|
 |
 |
 |
'En zengin rektör' seçimi
İstanbul Üniversitesi'nde rektörlük seçimi bugün. 565 trilyonluk dev bütçeli kurumun başına geçmek için 8 profesör çekişecek.
Karun gibi rektör!
İstanbul Üniversitesi'nde rektörlük seçimi bugün. 2375 öğretim üyesinden oy almaya çalışacak 8 aday toplam 565 trilyon liralık bütçesiyle 64 ili geride bırakan kurumun başına geçme mücadelesi verecek....
Türkiye'nin en köklü üniversitesinde rektörlük seçimi bugün yapılıyor... İstanbul Üniversitesi'nde Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu'nun görevden alınmasıyla Prof. Dr. Tankut Centel vekaleten rektörlük görevini yürütüyordu. İstanbul Üniversitesi, Türkiye'nin en eski üniversitesi olma özelliğinin yanısıra öğrenci ve öğretim üyeleri ve bunların aileleri ile birlikte yaklaşık 2 milyonluk küçük bir Avrupa ülkesi kadar nüfusa sahip. Üniversitede 55 bin öğrenci öğrenim görüyor. Akademisyen sayısı ise 5 bin 505. Üniversitenin bir başka önemli özelliğini ise dev bütçesi oluşturuyor. Devletten 2004 yılında 275 trilyon lira alan üniversitede döner sermaye katkısı 265 trilyon lirayı buluyor. Öğrencilerden üniversiteye akan katkı payı miktarı ise 25 trilyon lira. 565 trilyon lira (565 milyon Yeni Türk Lirası) olan İstanbul Üniversitesi'nin toplam bütçesi 'İller Bazında Konsolide Bütçe Harcamaları' Ocak-Kasım 2004 verilerine göre birçok ilin bütçesini aşıyor. Rakamlar incelendiğinde 64 ilin bütçesinin İstanbul Üniversitesi'nin bütçesinden daha az olduğu görülüyor. Kırşehir, Gümüşhane, Bilecik, Artvin ve Çankırı illerinde yapılan toplam bütçe harcamaları, İstanbul Üniversitesi'nin kullanımında olandan daha az. Bu illerde Ocak - Kasım 2004 tarihleri arasında 323 trilyon lira bütçe harcaması yapıldı. Ayrıca Bartın, Ardahan, Iğdır, Yalova illerinin toplam bütçe harcamaları da (337 trilyon lira) İstanbul Üniversitesi'nin bütçesini geçemiyor. İstanbul Üniversitesi, Bayburt ilinin bütçeden kullandığı payın tam 10.5 katına sahip. İstanbul Üniversitesi'nde rektörlük seçimine 8 aday katılıyor. Adaylar; Prof. Dr. Yavuz Alangoya, Prof. Dr. Mesut Parlak, Prof. Dr. Faruk Erzengin, Prof Dr. Nur Serter, Prof. Dr. Kemal Kurtuluş, Prof. Dr. Seyfettin Uludağ, Prof. Dr. Hasan Yazıcı, Prof. Dr. Gediz Akdeniz. Seçimde İstanbul Üniversitesi'ndeki 2 bin 375 öğretim üyesi 8 rektör adayının kaderini belirleyecek. En çok oyu alan 6 adayın ismi 10 Ocak'ta YÖK'e iletilecek. YÖK de, bu adaylar arasından üç ismi seçip 14 Ocak'ta Cumhurbaşkanı'na gönderecek. Cumhurbaşkanı uygun gördüğü bir ismi rektör olarak atayacak. İstanbul Üniversitesi'nde rektörlük koltuğuna oturmak isteyen adayların ortak vaadi seçildikleri takdirde demokratik ve yetki p a y l a ş ı m ı n a önem veren bir sistem. Son yıllarda üst üste tıp fakültesi adaylarının rektörlük yarışında ipi göğüslemesinin diğer birimlerde sıkıntı yarattığı savunuluyor. 5 asırdan daha fazla bir geçmişe sahip İstanbul Üniversitesi, 17 fakülte, 12 meslek yüksek okulu, 5 bölüm, 13 enstitü, 7 merkeziyle dev bir yapıyı oluşturuyor. Hukuk Fakültesi'nden seçime katılan Prof. Dr. Yavuz Alangoya, İstanbul Üniversitesi'ne tecrübesiyle çok şey katabileceğini ifade ediyor. Devletin kurumlarıyla iyi ilişkiler içinde olduğunu belirten Alangoya, bundan İstanbul Üniversitesi'nin fayda sağlaması için çalışacağını söylüyor. İstanbul Üniversitesi'nin ciddi zemin kaybı yaşadığını da vurgulayan Alangoya, "Bilimsel üretimin yoğunluğunu artıracağız. Akademik kadrolarda üniversiteye ait olma duygusunu güçlendireceğiz" diyor. Rektörlük yarışının diğer önemli ismi Prof. Dr. Nur Serter, Prof. Dr. Alemdaroğlu döneminde uzun yıllar rektör yardımcısı olarak görev aldığının altını çizerek, kendi projelerini hayata geçireceğini söylüyor. Türban konusundaki kararlı tavrıyla tanınan Prof. Dr. Serter, "Anabilim dallarının, alanında en iyi olmasına çalışacağız, eğitim bilimlerinde ve teknik altyapıda birçok yenilik yapacağız" diyor. Prof. Dr. Serter, bir kadının rektör seçilmesini ise üniversiteler açısından avantajlı olarak değerlendiriyor. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğretim üyelerinden rektör adayı Prof. Dr. Hasan Yazıcı ise, üniversitelerin yaptıkları çalışmalar ile bilim dünyasına katkı yapan kurumlar olması gerektiğini belirtiyor. Türkiye'de bulunan üniversiteler içinde bunu başarabilenlerin sayısının çok az olduğunu söyleyen Yazıcı, aday olmasının bu gidişe 'dur' demek için atılmış bir adım olduğunu savunuyor. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nden seçime katılan bir diğer aday da Prof. Dr. Seyfettin Uludağ... Prof. Dr. Uludağ, en büyük projesinin Cerrahpaşa ve Çapa'daki klinikleri özel hastaneler düzeyine getirmek olduğunu belirtiyor. Tıp fakültelerinde görev yapan öğretim üyelerinin çok donanımlı olduğunu söyleyen Uludağ, "Fiziki koşullarda yapacağımız düzeltmeyle iki tıp fakültesi hastanemiz, Türkiye'nin en iyi hizmet sunan birimleri olabilir" diye konuşuyor. İstanbul Çapa Tıp Fakültesi eski dekanlarından Prof. Dr. Faruk Erzengin ise seçim çalışmalarını en kapsamlı yürüten adaylardan biri. Erzengin, İstanbul Üniversitesi'nin Türkiye için önemli bir kurum olduğunu, ülke sorunlarına duyarlılığının üniversitenin konumunu saygın bir yere taşıdığını ifade ediyor. Prof. Dr. Erzengin seçildiği takdirde öğrencilerin ve akademisyenlerin kullanımına sunulmak üzere birçok lüks tesisin de sözünü veriyor. Yurtdışında olduğu için adaylığını geç açıklayan Fen Fakültesi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kamil Gediz Akdeniz, 68 kuşağından olduğunu belirtiyor. Altıncı filo eylemlerinde Deniz Gezmiş ve arkadaşlarıyla birlikte olduğu bilinen Prof. Dr. Kamil Gediz Akdeniz, demokratik ve dinamik üniversite için anabilim dallarına önem verilmesi gerektiğini söylüyor. İstanbul Tıp Fakültesi eski dekanlarından Prof. Dr. Mesut Parlak, merkeziyetçi yönetim anlayışını kaldırma sözü veriyor. Sevginin egemen olacağı bir üniversite vaad eden Parlak, yetkilerin dekanlara verileceğini, eğitim kalitesinin artırılacağını, altyapı sorunlarının çözüleceğini belirtiyor. İşletme Fakültesi eski dekanlarından Prof. Dr. Kemal Kurtuluş ise performans sistemi uygulayacaklarını, üniversiteyi hantal yapısından kurtaracak modern yönetim bilimlerini uygulayacaklarını söylüyor. Bazı adayların seçim vaadlerini ise popülist bir yaklaşım olarak nitelendiriyor.
Türkiye'nin dev bütçeli en eski üniversitesinde tam 55 bin öğrenci öğrenim görüyor. Akademisyen sayısı ise 5 bin 505
En fazla oyu alan 6 adayın ismi YÖK'e iletilecek. YÖK'ün belirleyeceği 3 aday için son kararı Cumhurbaşkanı verecek
Adayların ortak vaadi, seçildikleri takdirde kuruma demokratik ve yetki paylaşımına önem veren bir sistem getirebilmek
Gönül KORKUT / HABER MERKEZİ
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
