kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Gazanfer Bilge 81 yaşında bir delikanlı
Gazanfer Bilge 81 yaşında bir delikanlı
Beraberce geçen kocaman bir 50 yıl

81 yaşında bir delikanlı

Olimpiyat şampiyonu, efsanevi güreşçi Gazanfer Bilge, ilerleyen yaşına rağmen bir saniyesini bile boş geçirmiyor. Geçtiğimiz günlerde üç trilyon yatırım yaparak doğduğu yere, Karamürsel'e büyük bir spor okulu açtı.

Fenerbahçe tutkusu
Eşi Yıldız Hanım'la 50 yıldır evli olan Gazanfer Bilge, kendisini Karamürsel'e ve oradaki çocuklara adamış. Hayatında bir onlar var bir de Fenerbahçe. Bilge, güreş yıllarını ve hayallerini anlattı.



Gazanfer Bilge 81 yaşında bir delikanlı

Olimpiyat şampiyonu efsanevi güreşçi bir saniyesini boş geçirmiyor. Şimdi de üç trilyon yatırım yaparak doğduğu yere, Karamürsel'e bir spor okulu açtı.

Gazanfer Bilge, kimileri onu güreş yıllarından hatırlar kimileri otobüs şirketinden. Yaklaşık 20 gün önce tanıştık ünlü güreşçiyle. Müthiş heyecanlıydı. İstanbul'dan doğduğu yere, Karamürsel'e gidene kadar arabada konuştuk. 3 trilyon harcayarak yaptığı Beden Eğitimi Spor Meslek Yüksekokulu ve Meslek Yüksekokulu'nun açılışına gidiyordu Gazanfer Bilge. Okullarda 930'u erkek 1550 öğrenci öğrenim görebilecek derken gururluydu. Her şeyin başı eğitim derken sesi titredi. "Çocukların okumaları lazım. 13 adet derslik yaptık. Ayrıca 60 bilgisayarlık bir başka dersliğimiz ve kütüphanemiz var." Gazanfer Bilge'nin doğduğu ilçeye yaptıkları bu kadar da değil. Yaklaşık 19 dönüm arazisini sadece öğrenci yurdu yapılsın diye bağışlamış ünlü güreşçi. Yani 81 yaşında kendini tamamen çocuklara adamış. Gazanfer Bilge 1923 doğumlu. 17 yaşında güreşe başlamış. 1946 yalında Avrupa birincisi iki yıl sonra da Olimpiyat Şampiyonu olmuş. Gazanfer Bilge renkli bir kişilik. Sözü bitmiyor. Öyle tatlı anlatıyor ki dalıp gidiyorsunuz. Anı çok, malum yıl sonu reklamlardan yerimiz az, çok az...

* Güreşe nasıl başladınız? Aslında ben futbol oynardım. İyi de yüzücüyümdür, madalyalarım falan vardı sonra bir baktık yağlı güreşte daha iyi para var biz de oraya geçtik (gülüyor). Güreşmeye başlayınca bir daha bırakmadım. Sevdim bu sporu. Karşıma kimi çıkardılarsa yendim. Baktılar ki alayını yeniyorum bu sefer karşıma daha iyilerini çıkardılar ama yine yendim.

* İlk büyük başarınız Avrupa şampiyonluğunda ne hissettiniz? En önemlisi nedir biliyor musun? O bayrağı göndere çektirmek. Bayrağın çıkıyor yukarıya, senin marşın çalıyor başka bir şey önemli değil. Benim için ikincilik üçüncülük başarı değildir. Ya birinci olacaksın ya birinci. Marşın çalmazsa ne anlamı var ki ikincilerin marşı çalınmaz. Dönüşte öyle bir karşıladılar ki şaşırdık. Yaşar (Doğu), Celal (Atik) ve ben... Tutulduk kaldık nasıl bir coşku. Hiç unutmam elimde bir bavul. Kaybolmasın diye elimden bırakmamışım. Öyle almışlar sırtlarına beni elimde bir bavul. Taksim'e kadar bavulumla sırtlarda gittim. (Gülüyor)

* Ya Olimpiyat Şampiyonluğu? O da muazzam. Öyle bir ekip gittik ki 1948 yılında altı kez üst üste marşımızı çaldırdık. O zaman kraliçe bizi saraya davet etti. Hepimiz gitmiştik. Masanın diğer ucuna geçtik. Nasıl güzel hazırlanmış. İçkileri koymuşlar sıra sıra. Tabii biz sporcuyuz içemiyoruz. Sonra Celal dedi ki 'ya bu içkileri bir daha nerede bulacağız, kralını bulmuşuz, için.' Bizi yoldan şaşırttı Celal, sarayda Türk güreş ekibi olarak dut olduk.

* Kraliçe ile konuşma fırsatınız oldu mu? Aslında oldu. Bizimle çok ilgiliydi çünkü büyük bir başarı kazanmıştık. Kimseyle sorgu sual yapmadıkları halde benim yanıma geldi bir şeyler sordu, konuşmak istedi. Sürekli laf attı cevap istedi. Ben kaçtım yanlarından ne yabancı dil var ki bende? Ayrıca genciz işte utandım. Seçme insanların yanında insan şaşırıveriyor.

* İki şampiyonluktan sonra güreşi bıraktınız. Neden? Ben istemedim, bıraktırıldım. 1952 yılında Burhan Felek benim için 'Profesyonel oldu' diye bir yazı yazmıştı. Bankalar şampiyon olduk diye bizi mükafatlandırmışlardı 20 bin lira vermişlerdi. Onu söylüyor. Ama biz para için güreşmedik ki... Sonradan ödül verdiler. Biz de bilmeden aldık ödülü. 1952 yılında olimpiyatlara gittik. Çıkıp güreşeceğiz bir baktık ki olimpiyat komitesi bizim isimlerimizi vermemiş. Bizi profesyonel ilan edip amatör yarışmalara girmemizi yasaklamışlar. Böyle harcandık gitti işte. Yaşar milli takımın başına geçti. Celal birilerini çalıştırmaya başladı ben de ticarete atıldım, biliyorsunuz otobüsçülük yaptım. Yaşar "Celal cambaz, ben hamal Gazanfer de pehlivan" derdi. Hepimiz harcandık gittik profesyonel diye.

* Şimdi beğendiğiniz güreşçiler var mı? Meydanı öyle hale getirdiler ki herkes ortada itişir gibi güreşiyor. Kim daha fazla iterse ötekine yat aşağı diyor. O da sarılıyor dönüyor pat. Halbuki güreşin oyunları vardır, tekniği vardır. Önemli olan o oyunlardır. Kimsenin oyun düşündüğü yok. Güreşçi dediğin her stil güreşecek, ayırmayacak.

* Karamürsel'e ne zamandan beri yatırım yapıyorsunuz? Kendimi bildim bileli. Sürekli orası için uğraşıyorum. Çocuklar 'Baba, amca' diyorlar bana hoşuma gidiyor. Elimi öpmek istiyorlar izin vermiyorum. 'Sakın' diyorum 'el öpmeyin.' Ellerini yıkamayan bir milletiz biz, niye pis elleri öpsünler ki çocuklar? 'Çak' diyorum sporcu selamı yapalım. El öpmeye alışmasınlar.
DİĞER RÖPORTAJ HABERLERİ
 Tam bir anne kuzusuyum
 Artık aklım başımda
 Kongre Bush'u azledebilir
 Yabancılar bize zenginlik katar
 Kızlarımı mutlu etmeyi bilirim
 Barış köprüsü kuran türküler
 Jülide'yi çok beğeniyorum
 Asıl misyonerliği Alevilere karşı Diyanet yapıyor
 Kanser eskiden en büyük fobimdi
 Ne Seda'yı üzmek isterim ne de ailemi
 Nikahı terk etmeye cesaretim yoktu
 Aşkı da ihaneti de acıyı da tattım
 Beyin okuyan Türk Amerika'da çığır açtı
 Artık iyice kudurdum
 Diyanet İşleri Başkanlığı laikliğe hiç yakışmıyor
 Evlilik hediyesini öldükten sonra aldım
 Bütün entelektüellerin içi çürümüş
 Yağmur çamur hikaye Phaeaton gerçekten şahane
 Habercilik değişti çünkü Türkiye değişti
    Aktüel Pazar Yazarlar
    Güncel
    Hobi
  » Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
KAZIM KANAT
Fair Play'e ihanet ettim, şike yaptım
Bir dönemler...
Seksi herkes farklı yaşıyor
Seksi herkes farklı yaşıyor
Yeni Zelanda'lılar orgazmı uluslararası bir gün olarak kutluyor,...
Kızılay'ı küllerinden yaratacağız
Kızılay'ı küllerinden yaratacağız
Gönüllü usulüyle çalışan ve bağışlarla ayakta kalan Kızılay'ın 13...
Önce özgürlük sonra yemek
Avrupa'ya 'özgürlük, eşitlik ve kardeşlik' ilkelerinin yanı sıra...
Portakal çiçeği sahili ve trüf mantarı lezzeti
İberya Yarımadası'nda bulunan ve anlamı "Portakal çiçeği sahili" olan...
Klasiklerin sonuncusu modernlerin birincisi
Western filmlerinde en hızlı silah çeken kovboy olarak ünlenmişti. Şimdi en...
Helikopter-uçak geliyor
Amerikan uçak üreticisi Boeing ile helikopter imalatçısı Bell'in birlikte...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.