gerektiğini gösteren ne bir tabela ne de bir görevli var. Bunun için gerekli danışma hizmetini 'kronik hastalar' veriyor. Gülseren Akdağ, epilepsi hastası... İlaçları için beş imza attırması gerekiyor. Her ay ilaçları için gelip imzaları tamamladığını ancak eczane için imzalatması gereken kağıdı unuttuğundan tekrar sıraya girdiğini söyledikten sonra bize yapılacakları anlatıyor.
BARKOD MU, O DA NE?..
Hastanede ilk gün barkod nedir, nasıl alınır, hastaneye kaçta gelinir, muayene randevusu nasıl alınır, sorularının peşinde koşup 'işleyişi' keşfetmeye çalışırken, doktor yüzü görmeden eve dönüyoruz. Öncelikle hastaneye kaçta gideceğinizi bilmeniz şart. Hastane kuyrukları sabah henüz güneş doğmadan 05.00'te başlıyor. Yok daha geç giderseniz kuyruğun en sonunda yerinizi alıyorsunuz. Telefonla randevu almayı başaramadıysanız, bu saatte artık muayene sırası almanız imkansız gibi birşey. Hastaların büyük bir kısmı 50 yaşın üzerinde olduğundan telefonla randevu konusunda çok başarısız olduklarını anlatıyorlar. Fatma Sarıtaş 60'lı yaşlarında... "Kızım telefonla randevu almayı ben beceremiyorum. Komşunun kızına rica ediyorum, o benim adıma alıyor ama bu sıra bizim kızı da göremedim. Ben de sabah beşte geldim" diyor. Hastanede ilk gün nasıl muayene olacağımı öğrenip, elimde randevu alabileceğim bir numara ile eve geri dönüyorum.
HER ŞEY İKİ DAKİKA İÇİN
Bir tam gün randevu almak için sürekli bu numarayı çevirdikten sonra randevumu alıyorum ama bu da yetmiyor. 'Barkod almak için sabah 05.00 gibi gel sıraya gir' diyenlerin uyarılarını da dikkate alıyorum elbette. Telefonla randevu aldıktan sonra barkod alacak 100 kişilik listeye girmek gerekiyor. Her doktor bir gün için de 100 hastaya bakmak zorunda olduğundan hasta başına 2 dakika düşüyor. Ertesi sabah saat 05.00'te Okmeydanı SSK Hastanesi poliklinik kuyruğundayız... Tahliller için uzun bir kuyruk burada, muayeneler için bir başka uzun kuyruk da diğer kapıda oluşmuş. Henüz hava karanlık, sabahın ayazında bekleyen insanların tek umudu, doktorla karşılaşmak. Kapılar 06.30'da açılacak ve bugün barkod alınacak.
Esra Tüzün
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
