kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
Koç, Eczacıbaşı ve Sakıp Sabancı..
Bilmece - Irak'ı anlayan beri gelsin..
ŞAKA

Koç, Eczacıbaşı ve Sakıp Sabancı..

Sakıp Sabancı'nın ölümü üzerinden bir yıl geçti. O'nu sadece yakınları, şirketlerinde çalışanlar ve arkadaşları anmıyor. Toplumun çok değişik kesimlerinden insanlar da, "Sakıp Sabancı Olayı" nın önemini bir kez daha hatırlamaktalar.
Vehbi Koç, Nejat Eczacıbaşı ve Sakıp Sabancı..
Bu isimler biz Türklere, toplumsal yaşamın sadece "Devlet" merkezli olmadığını öğreten öncülerdir. Bunlar girişimciliğin adeta engellendiği ve kökten devletçiliğin her alanda kutsandığı bir ortamda, çöldeki vaha gibi karşımıza çıkmışlardır.
Esnafın tüccara, zanaatkarın sanayiciye dönüşmesine öncülük etmişlerdir.
Bu öncüler sayesinde " İş Adamı" kavramı sözlüklerimize girmiştir.
Osmanlı'da da Cumhuriyet'te de zengin insanlar ve zengin aileler vardır. Ama bu zenginlikler geniş halk kitleleri tarafından daima kuşku ile karşılanmış ve hem toplum, hem devlet, servete hep kuşkulu gözle bakmıştır.
"Harp Zengini", İhtikarcı", "Karaborsacı", "İstifçi", "Türedi" benzeri tanımlamalar, "Zengin " yerine sürekli ikame edilmiştir . "Mülkiyet" asla temel bir hak olarak görülmemiştir. "Yatırım" daima devletten beklenmiştir.
Vehbi Koç, Nejat Eczacıbaşı ve Sakıp Sabancı, aile isimli şirketleri kurumsallaştıran, ekonominin sadece "Kamu Sektörü" nden ibaret olmadığını öğreten, üretimin yalnızca KİT'lerden beklenmemesi gerektiğini kanıtlayan öncülerdir.
Bunlar bulup yetiştirdikleri genç insanlara şirketlerini teslim etmişler ve "Yönetici "nin ille devlet bürokratı olması gerekmediğini de göstermişlerdir bu topluma.
Yabancı sermaye ile ortaklıklar kurmuşlar, knowhow transferleri yapmışlar, montaj ve ambalajdan, dünya çapındaki kalite ve üretime uzanan engelli yolu sabırla aşmışlardır. Türkiye'nin kronik ekonomik ve siyasi krizlerine direnebilmişler, sürekli ödemezlik ve devalüasyon sarmalında boğulmamayı başarmışlardır.
Başarılarının ürünü olan servetlerini, sade ailelerine ve kendilerine harcamamışlardır.
Hemen her alanda sosyal girişimlere öncülük etmişler, vakıflar kurmuşlar, sivil toplum örgütlenmesinde de ilk adımları atmışlardır.
Onlar ödedikleri vergilerle, yarattıkları katma değer ve istihdamla, topluma yaptıkları katkılarla, Türkiye'de "Servet" i meşrulaştırmışlar ve zengin olmaya itibar kazandırmışlardır.
Birinci ölüm yıldönümünde sevgi ve hasretle andığımız Sakıp Sabancı, ayrıca medeni ve siyasi cesareti ile de örnek bir vatandaştı.
En tartışılmaz konularda düşüncesini açıkça söyler, ne statükodan, ne de siyasi iktidarlardan çekinirdi. Halkla kaynaşmak, onun için en güvenilir ortam içinde bulunmak anlamına gelirdi.
Sakıp Sabancı'yı anarken, hepimizin bir durum değerlendirmesi yapmamız gerekiyor.
Aşırı devlet merkezli ve hep "Tek Adam "lara dönük yaşamayı ve düşünmeyi bırakmalıyız artık. " Lider" ler her alanda, her meslekte ve her toplum kesiminde var. Bu çağda devletin bir görevi de, bu liderlerin çoğalabilmesi için gerekli güven ve istikrar ortamını sağlamaktır.
Siyasetin varlık sebebi de bu olmalıdır. Bir iş adamı hesapsız ve kötü yönetim sonucu iflas ederse, bu onun sorumluluklarını gündeme getirir.
Ama bir siyasi iktidarın hesapsız ve kötü yönetimi sonucu aynı anda binlerce iş adamı iflas ederse, bu toplumsal yoksullaşma anlamına da gelir. Bir ekonominin gücü de kuşaktan kuşağa güçlenerek aktarılabilen şirketlerin sayısı ile ölçülüyor.
Koç, Eczacıbaşı ve Sabancı bunu başardılar. Türkiye'de çok büyük başarıdır bu.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Siyaset, dedikoduculuğu hiç kaldırmaz!   / 07-04-2005
 Din ve siyaset, bazen kafaları karıştırır   / 06-04-2005
 Yaşadıklarımız bize ders olmalıdır   / 05-04-2005
 "Derin Devlet" bir anda nasıl "Devlet" oluverir..   / 04-04-2005
 Erken seçim istemek "İhanet" olabilir mi?   / 03-04-2005
 Manda yuva yapmış söğüt dalına.. Neden olmasın?   / 02-04-2005
 Sezer ve Erdoğan'a "Nisan Balığı" denemeleri   / 01-04-2005
 Soros mu, yoksa Bill Gates mi daha tehlikeli?   / 31-03-2005
 Sahte rakının da sahtesi olur mu demeyin..   / 30-03-2005
 Adam seçmek karpuz seçmekten tabii ki daha zordur   / 29-03-2005
ALTAN TANRIKULU
Para, para, para
Mısır'da tatil yaptığımı duyan...
MEHMET BARLAS
Koç, Eczacıbaşı ve Sakıp Sabancı..
Sakıp Sabancı'nın...
İLKER SARIER
Keçileri kaçırmadan
Sahne sanatçılarımızın, siyaset ve...
MAHMUT ÖVÜR
Ümraniye Belediyesi: Girişim A.Ş
Bu şehir nasıl...
REFİK DURBAŞ
Kaygı verici manzara
Ülkemizde son dönemde görünen...
SAVAŞ AY
Nostradamus'u bırak Hint mitolojisine bak
Sezen'in o...
HINCAL ULUÇ
Yeni bir "Çirkin Kral" mı?..
"Türk sinemasına yeni bir...
EMRE AKÖZ
Kaybedenlerin saldırısı
Beni 'kıllandıran'...
Dostluk Atina'da Kaldı!
Dostluk Atina'da Kaldı!
Türk-Yunan dostluğuna, fanatik Panathianikos'lu taraftarların Efes...
Kralların maçı-1
Kralların maçı-1
Pazar günü oynanacak G.Saray-Trabzon maçında başrolü golcüler...
Arınç: 'Casus belli' değişmeli
Meclis Başkanı Arınç, Ege'de 12 mille ilgili 1995'te alınan "savaş...
Ilımlı İslam köktendinci rejime dönüşüyor
Cumhurbaşkanı Sezer, Türkiye'nin bölge ülkelerine 'Ilımlı İslam"...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu