Kayseri'den kalanlar

Kayseri'nin direneceği, kapalı savunma yapacağı ve G.Saray'ın da bu tarz oynayan takımlara karşı zaafı olduğu bildiklerimiz arasında yer alıyordu geçen hafta... Bilmediğimiz ise, Kayserili futbolcuların takdire şayan bir hırs ve inada sahip olduklarıydı doğal tavırlarının aksine! Bir de Hagi'nin kayıp eşeği! Aman aman! 'Eşek' lafında, hiçbir futbolcuya gönderme yok! Kastım, "Allah insana önce eşeğini kaybettirir sonra buldururmuş" lafından, cep telefonuna hatırlatma... Zira Hagi'nin, çantasını çaldıran kadınları bile kıskandıracak bir edayla camları kapıları tekmeleyerek "Hirsiz vağğ, hirsiz vağğ, kim aldi benim telefon?" feryadı, havaalanında Galatasaray'ı karşılayan ve "Biz düşeceğiz ama inşallah siz kazanırsınız" diyen bir taraftar topluluğunun kenetlenmesine yol açtı, rakiplerin istese de sağlayamayacağı bir beceriyle. Tabii bir diğer beceri, oyuncu seçimiydi ki o ayrı bir mevzu! Özetle, skorda beraberlik vardı ama aslında bilmediklerimiz, bildiklerimize karşı galip geldi, futbol adına çok keyifli bir 10 dakika sonucunda... Kayseri'den kalansa, sadece kayıp puanlar değil aynı zamanda derin bir umutsuzluk oldu... Dönüş yolunda yüzleri gülmeyen futbolcuların ve teknik kadronun keyfi nicedir bilemeyiz şu sıralar ama taraftar kendine gelebilmiş değil +92'den beri...

"Hırsızlığı" Hagi yapmalı
G.Saray, ilk yarıdaki en güzel oyunlarından birini Trabzon'a karşı oynamış, hemen arkasından başlamıştı düşüş ... Önce yavan bir oyunla kazanılan A.Sebat ; ardından 3 puan bırakılan D.Bakır ve evde 'uçan' 2 puanlık Malatya maçlarıyla... Şimdiyse, tersine bir tablo çizmek zorunda sarıkırmızılılar... Trabzon maçındaki futbolun nasıl olacağını kestirmek mümkün değil... Her ne kadar ligin en golcü 2 forveti karşı karşıya gelecek olsa da, muhtemelen önce gol atmaktan çok yememeyi düşünecek iki takım da...
Öte yandan, Galatasaray'ın, bu karşılaşmada, ilk yarıda olduğu gibi '3 maçlık' bir güç harcamaması ve 'kazanmayı bilen' bir anlayışla oynaması esas... Zira, zaten 'pamuk ipliği' ile kenetlenmiş bir camia ve umutsuzluğunu, üzüntüsünü üzerinden silkeleyememiş bir taraftar olacak Pazar günü Ali Sami Yen'de... Galatasaray'ın öyle veya böyle kaybedeceği puanlar, tüm matematiksel hesaplara rağmen, kapanmayacak bir yara açacaktır... Yani, bir hırsızlık olacaksa bu maçta, bunu Trabzon'dan 3 puan çalarak Galatasaray ve artık nasıl yapar bilinmez ama mutlaka taraftarın gittikçe kırılan 'kalbini' tekrar çalarak Hagi yapmalıdır... Aksi takdirde Kayseri'den kalan umutsuzluğa, bir de 'Kayseri'de kalan' şampiyonluk hayalinin eklenmesi işten bile değildir.