|
|
|
|
|
|
İnsanlık doğduğu yerde mi bitecek?
İncil'in, kıyamet alametlerinin anlatıldığı Yuhanna bölümünde kıyametin Dicle ve Fırat nehirleri arasındaki Mezopotamya bölgesinde başlayacağı belirtiliyor.
Erzurum Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dinler Tarihi A.B.D. Başkanı Prof. Dr. Ali Rafet Özkan'a göre kıyamet kurgusu açısından İslam ile Hıristiyanlık arasında pek farklılık yok. "Küçük farklılıklardan biri mesela sur'a üflenmesi. Hıristiyanlık'ta da iki üfleme var fakat İslam inancına göre biraz farklılık gösteriyor. İslamiyet'te İsrafil Sur'a birinci defa üflemede kıyamet kopuyor ikinci üflemede her şey ahiret hayatına uyarlanmış olarak yeniden düzenlenmiş oluyor" diyen Özkan, Kuran'a göre yok olanların sonsuz hayata uygun bir dizaynla ikinci üflemede yeniden dirileceklerini belirtiyor. Prof. Dr. Özkan Hıristiyanlar'da da sura iki üfleme olduğunu ve ilk üflemede kıyametin koptuğunu belirtiyor. "Fakat bu üflemenin farkı İsa Mesih'in bulutlardan yeryüzüne inmesi. Orada da gök önemli. Çünkü cennet mabedinden iniyor ve kıyamet kopuyor. Kıyamet Hıristiyanlar'da o yüzden gökten geliyor" diyen Özkan, Hıristiyan inanışına göre o an kabirdeki ölmüş mümin Hıristiyanlar'ın dirildiğini ve hayattakilerin de öldürülüp diriltildiğini belirtiyor. Hıristiyanlar'da birincisi hayat ikincisi de ölüm olmak üzere iki kıyametin olduğuna işaret eden Özkan ikinci üfleyişle birlikte günahkar Hıristiyanlar'ın dirileceğini ve bunların hesaba çekilip ebedi cezaya çarptırıldığını belirtiyor.
YUHANNA'NIN VAHYİ İncil'in Matta, Markos, Luka ve Yuhanna adlı havarilerin yazdığı 27 kitabın birleşmesiyle oluşan bir kutsal kitap olduğunu belirten Özkan, Yuhanna'nın Vahyi'nin baştan sona 'Kıyamet'le ilgili sembolik bilgiler içerdiğini söylüyor ve ekliyor: "Orada kıyamet göklerden gelir ve melekler felaketleri yeryüzüne indirirler. Melekler gökyüzünden savaşları özellikle Dicle ve Fırat havzasına akıtır.Anlıyoruz ki kıyamet İncil'e göre bu bölgede, yani Mezopotamya'da kopuyor." "Yuhanna yedi mühürlü kitabının ilk mührünü tahtın yanında duran kuzunun açtığından söz eder" diyen Kıyamet Alametleri adlı kitabın yazarı Ergun Candan da İncil terminolojisinde kuzunun İsa peygamberin sembolü olarak ele alındığını belirtiyor. Yedi mührün açılma sürecini saklı bilgilerin üzerini açma süreci, yani kıyametin kopması olarak değerlendiren Candan, bu sürecin klasik İslam yorumu sayesinde, İslam dünyasında da kıyametin İsa peygamberin tekrar geri dönmesiyle kopacağı şeklindeki yanlış bir inanca dönüştüğünü iddia ediyor. Candan, Yuhanna'nın Vahyi'ni sırasıyla şöyle yorumluyor: "Yuhanna'nın Vahyi'nde yedi mühürden bahsediliyor. Yedi mührün sırasıyla açılacağı ve her mührün açılmasında gelişen olaylar dünyanın kıyamete doğru giden ruhsal ilerleme süreci özetleniyor. Yuhanna'nın Vahyi'nde kıyamete kadar geçirilen aşamaların ardından 6. mühür açıldığı an kıyametin kopacağından bahsediliyor."
YEDİNCİ MÜHRÜN SIRRI "İlk dört mührün açılma sürecinde İncil, İslam terminolojisinde sırasıyla Cebrail, Şeytan, Mikail ve Azrail'e denk gelen melekleri anlatır" diyen Candan beşinci mühürde ise bilgiden uzaklaşan insanın mecazi bir anlatımla ele alınmakta olduğunu iddia ediyor. Beşinci mührün açılmasıyla kıyametin ilk sinyallerinin verileceğini ifade eden Candan, altıncı mühür ile birlikte İncil'in kıyamet öncesi yaşanacak fiziki değişimi ifade ettiğini kaydediyor. "Ezoterik anlayış altıncı mührün açılmasını insanın iç dünyasında meydana gelecek büyük değişimleri olarak algılar" diyen Candan, hüküm gününün yedi meleğe verilmiş yedi boru ile başlayacağını yedinci mührün anlatımından anlaşıldığını iddia ediyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|