kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
  » Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Sarsıcı bir yaşam öyküsü
Sarsıcı bir yaşam öyküsü


Bir sanatçı sinemada ancak bu kadar iyi anlatılabilir. Bir sanatçının çağıyla ilişkileri de ancak bu kadar sağlam biçimde verilebilir. Eğer pop ve de soul müziğe özel bir alerjiniz yoksa sakın kaçırmayın.

Onu iki kez sahnede görme talihine eriştim. Biri, ilk ün yaptığı yıllarda, 1960'ların başında. "Soul" müziğin yeni ve öncü ismiydi ama aynı zamanda yeni denediği country'de de büyük atılım yapmıştı: Özellikle o unutulmaz "I Can't Stop Loving You" yorumuyla. Ve Paris'in ünlü Olympia'sında onu izlemiştim. Yıllar sonra, sanırım 1980'lerin başlarında da Türkiye'de, Spor-Sergi Sarayı'nda (günümüzün Lütfi Kırdar Salonu). O yüzden, bu filmde daha da sarsıldım. Çünkü adına Jamie Foxx denen o büyük sanatçı, zenci oyuncuların bu yeni kralı, tıpatıp Ray Charles olmuştu. O kara gözlükleri, her daim şık giysileri, sarsak yürüyüşü, müziği ruhunun en derinliklerinde hisseden kendine özgü şarkı söyleyişiyle... Hemen söyleyeyim: "Ray" yalnızca son yılların değil, tüm sinema tarihinin en iyi biyografik filmlerinden biri. Öyle bir yaşam öyküsü ki bu... 1932 doğumlu (ve geçen yıl ölen) zenci sanatçının Georgia'da geçen yoksul çocukluğu, daha altı yaşında kör olması, küçük kardeşinin gözlerinin önünde ölmesi, inatçı ve sert kişilikli annesinin onun eğitimi için gösterdiği çaba... Sonra ilk plaklar, Ahmet Ertegün'le o mucize karşılaşma ve Atlantic Records sayesinde yükselme yılları. Irkçılığın en azgın dönemini yaşayan bir Amerika'da, sanatçının önceleri siyasal bir tavrı olmamasına karşın, zamanla bu mücadelenin ön saflarında yer alması. Ve ırk ayrımı uygulandığı için konser vermeyi reddettiği Georgia'nın yıllar, yıllar sonra, "Georgia on my Mind" adlı unutulmaz parçasını eyaletin resmi şarkısı olarak seçmesi... İster bireysel planda, ister müzikal planda olsun, sürekli çabalar ve atılımlarla, olaylar ve isyanlarla yüklü örnek bir yaşam, adeta 20. yüzyıl ABD ve giderek dünya tarihinin bir bölümüne sanki ayna tutan, dolu dolu yaşanmış bir hayat. Ve de kadınlar... O fildişi tenli kara ırk kadınları... Ki kör sanatçı, onların güzelliğini kol bileklerini tutarak anlama özelliğine sahiptir!.. Taylor Hackford denen ve "Top Gun"dan "Şeytanın Avukatı"na iş yapan filmlerine rağmen (belki de onlar yüzünden) küçümsediğimiz yönetmen, harika bir iş çıkarmış. Bir sanatçı bu kadar iyi anlatılabilir, bir sanatçının çağıyla ilişkileri ancak bu denli sağlam biçimde verilebilir. Üstelik, bu tür filmlerde hemen hep görüldüğünün tersine, Ray Charles'ın müziği de hikayenin akışına feda edilmemiş. Onlarla ilişkili bölüm bitse de parçalar fonda bir süre devam ediyor. Böylece Charles'ın elbette insan, aşık, koca, baba, militan, insan hakları savaşımcısı kimliklerini ama en önemlisi sayılan müzisyen kimliğini hep birlikte tanıma imkanı doğmuş. Eğer pop ve de soul müziğe özel bir alerjiniz yoksa, bu önemli filmi mutlaka izleyin. Hiçbir şey için olmasa bile Jamie Foxx'un bu yıl mutlaka Oscar alacağına inandığım oyunu için. (Hatırlatma; "Ray" önümüzdeki hafta gösterimde.)

RAY
*
(Ray) Yönetmen: Taylor Hackford
Senaryo: Taylor Hackford , James L.White
Oyuncular: Jamie Foxx (Ray Charles), Kerry Washington (Della Bea Robinson), Curtis Armstrong (Ahmet Ertegün) / ABD filmi

DİĞER SİNEMA HABERLERİ
 Bu yılın aday filmlerinde hüzün ve melankoli hakim
 Eski 68'lilerde hala iş var
 Bir çağdaş Amerikan trajedisi
 Şarap eşliğinde yaşam
 Kampanyayı karıştıran ceset
 Sinemada izlemeyenler bu filmleri kaçırmamalı
 Beklenen gelin görücüye çıktı
 Bağımsız filmler kapıda
 40'ından sonra yıldız oldu
 Peter Pan masalı nasıl yaratıldı?
 Bir zamanlar Hollywod'da bir 'uçak ve etek delisi' vardı
 King Arthur/ Kral Arthur
 1492 "Cennetin Keşfi"
 Dracula
 Küçük Adam
 Suç Unsuru
 En doğru cevaplar kalbinizde gizlidir
 Karlı bir haftanın ardından
 İyi filmin adresi
    Cumartesi Yazarlar
    Güncel
    Yaşama Dair
  » Sinema
    Gurme
Beyaz şarap unutuldu mu?
Beyaz şarap unutuldu mu?
Son birkaç yıldır şarapseverler beyaz şaraba burun kıvırıp kırmızıyı...
İpler yeniden anne babanın elinde
Çocuğun her isteğini yerine getiren anne ve babanın devri bitiyor,...
Onlar geleceği tasarlıyor
Fransa'daki eco-maraton yarışmasında Türk öğrenciler de var. Gençler...
7 gün 7 gece nerede ne yapmalı?
Önümüzdeki yedi günün bazı dakikalarına göz atalım, çünkü geriye onlar kalıyor.
Aşk olmadan seks olur ama sekssiz aşk olmaz
Aşkın fizyolojisini araştıran Nörofizyolog Dr. Sabri Derman aşkı beynin geçici'...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.