| |
|
|
Devlet partisi küçük salonda kurultay yapar mı hiç?
Günümüzün Selahaddin Eyyübi'si olan Deniz Baykal'ın, son Haçlı Seferi'ni püskürtmesine mekân olan bilmem kaçıncı olağan dışı CHP kurultayının yapıldığı 2000-2500 kişilik Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu, Ankara'nın en küçük salonlarındanmış. Böyle küçük salonlarda kongre yapmak, CHP türü partilere yakışmaz. Ayrıca Ankara gibi dünyanın merkezi olan bir başkentte, böyle küçük salonların bulunması da hiç hoş kaçmıyor. Moskova'daki "Kongreler Sarayı"nı hatırlıyorum. 1961'de, Sovyet Komünist Parti kongreleri için yapılan bu mimari kompleksin büyük salonu 6000 kişiyi oturtarak ağırlıyordu. Bu salonda kongreye katılan bütün delegeler aynı mekânda gecelesin diye de, dünyanın en büyük oteli olan "Rossiya" yapılmıştı. Ben Kongreler Sarayı'nda Mussorsky'nin "Boris Godunov" operasını seyretmiştim. Bir kez de Rossiya Oteli'nde kaldım Sovyet döneminde. Çok büyüktü ama banyoda sabun yoktu, havlu diye de bir bez parçası asılmıştı. Neyse Ankara'ya CHP'nin bütün seçmenlerini alacak büyüklükte bir "Kurultaylar Sarayı" ve hepsinin aynı anda kalıp lobilerinde kulis yapabilecekleri bir de "Türkiye Oteli" mutlaka yapılmalıdır. Deniz Baykal gibi güçlü liderlere ve CHP gibi hem sosyal hem de demokrat partilere, böyle alanlar gerekir. Neticede Türkiye dünyadaki merkeziyetçiliğin, Kuzey Kore ve Küba'dan sonra en yoğun olduğu ülke. CHP de kendisini devlet sanan tek muhalefet partisi. Öyle değil mi?
|