kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
Basın polemiklerini bitirmek için bir yöntem
Maria Callas'ın piyanosu Kıraç Müzesi'nde...
Şaka

Basın polemiklerini bitirmek için bir yöntem

Bizim gazetecilik mesleğinin büyüklerinden söz edilince aklıma önce Ahmet Mithat Efendi'nin (1844-1912) adı gelir.
Yaşamı, çalışkanlığı ve üretkenliği ile ve hatta şair Fıtnat Hanım'la yaşayamadığı aşkı ile beni hep etkilemiştir. Yıllar önce Us kardeşlerin Vakit gazetesinde yayınlanan mektuplarında, Fıtnat Hanım'la bir bohçacı aracılığıyla yazıştığını ve ona "Ihlamur'da buluşalım" diye haber gönderdiğini okumuştum.
Bu mektubu alan Fıtnat Hanım, cevabi mektubunda "Neden Ihlamur'da" diye sorar.
Ahmet Mithat Efendi de, "Ihlamur"un başındaki "Ih"ı çıkartıp, "Lamur (Lamour) Fransızca'da aşk anlamına gelir" diye cevap yazar.
Neticede buluşamazlar ama, bu bile hoş değil mi?
Selis Kitaplar'dan, Tahsin Yıldırım'ın yayına hazırladığı Abdülhak Şinasi Hisar'ın (1887-1963) "Geçmiş Zaman Edipleri" çıktı geçenlerde. Bu kitaptaki insan öykülerini okurken ise Hisar'ın edebiyatçı kişiliğinden kaynaklanan farklı bir lezzet alıyorsunuz. Onun "Fahim Bey ve Biz"i, "Boğaziçi Yalıları", "Yahya Kemal'e Veda"sı, benim unutamadığım eserlerindendir.
Kitapta Ahmet Mithat Efendi'ye de rastlayınca bir solukta okudum.
Bugünün basın polemiklerinin benzerlerini Ahmet Mithat meslektaşları ile de yaşamış. Ama o bazı polemiklerin sonunu farklı getirmiş. Hisar'dan aktararak bir örnek vereyim:
- Kemal Paşazade Sait Bey'in de onu (Ahmet Mithat'ı) istihfaf edenler (Hafife alanlar) arasında olduğu malumdur. Meşhur bir münakaşaları, Bab-ı Ali Caddesi'ndeki bir mudarebe ile hitam bulmuştu. Belki fikri bir bir münakaşayı bir döğüşle fasl etmek zevkini Bab-ı Ali Mahallesine aşılamış olan bu örnektir. Ahmet Mithat Efendi münakaşanın çıkmaz bir sokağa saplandığını görmüş ve bu Gordien düğümünü kesmekten başka çare olmadığına hükmetmiş.. Etrafındakilere, "Ben bu işi başka türlü hall edeceğim" demiş ve Bab-ı Ali Caddesi'nde Sait Bey'e rast geldiği bir gün ona bastonu ile vurarak ertesi gün de "Lastik Said'e Dayak" ünvanlı bir makalesinde bununla övünmüştür.
Böyle şeyler anlatmış Abdülhak Şinasi Hisar, Ahmet Mithat Efendi hakkında.
Herhalde o zaman gazetelerin tiraj sorunu şimdikinden daha şiddetli olmalı ki, mesela "Bir gün Sirkeci civarında müşteri bekleyen bir arabacı gazete okuyormuş. Bunu gören Ahmet Mithat Efendi'nin fahr ve sevincinden gözleri yaşarmış: 'Şükür ki bu günleri de gördük! Millet o kadar okumaya alıştı ki işte bir arabacı bile gazete okuyor' demiş"
Tercüman-ı Hakikat gazetesini evinde kadın erkek bütün ailesinin yardımı ile hazırlar, gazetenin kağıtlarını kardeşi Cevdet Efendi sırtında Galata'dan İstanbul'daki Ermeni matbaasına sırtında taşırmış. Bu gazetenin makalelerini, fıkralarını, tefrika edilen romanını kendisi yazarmış. Sayısını bilmediği kitaplarını üst üste koyup, "Boyumca kitap yazdım" diye övünürmüş. Onun "Hasan Fellah" ve "Hüseyin Mellah" gibi zamanında çok popüler olan romanlarını ben de okumuştum.
Lastik Sait Bey ile polemiğini bitirme yöntemini onaylamasam bile, Ahmet Mithat Efendi'yi rahmetle anıyorum.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Uygar düşünce ince ayrıntılar üzerinde gelişir   / 19-02-2005
 Erdoğan Mumcu'nun tepkisini önemse meyecek mi?   / 18-02-2005
 Neo milliyetçi olmak isterken NeoNazi olmayalım   / 17-02-2005
 Ertuğrul Akbay kaç yaşında 30'una girecek acaba?   / 16-02-2005
 'Zaten o' diye başlayan cümleler sendromu..   / 15-02-2005
 Toplumsal beyinde istifham mı izdiham mı var acaba?   / 14-02-2005
 Temcit pilavına kaşık sallamanın sonu var mı?   / 13-02-2005
 Bir İngiliz kadınlarına, bir de Suudlu kadınlara bakın   / 12-02-2005
 Meğer Nur Çintay A. ne kadar şanslıymış!   / 11-02-2005
 Günde beş vakit fazla, iki vakit yeter mi?   / 10-02-2005
REHA MUHTAR
Ben bir özürlüyüm...
Ben yaklaşık 25 yıldır özürlü...
ALTAN TANRIKULU
Hadi baba eşek olsana!
Bugün pazar.. Çoğu aile için...
MEHMET BARLAS
Basın polemiklerini bitirmek için bir yöntem
Bizim...
NEBİL ÖZGENTÜRK
Altemur Kılıç hadisesi!
Altemur Kılıç, Haberturk...
SAVAŞ AY
Rehberlerin meğer ne çok dertleri varmış!..
Bu yıl 21...
HINCAL ULUÇ
"Her insan kendi hayatını yaşar!.."
İlk gençlik...
EMRE AKÖZ
Akıllı politikacılar karikatür dostudur
Hemen şunu...
MAHMUT ÖVÜR
Vehbi'nin kaderi nasıl değişti?
Erzurum'un Horasan...
Kral'a Şükür
Kral'a Şükür
G.Saray, Sakarya önünde ecel terleri döktü. Üç puanı Hakan Şükür'ün...
Zoraki Barış
Zoraki Barış
Sezon başından beri sık sık ters düşen Ergun Gürsoy ile teknik...
Ada sandık başında
KKTC'de yedi partinin katılacağı seçimlerde birincilik için halen...
CHP otobüsü taşlandı Baykal umutlandı
Habur'da otobüsü taşlanan Baykal, "1977 öncesinde de parti otobüsümüz...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu