Koşun.. Tiyatro'ya koşun.. Bayılacaksınız.. Önce Q!.. Sonra Mio!.. Dakikalar 34 VD 0428!.. TEBESSÜM SEVDİĞİM LAFLAR BİZİM DUVAR

Koşun.. Tiyatro'ya koşun.. Bayılacaksınız..

Tiyatro keyfim nasıl yerine geldi son birkaç hafta içinde.. Sinemadan fazla tiyatroya gider oldum.. Ne de güzel şeyler seyrediyorum.. Devlette, özelde ne güzel oyunlar var.. Daha ötesi.. Nasıl yeni yeni gençler var, ilk defa izlediğim ama izlemeye doyamadığım.. Biliyorum.. Tiyatro bugün ülkemizde kazanç kapısı değil. Tiyatro ile geçinmek mümkün değil.. Tiyatro yapanlar yan işlerle başka gelirler bulmak zorundalar..
O zaman niye yapıyorlar?.. Zorları ne?.. Zorları.. Tiyatroyu seviyorlar.Ölesiye seviyorlar.. Onu ayakta tutmak için de çırpınıyorlar..
Pazartesi gecesi Profilo'da idim.. Nedim Saban'ın Tiyatro Kare'sinde yeni oyunu izlemek için..
Yetişkinlere Özel!..
Elanie May'ın 2002'de eleştirmenler tarafından "Broadway'in en cesur ve en sürpriz komedisi" seçilen oyunu..
Salona girdik.. Yerimize doğru yürüyoruz, Ece ile.. Aaa.. Macide.. Büyük Macide.. Macide Tanır.. Tam da onun yanına düşmez miyim.. 1955'te başladım tiyatro izlemeye.. Bu seyirci olarak altın jübilem.. Bu 50 yıl içinde gördüğüm kadın oyuncuların en büyüklerinden biri, belki de birincisi Büyük Macide o.. Nasıl mutlu oldum onu görmekten, elini sıkmaktan, iki çift laf etmekten.. Torunu varmış oyunda.. Ayşe Tolga..
Başından sonuna nasıl keyifle, nasıl gülerek, ama çoğu zaman nasıl lafların altını çizerek, düşünerek izledik oyunu.. İki koltuk ötemde, (Bu iki koltukta da sevgili dost İzzet Günay ile, saygın eşleri var) tiyatroyu ayakta tutma konusunda en büyük savaşı veren Gencay Hanım var.. Gencay Gürün.. Hafta sonu, pazar öğleden sonra da, onun Tiyatro İstanbul'unda idim.. İkinin Biri adlı, Ray Cooney vodvilini izlemek üzere..
Gencay Hanım da keyifle izliyor bakıyorum.. Aslında herkes keyifle izliyor. Her sınıf, her kültürden.. Yıllardır beni yakından koruyan yardımcım Mehmet de, arkada bir yer bulmuş kendine.. "Müthişti Hıncal Bey" dedi.. Ece yanımda.. Her sahneye bayıldı..
Macide Hanım.. Gencay Hanım.. Ece.. Mehmet.. Ben.. Nasıl farklı dünyaların insanlarıyız, ama hepimiz sevdik oyunu.. Hepimiz bir şeyler bulduk içinde kendimiz için..
Sıcak.. Şirin.. Sevimli.. Çok güldüren, ama ince dokundurmaları, hicivleri, ironileri ile daha çok düşündüren enfes bir oyun yazmış, May.. Ondan da bu beklenir zaten..
5 porno film oyuncusu, bir araya gelip, kendi hesaplarına bir film yapmak istiyorlar.. Sonra aralarına, içlerinden birinin yakını, Yale mezunu bir genç katılıyor. Filmi o çekecek. Genç adam, porno filmi de olsa, farklı bir şey yapmaları gereğine onları ikna ediyor..
Farkı yaratmak.. Başarının şartı bu.. Yaşamın şartı bu.. Farkı yaratmanın yolu kitaplardan geçiyor.. Porno yıldızları birden Flaubert, Shakespeare, Arthur Miller, Yeats, Thornton Wilder okumaya başlıyorlar..
Anladınız değil Elaine May'in lafı nereden alıp, nereye getirdiğini.. Nasıl güzel bir kurgu ile gelişiyor herşey.. Ve ne güzel diyaloglarla anlatılıyor.. Zeycan Monteleone'nin çevirisi de birinci sınıf..
Dekora bayıldım. Gamze Şatana.. Hem havayı çok iyi veriyor. Hem de pratik.. Karartma yapmadan, sahne değişiveriyor. Stilize çalışma enfes. Kostümler oldukça dengeli.. Bunda belli Nedim Saban'ın da etkisi var. Ayni denge yönetimde de hissediliyor çünkü.. Porno filmi çeken oyuncuların giysileri, bir gün evvel izlediğim aile vodvilinin giysilerinden farksız.. Oysa daha cesur olabilirdi. Olmalıydı.. Ama Nedim belli medyadan çekinmiş.. "Salonu çıplaklık ve erotizmle dolduruyor" demesinler diye direnmiş..
"Denge"ye büyük özen gösteren Saban, oyunu fevkalade yönetmiş.. Oyuncuları da.. Kolaylıkla, ucuzluğa, ayıba kaçabilecek, bir yandan da fevkalade duygu sömürüsüne alet edilebilecek oyunu, bıçağın tam sırtında tutmayı başarmış.. Oyun sonrası kokteylde boynuna sarılıp yürekten kutladım..
Oyuncuları ilk defa izliyorum.. Hepsi nasıl mükemmel.. İyi, çok iyi oynuyorlar.. Ama en ön sırada olduğum için yakından görüyorum.. Büyük bir zevk alarak oynuyorlar.. Kendileri eğleniyorlar. Bir işi yaparken eğlenirseniz, sizi izleyenler de eğlenir.
Macide Hanım'ın torunu Ayşe Tolga müthiş.. Harika bir fiziği var. Sahnelerin aradığı hem güzel, hem yetenekli genç kız işte o.. Seyretmeye doyamıyorsunuz.
Yeşim Kızılçeç ve Nazlı Tosunoğlu da çok ama çok iyiler..
Beni asıl şaşırtan erkek oyuncular.. Fatih Gülnar, Galip Erdal, hele Rıza Karaağaçlı.. Nasıl, ama nasıl mükemmeller..
Nedim'i iki kere kutlamak gerek.. Tatlıcılık yapıp keyfine bakacakken, Tiyatro'yu ayakta tutmak için ömrünü vermek.. Hele bu gençlere bu olanakları tanımak..