kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Gazi Ercel @ SABAH
 

İstihdam dostu büyüme

Türkiye'de tartışılan konuların başında yüksek büyümeye karşın istihdam artışının sınırlı kalması geliyor. Ekonomide gözlenen büyüme ile birlikte işsizliğin gerileyeceğine dair bulgulara son üç yıldır rastlanmıyor. Her ne kadar istihdam ile ilgili verilerin güvenilirliği konusunda kuşkular olsa da durum bu.
Stratejik Araştırmalar Enstitüsü'den Dr. Can Fuat Gürlesel'in yaptığı çalışmaya göre, önümüzdeki 20 yıllık dönemde Türkiye, her yıl 1 milyon kişiye yeni yaratmak durumunda. Hükümetin, "Katılım Öncesi Ekonomik Programı"ndaki resmi veriler ise, 2005-2007 yılları arasında her yıl 650 bin kişiye iş yaratılması gereğine işaret ediyor. Bu iki çalışma arasında farklılık olsa da, bulunacak iş rakamlarının boyutu hayli büyük. Bunu gerçekleştirmek için yeterli sermaye ve büyük çabaya gerek olduğu açık şekilde ortada.
Peki bu konu nasıl çözümlenir? Çözüm için sadece büyüme hızına bakmak yetmiyor. "Üretim artarsa işsizlik de azalır" genellemesi her zaman çalışmıyor. Bunun yerine gayri safi milli hasılayı oluşturan üç temel sektöre ayrı ayrı eğilmek gerekiyor. Sanayi, tarım ve hizmetler sektörü 1980 ve 1990'li yıllarda önemli değişim gösterdi. Tarımın payı azalırken sanayi sektörünün katkısı %30'lara çıktı. Hizmetler sektörünün milli gelire katkısı ise 2003 yılında %58'e ulaştı.
İstihdamın ise halen %34'ünü tarım, %18'ini sanayi ve %58'ini hizmetler sektörü sağlıyor. Can Fuat Gürlesel'in yaptığı hesaplamalar, 2025 yılında hizmetler sektörünün büyümeye katkısının %65'e ulaşacağını, yaratılan işlerin %62,5 inin yine hizmetler sektöründe olacağını işaretliyor. Bunun anlamı hizmetler sektörünün "yeni iş yaratılması" konusunun merkezinde olacağı.
Bu yapısal değişim, sadece bize özgü değil. Sanayileşmiş bir çok ülkede hizmetler sektörü, iş yaratmanın motorunu oluşturuyor.
Aşağıdaki tablo, ABD ekonomisinde sanayi ve hizmetler sektörünün iş yaratmasına ilişkin. Tablodan da izleneceği gibi, sanayide %5 istihdam artışı 60.000 kişilik yeni sağlarken, hizmetler sektöründe %3 oranında bir büyüme 300.000 kişiye olanağı sağlıyor.
Nedenleri oldukça ayrıntılı teorik açıklamaları içeriyor. Detaylarına girmek istemiyorum. Ancak, sanayi sektöründeki sermaye ve işgücü bileşimini dikkate aldığımızda, bu sektörün bir puan büyümesi için gerekli sermaye oldukça fazla. Aynı tutarda bir yatırım, hizmetler sektörüne aktarılsa çok daha fazla yeni olanağı yaratılabiliyor.
Örneğin, binek arabası üretmek için gerekli sermaye, üretilen arabaların dağıtımı (hizmetler sektörü) için yapılacak yatırım harcamalarının çok daha üzerinde. Oysa, dağıtım kanalları fabrikada çalışan işçilerden daha fazla istihdam olanağı sağlıyor.
Bu nedenle, aynı sermaye ile daha fazla yeni yaratmanın odak noktasını hizmetler sektörü oluşturuyor. Önümüzdeki yirmi yıl içinde istihdamın %60'ından fazlasının kaynağı olacak bu sektörün önü açılabilir, çeşitlendirilebilir ve de önemi anlaşılırsa istihdam sorununa da bir ölçüde çare bulunabilecektir. Sadece sanayide üretim artışlarına, ya da kapasite kullanım oranlarına bakarak gereği kadar yeni yaratamayacağımızı artık kabul etmemiz gerekir.
Önümüzdeki 20 yılda, her yıl 1 milyon kişiye yeni iş sağlanamaz ise, demokratik bir ülkede seçmenlerin gereğini düşünecekleri kuşkusuzdur. Bunun için de çok yüksek büyüme oranları yerine, "istihdam dostu büyümeye" odaklı hizmetler sektörüne ağırlık verilmesi kaçınılmazdır.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 İndirimin sinyali kamu bankalarından geldi   / 12-01-2005
 Para Politikası Komitesi ve faiz belirleme   / 10-01-2005
 Risklere işaret etmek felaket tellallığı değildir   / 08-01-2005
 Dünya Bankası Başkanı ayrılıyor   / 07-01-2005
 Enflasyon neden düştü?   / 05-01-2005
 Dolar, 1.2 YTL'ye inerse şaşırmayın   / 03-01-2005
 Enflasyon hedefinin tutturulması kuşkulu   / 31-12-2004
 Milli gelir hesaplarının güvenilirliği sarsılmamalı   / 29-12-2004
 Dış finansman ihtiyacımız 60 milyar   / 27-12-2004
 Enflasyon hedeflemesinin 5 şartı   / 25-12-2004
İLKER SARIER
Trapez
Sosyal demokratları en kolay nasıl tanırsınız?...
AYDIN AYAYDIN
Rus bankacılık sistemi bir Türk'e emanet
Türk bankacılık...
ABDURRAHMAN YILDIRIM
TÜSİAD'ın yeni misyonu sanayi stratejisi ve AB'ye...
GAZİ ERÇEL
İstihdam dostu büyüme
Türkiye'de tartışılan konuların...
Tekstilciye peşinat dayağı
Almaktan vazgeçtiği dükkân için verdiği peşinatın iadesini isteyen...
'Bir de oğluma sorun'
İngiliz eşinden boşandıktan sonra Türkiye'ye getirdiği oğlundan...
Ben olaya siyasi bakmak istiyorum, bayağılaşmasın
Ben olaya siyasi bakmak istiyorum, bayağılaşmasın
Afyon il başkanıyla anlaşamadığı için AKP'den istifa eden...
500 milyar için katliam
500 milyar için katliam
Sarıyer'de 7 kişinin katledilmesine intihar eden Hamza Karadeniz'in...
IMKB
E: 26.493 D:% 0,84
DOLAR
S: 1,356 D:% -0,514
EURO
S: 1,792 D:% -0,940
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu