kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Aydin Ayaydin @ SABAH
 

Tekel özelleştirmesinde zamanlama doğru mu?

Özelleştirme konusunda henüz başladığımız noktada iken, bizden çok daha sonra özelleştirmeye başlayan Doğu Bloku ülkeleri özelleştirmelerini tamamladı. Özelleştirmede geri kalmamızın en büyük nedeni hukuki altyapı eksikliği, siyasilerin sözde yönetme arzusu ve bürokratik yapıdan kaynaklanıyor.
Özelleştirmenin başarısı için şirketin özelleştirmeye hazırlanması ve zamanlama son derece önemlidir. Tekel'in bundan önceki ihalesinde en yüksek teklif, 1 milyar 150 milyon dolar olunca satış iptal edilmişti. Bu kez başlayan ihale takvimine göre, Tekel için son teklif günü 18 Şubat 2005. İhaleye katılması beklenen JTI, BAT ile yerli firmalardan içki bölümünü alan Limak-Nurol- Özaltın konsorsiyomu ve Tekel bayilerinin bir bölümünün kurduğu SÜPAŞ firmalarıdır.


Tekel'in satış değeri için konuşulan rakam 2 milyar dolar düzeyindedir. Oysa Tekel, 2004 yılı için ürettiği 51 milyar adet sigaranın satışından ötürü devlete, 2.5 katrilyon ÖTV ve 617 trilyon KDV olmak üzere toplam 3.1 katrilyon lira ( 2.3 milyar dolar) vergi ödenmiştir. Tekel'in ödeyeceği Kurumlar Vergisi bu tutarın dışındadır. Denilebilir ki, Tekel'i satın alacak firma da bu vergileri ödeyecekti. Dolayısıyla herhangi bir kayıp söz konusu olmayacak. Ancak hiç de öyle değildir. Bazı özel sigara üreticilerinin, 'şark tütünü kullanıyorum' beyanıyla sigara paketinde 1 milyonluk maktu vergiyi nasıl 500 bin liraya düşürdüğünü gördük. Bu uygulamalarıyla sigara satışlarını artırmalarına rağmen daha az vergi ödemenin yolunu buldular. Maliye Bakanı Unakıtan'ın bu yönüyle bir inceleme yaparsa neyle karşılaşacağını merak ediyorum.

Tekel'in sigarada pazar payı yüzde 50'dir. Geri kalan yüzde 50 pay ise, JTI, BAT ve Philip Morris firmalarına aittir. Tekel'in pazar payının yüzde 50'lere düşmesinin en büyük nedeni, eski teknoloji ve rakiplerinin ürettiği sert paket yerine, hala yumuşak paket içinde sigara satması olarak görülüyor.
Tekel, rakipleri ile rekabet ederek pazar payını yükseltmek için teknolojisini yenilemek amacıyla 50 milyon dolar yatırım yaparak, yurt dışından yumuşak paket yerine sert paket yapabilen makine ihalesi açtı. Bu makinelerin bir bölümü geldi, diğer bölümü ise önümüzdeki aylarda gelip üretime başlanacak.
Tekel'in 50 milyon dolarlık yatırımı gerçekleşme safhasına gelmeden özelleştirme takviminin başlatılması, fiyatın yükselmesi açısından zamanlama hatasıdır. Eğer bu takvim 18 Şubat yerine 18 Mayıs gibi üç aylık bir gecikme ile başlatılmış olsaydı, teknolojisini yenileyen bir firma olarak daha yüksek bir değerle satılması mümkün olacaktı.
Üç aylık erken bir takvim belirleyen Özelleştirme İdaresi, Tekel'in pazar payının yüzde 40 düzeyine gerilediğini ve gittikçe bu pazarı daha da kaybedeceğini ileri sürmüş, bağlı olduğu Bakan Unakıtan'ı yanlış bilgilendirerek onay almayı başarmıştır. Bakan Unakıtan, kendisine bağlı Gelirler Genel Müdürlüğü'ndeki verileri inceleseydi, Tekel'in pazar payının, idarenin öne sürdüğü gibi yüzde 40 değil yüzde 50 olacağını görecekti.

Rekabet Kurulu'nun, Tekel'in özelleştirilmesi ile ilgili belirlediği görüş ise blok satış yerine parçalayarak satılması şeklindedir. Özelleştirme İdaresi'nin, Rekabet Kurulu'nda oluşan bu görüşün aksine blok satış yöntemini belirlemiş olması, ileride idari yargıya açılabilecek bir davada iptal gerekçelerinden birini teşkil edebilir.
Tekel bayilerinin kurduğu SÜPAŞ'ın bu ihaleye katılması 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'a aykırılık teşkil edebilir. Çünkü Tekel, pazar payı itibariyle rekabet hukuku açısından hakim durumdadır. Rekabet Kurulu'nun içtihatlarına göre, böyle bir devrin gerçekleşmesi mümkün değildir. Geçen dönemde Petrol Ofisi ihalesine katılan İş Bankası-Ciner-Bayındır-PÜİS'e (Petrol Ürünlerini satan bayilerin oluşturduğu şirket), bayilerin konsorsiyumda yer almaması koşulu ile izin verildi. Bu uygulama ile birebir benzer olan SÜPAŞ'a Rekabet Kurulu tarafından izin verilmemesi de gündeme gelebilir.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Bakan değişikliği beklentisi bürokrasiyi kilitler   / 06-01-2005
 Kredi kartı çılgınlığı devam ediyor   / 04-01-2005
 İşsizlik öncelikli sorun olmalıdır   / 31-12-2004
 Bir bürokratik oligarşi de SSK'dan   / 30-12-2004
 İşte bürokratik oligarşi   / 28-12-2004
İLKER SARIER
İzmir Torba
En eski yerli dizimiz sosyal demokrasi...
AYDIN AYAYDIN
Tekel özelleştirmesinde zamanlama doğru mu?
Özelleştirme...
ABDURRAHMAN YILDIRIM
Altın artık eski altın değil çifte risk ile ayarı...
GAZİ ERÇEL
Dünya Bankası Başkanı ayrılıyor
Dünya Bankası Başkanı...
Robot resmi tüm polis birimlerine dağıtıldı
Emniyet yetkilileri, Okmeydanı'nda hemşireye tecavüz eden zanlının...
Kanseri 'Truva Atı' ile vuracak
Soğuk algınlığı virüsüne, kanser hücrelerini imha eden ölümcül...
Mikroenjeksiyon Kardeşliği
Mikroenjeksiyon Kardeşliği
Adıyamanlı Bilgin ailesi, çocuk sahibi olmak için başvurdukları Prof.
'İğne' bebekler 9 yaşında
'İğne' bebekler 9 yaşında
İzmir'de 1996 yılında anne yumurtalığına mikroskopla sperm enjekte...
IMKB
E: 24.423 D:% -2,47
DOLAR
S: 1,379 D:% 1,472
EURO
S: 1,828 D:% 1,107
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu