kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
  » Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Fethullah Gülen, Abant Toplantıları’nda dinci ya da laik her kesimden aydını bir araya getirdi.
Ya100 binler karşılarsa?
Neden hâlâ Amerika'da?
Abant'tan Avrupa Parlamentosu'na

Abant'tan Avrupa Parlamentosu'na

Yurtdışındaki okulları ve şirketleriyle özellikle Orta Asya, Uzak Doğu, Afrika'da adını duyuran Fethullah Gülen'in ismi ABD ve Avrupa Birliği tarafından da yakından takip ediliyor. Hatta geçtiğimiz ay Brüksel'deki Avrupa Parlamentosu binasında yapılan Abant Toplantısı ile Avrupalılar Fethullah Gülen ismine ne kadar önem verdiklerini kuşkuya yer bırakmayacak şekilde vurgulamış oldular. Peki Türkiye'de farklı görüşten insanları biraraya getirmek ve bir uzlaşı ortamında fikirlerin tartışılmasını sağlamak amacıyla başlatılan Abant Toplantıları nasıl oldu da ABD ve AB'nin bu kadar ilgisini çekebildi? Bu sorunun cevabı aslında 'dinlerarası diyalog' kavramı içinde saklı.

DİNLERARASI DİYALOG
Bugün dünyanın savaş ve terörle anılan bölgeleri sözkonusu olduğunda hiç kuşkusuz ilk akla gelen kavramlardan biri medeniyetler çatışması oluyor. Ancak Haçlı Seferleri ile başlayan bu çatışmanın sona erdirilmesi için de atılan bir takım adımlar sözkonusu. Kısaca dinlerarası diyalog kavramıyla tanımlanan bu girişimin başlangıcı Vatikan'ın üç yıl içinde (1962-1965) gerçekleştirdiği ünlü II. Vatikan Konsili'dir. 1962 yılında II. Vatikan Konsili'ni başlatan ise Türkiye'de uzun yıllar kalmasından ötürü Türk ve müslüman dostu olarak lanse edilen Papa 23'üncü John. Zaten 1965 yılında konsilde alınan bir kararla da Vatikan tarihte ilk kez "Hristiyanlık dışında kurtuluşun olabileceğini", müslümanların da "kurtuluşa erebilecek olanlar" zümresinden olduğunu resmi olarak kabul etti. Türkiye'de bu konudaki ilk girişimse 80'li yıllarda üstelik de ilginç bir şekilde ortaya çıktı. Uzun yıllar Galatasaray Lisesi'nde felsefe öğretmeni olarak görev yapan Pierre Dubois emekliliğinin ardından Vatikan'ın Türkiye Temsilcisi olarak atandı. Dubois aynı zamanda o yıllarda doçent olarak karşılaştırmalı din felsefesi üzerine çalışma yapan eski öğrencisi Niyazi Öktem ile yakın ilişkideydi. Hocası Dubois'in teşvikiyle yurtdışındaki dinlerarası diyalog toplantılarına katılmaya başlayan Prof. Niyazi Öktem 1983 yılında da Türkiye'de "Aristo ve Akdeniz Kültürü" adı altında dinlerarası diyalog toplantılarını başlatan kişi oldu.

GÜLEN VE ZİYARETLERİ
Zaten bu tarihten sonra Prof. Öktem resmi ya da sivil bütün dinlerarası diyalog girişimlerinin içerisinde mutlaka yer aldı. 90'lı yıllarda Noel Baba Vakfı'nın düzenlediği ayinlere Abdurrahman Dililpak ve Zaman Gazetesi yazarlarının katılmasıyla Türkiye'deki diyalog çalışmaları yeni bir noktaya ilerledi. 1995 yılında Fetullah Gülen'in önce Fener Rum Patriği Bartholomeos'u ardından da Papa II. John Poul'ü ziyaret etmesiyle birlikte bu konuda Gülen'in onursal başkanı olduğu Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı adı öne çıkmaya başladı. 1997 yılında "Medeniyetler Arası Diyalog kongresi'ni düzenleyen Vakıf, toplantının son günü olan 25 Aralık'ta Hilton Oteli'nde gerçekleştirdiği Ulusal Uzlaşmayı Teşvik Gecesi'nde başta Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel olmak üzere pek çok siyasetçiye verdiği ödüllerle bir anda öne çıktı. Vakıf 1998 yılında da Bolu'nun Abant ilçesinde düzenlediği toplantılarla yeni bir süreci de başlattı. Sonraları Abant Toplantıları adıyla gelenekselleşecek olan toplantı farklı görüşlerden pek çok kişiyi biraraya getirdi. Bu tarihten sonra her yıl düzenlenerek gelenekselleşti.1999, 2000, 2001, 2002 ve 2003 yılında yapılan Türkiye'de yapılan toplantılar 2004 yılına gelindiğinde bu kez yurtdışına taşındı. 2004 yılında önce John Hopkins Üniversitesi'nin teklifiyle ABD'de düzenlenen toplantıların sonuncusu ise Aralık ayında da Brüksel'deki Avrupa Parlamentosu'nda yapıldı. Prof. Öktem Avrupa Parlamentosu'un ilk kez bir sivil toplum kuruluşunun toplantısı için kullanılmasının ayrı bir önemi olduğunu belirtirken Abant Toplantıları'nın artık ayrı bir mecrada aktığına dikkat çekiyor. Fethullah Gülen, Abant Toplantıları'nda dinci ya da laik her kesimden aydını bir araya getirdi.

1 2 3 4 5
 
DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
 Hızır gibi yetiştiler
 Dalgaların dövdüğü balayı hayalleri
 Felaketi yaşadılar
 Azrail'i ikinci kez atlattı
 Hidayete erdiler
 Yat'ın üstüne yatacaktı
 Yağışlı hava alarmı!
 Okullar görücüye çıktı
 Orta Asya gelenekleri mezarlıkta ortaya çıktı
ERDAL ŞAFAK
Asıl tsunami daha gelmedi
Bugüne kadar...
ÖMER LÜTFİ METE
KKTC işinde haklı var mı?
Denktaş'ın 'Kıbrıs...
UMUR TALU
Likit felaket
Çok üzüldüm, içim acıdı. Yılların...
MEHMET ALTAN
Küreselleşmenin global vicdanı...
Deniz tabanındaki ani...
ERGUN BABAHAN
Temsilde adalet
Türkiye'nin önümüzdeki dönem en...
Kaderi belirleyecek 5 seçim
Irak, 47 yıl sonra ilk kez genel seçime gidecek. Suudi krallığında 45...
Kimsesiz çocuklar seks tacirlerinin eline düştü
Deprem bölgesinde cesetleri mücevherleri için parçalayan 'insan...
Derbikatör Fener: 80-69
Derbikatör Fener: 80-69
Türkiye Basketbol Ligi'nde Fenerbahçe, ezeli rakibi Galatasaray'ı...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu