Şükür bitti...
Bu maç Türkiye'nin maçı olmaktan çıktı, Ersun Yanal'ın maçı oldu. Kendini kurtarmak isteyen Yanal, o bizim bildiğimiz ve Rus ruleti dediğimiz çılgınca futbola döndü. Yani tek kelime ile saldırdı. İşte o an sahneye Fatih Tekke çıktı. Tekke harika iki gol ve bir asistle önce hocasını ipten aldı, sonra da Hakan Şükür'e mesajını yolladı: "Şükür dönemi kapandı, Tekke dönemi başladı." Maçın teknik analizini çok dikkatle takdim ediyorum. Bu analizde inanılmaz antrenörlük hataları ve inanılmaz antrenörlük doğruları var. Yanal panik içinde demiştik, bu görüşümüz belgelendi. Öyleyse tartışalım: 1 - Maça 4-1-3-2 sistemi ile başladık. Orta göbekte tek ön libero ile oynamak çılgınlığını yaptık. Koray Avcı burada yalnız kaldı. Çift santrforla oynama lüksümüzü de yaşadık. Burada Necati Ateş, Fatih Tekke'nin tüm gol yollarını kapattı. Sanki tek başına takımı sabote etti. 2 - İkinci yarıda Hüseyin Cimşir oyuna girdi ve iki ön liberoya döndük. Böylece Gökdeniz de daha çok hücuma çıkmaya başladı. Sonra Necati çıktı, tek santrfora döndük. İşte ideal taktik buydu. 3 - Ümit Özat takımın en kötüsü. Dikkat edin F.Bahçe'de de Tuncay Şanlı ile iyi oynuyordu. Yani Şanlı, Özat'ın her açığını kapatan oyuncuydu. Yine dikkat edin Şanlı oyuna girdikten sonra ofans gücümüz arttı ve kalite geldi. 4 - Yan top sorunu ve savunmada bireysel hatalar üst düzeyde. Rüştü 101. maçında kornerden gol yedi. Acemice kart görmeye de devam ediyoruz. 5 - Savunma organizasyonumuzda tek ve en olumlu değişiklik sağ tarafta Hamit Altıntop'un oynaması. Bu bir anlamda sistem değişikliği. Daha önemlisi üçlü savunmaya dönüşün sinyalleri. Bu bölgede İbrahim Toraman harika oynadı. Onun önündeki Koray Avcı da harika. Elbette attığı gol ve hücum organizasyonlarında başrol üstlenmesi Rıza Çalımbay'a verilmiş bir özel mesaj. Yani diyor ki, "Hocam beni Beşiktaş'ta libero oynatma."
|