kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Turgay Noyan @ SABAH
 

Kayıp bir filonun ardından

Def-i bela kabilinden yüzer durumdaki son üç gemi de hurda fiyatından ucuza satıldı ve böylece Türkiye Denizcilik İşletmeleri bünyesinde "Şehir hattı gemileri hariç" yolcu gemisi kalmadı. Bu işe katkıda bulununan, emeği geçen herkese sonsuz saygılarımı iletiyorum(!). Aslında bu noktaya bilinçli ya da bilinçsiz 12 yıllık bir süreçten geçerek geldik. Biri oturup yazsa da, ileride torunlarımız Akdeniz'in en haysiyetli yolcu gemisi filosunun nasıl batırıldığını öğrense... Bu işte çok kişinin vebali var çok... Hangi birini saysam bilmiyorum. Devlet kurumlarını mı? Politikacıları mı, bürokratları mı, sendika kavgalarını mı?.. İstisnasız her iktidar işletmeye mesleki nosyonuna bakmadan kendi adamlarını doldurdu, arpalık olarak baktı. Yatırımlar ileriye dönük yapılmadı. Ve inanılmaz maliyetlerle zarar üstü zararlara ulaşarak koca filo eridi gitti. Oysa bir zamanlar o gemilerle bir Akdeniz seyahati yapmak insanlar için gurur vesilesiydi. Bizim gemilerimizin mutfağı, aşçıbaşıları, servisi Avrupa'nın değil Dünya'nın en başarılı denizyollarından daha başarılıydı. Çok uzun yıllar bu gemilerin adları ünlü kaptanların, aşçıların, şeflerin, garsonların isimleriyle birlikte anıldı. Avrupa'nın en ünlü seyahat şirketlerinin bizim gemilerimizi sezonluk kapatması boşuna değildi. Hala müzayedelerde bu gemilerin yemek takımlarının büyük paralara alıcı bulması başka nasıl izah edilebilir? Son gemileri alan armatörlerimizin ne yapacağını pek bilemiyorum. Çünkü işleri gerçekten zor. Hem gemiler uzun bir süredir bakım görmedi, hem de artık demodeler. Şimdi şu geldiğimiz noktaya bir bakın. Bugün bir Türk yolcu, İzmir'- den İstanbul'a deniz yoluyla gitmek isterse gemiye ancak Atina'dan binmesi gerekiyor. Çünkü kabotaj kanunu iki Türk limanı arasında yolcu taşınmasına engel. Binsen inemiyorsun. İnsen binemiyorsun... Yakında kabotaj hakkının da kenara itilmesiyle İstanbul'dan Avşa'- ya Yunan gemisiyle gitmek zorunda kalırsak hiç şaşırmayacağım. İtiraf edelim Yunanistan bu işi çok iyi beceriyor. Adriyatik'te Yunan gemilerinin haftada 70 sefer yaptıklarını ve taşıdıkları yolcu ile TIR'ların yüzde 70'inin Türk olduğunu düşünürsek düştüğümüz durum çok daha iyi ortaya çıkar. Biz "Herkes başının çaresine baksın" diye denizlere sırtımızı dönerken bugün AB'ye dahil ülkelerden İtalya, İspanya ve Fransa denizde yolcu taşımasına devlet desteği veriyor. Günümüzde 600 otomobil, 1600 yolcu alan feribotlar 30 mil süratle yolcu taşıyor. İstanbul- İzmir arasını 8 saatte alan bu tür bir feribotun hem yaz, hem de kış aylarında boş gitmesine imkan yok. Çünkü insanlar hem canını, hem malını tehlikeye atmamak için her zaman denizyolunu tercih ederler. Yapılması gereken tek şey maliyetlerin düşürülmesi için Türk armatörüne imkan yaratılması. Sadece mazot fiyatının düşürülmesi yeterli değil. Eğer bugünkü tutumumuzu değiştirmeyip her limana sağlık cüzdanı parası, fahiş miktarda fener parası filan demeye devam edersek bugünleri de aramamızdan korkarım. İnşallah denizlerimizde Türk bayrağına hasret kalmayız...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Kayıp bir filonun ardından   / 09-01-2005
 Babanız balığa çıkıyor mu?   / 02-01-2005
 Amatörlere müjdem var   / 19-12-2004
 Denizdeki Varlık Vergisi   / 12-12-2004
 Bu sözleri tartışalım   / 05-12-2004
 Denizin üstüne üstüne gitmek   / 28-11-2004
 Cennette şenlik var   / 14-11-2004
 Hamburg Hanseboot Fuarı ve düşündürdükleri   / 07-11-2004
 Avrupa yat pazarında bir Türk markası   / 31-10-2004
 Güney macerası (2)   / 17-10-2004
    Aktüel Pazar Yazarlar
    Güncel
  » Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
ALİ POYRAZOĞLU
Şimdi bunlar ne kuşu?
Geçen hafta iki eski dostla...
ÖNCEL ÖZİÇER
Arkadaşım
Tehlikeli İlişkiler isimli filmde John...
'Selüloz manyakları'nın haz nesnesi
'Selüloz manyakları'nın haz nesnesi
Uğruna fan kulüpler kurulan, müdavimleri arasında Hemingway ve Van...
62 yıldır yemek yemedi
62 yıldır yemek yemedi
Hint fakiri Prahlad Jani, 8 yaşından beri aç ve susuz yaşıyor.
Aşkı da ihaneti de acıyı da tattım
Yıllar geçti ama o güzelliğinden, zerafetinden hiçbir şey kaybetmedi.
Beyin okuyan Türk Amerika'da çığır açtı
Newsweek'in son sayısına konu olan Prof. Turhan Canlı'nın beyin...
"İnfaz" yöntemleri aynı
Kurtlar Vadisi'nin son günlerde işlenen bazı cinayetlere esin kaynağı olduğunun...
Kortların yıllanmış şarabı
İran kökenli Ermeni ailenin Amerikalı oğlu Andre Agassi sadece tenisin genç...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.