|
|
Dertsiz belasız köşe yazmanın püf noktaları
1 Nisan paranoyası yaşayan gazeteci abi ve ablalarımıza başlarını belaya sokmadan köşe yazmanın püf noktalarını göstermeye karar verdik bugün. 1- 2030'a kadar bütün yıllık izinlerinizi alın ve kullanın. Bırakın köşenizin yerinde "Yazarınız yıllık izinlerinin tümünü bir batında kullandığı için yazısını yazamamıştır, birkaç ay daha yazamayacaktır" yazısı çıksın. Hem siz uzunca bir süredir beklediğiniz tatilinizi yaparsınız hem de toz-dumanın dağılmasını beklemiş olursunuz. 2- Kurum ve şahıs ismi yazmak riskli olabilir. O zaman siz de bol bol medya dünyasındaki yazarlardan, çizerlerden, gazetecilerden bahsedin. Hatta medyadaki herkesin sadece medyayla yetinmemeleri için kampanya başlatın. Kimi siyasete aday olsun, kimi sinemaya geçsin, kimi müzik yapmaya başlasın, böylece gündemdeki herkes bir şekilde medyadan olacağı için isim zikretmek de problem olmaktan çıkar. 3- Yasa düzeltilene ya da ertelenene kadar Çetin Altan gibi köşenize 16 puntoyla "Bugün içimden yazı yazmak gelmiyor" yazın. 4- Biraz dertli bir iş, normalden çok mesai harcarsınız belki ama akrostiş yöntemini kullanın. Misal kelebeklerin ömrünün ne kadar kısa olduğuyla ilgili bir yazı yazın ama ilk harfler birleştiği zaman hükümete ve başbakana laf ettiğiniz anlaşılsın. Zeki okur daha da keyif alsın. 5- İsim karmaşası yaratın. Bir popçuyu eleştirirken "Tayyip'in yeni klibi" diyin, siyaset eleştirisinde "Başbakan Tarkan..."dan dem vurun. Kaynana Sertab'dan girin, bir köşe yazarıyla arkadaşlık eden manken Semra Hanım'dan çıkın. Dertsiz başınıza dert almadan yazı yazmanın keyfini çıkarın. 6- Köşenizin vergi levhası misali herkesin görebileceği bir noktasına her gün büyük puntolarla "Bu köşede yer alan kurum ve şahıs isimleri tamamen hayal ürünü olup, benzerlikten rastlantıdan ibarettir" yazın. Hem her gün birkaç vuruştan kar edersiniz hem de eşeğinizi sağlam kazığa bağlamış olursunuz. Hadi bakalım, herkese kolay gelsin.
|