|
 |
 |
 |
Geride binlerce ceset kaldı
5 bin kişinin çamur deryası içinde can verdiği "yasak bölge" Khao Lak kasabasına giren muhabirimiz Ali Özlüer, korkunç felaketi anlattı: Ne bir yetkilinin ne de bir yardım ekibinin ulaşabildiği kasabada sadece yakınlarının cesetlerini arayan çaresiz insanlar bulunuyor.
Güney Asya'yı vuran felaketin ardından geldiğim Tayland'ın Phuket Adası'nda ilk gecemi geçirdim. Üst üste konulan cesetler, yakınlarını arayanların çığlıkları ve ölüm sessizsizliği. Bir halk acı içinde... Gün ilk ışıklarıyla doğarken koşuşturanlar arasında Türk olduğunu sonradan öğrendiğim biriyle tanışıyorum: Zeynel Abidin Atmaca. Almanya'dan Tayland'a en fazla turist götüren ikinci tur operatörü olan ve Khao Lak Kasabası'nda 356 odalı 'Sofidel' otelinin sahibi olan Atmaca ile yola koyuluyorum. Amacım hiçbir bağlantı kurulamayan ve yardım ekiplerinin bile ulaşamadığı Khao Lak Kasabası'nda depremin yaşattıklarını objektifime aktarabilmek.
SAHİL CESET DOLU
130 kilometrelik yola koyuluyoruz. Ancak yeni bir tsunami beklendiği için bölgeye giriş yasak. Yakınlarına ulaşmak isteyenlerin bile güvenlik görevlileri tarafından geri çevrildiği kasabaya 4 saat süren zorlu yolculuğun ardından ulaşmayı başardık. Arabadan indiğimde ise bir an durup, gördüklerimin kabus olması için dua ediyorum. Bir zamanlar tatilcilerin plajlarını doldurduğu kasaba yok olmuş. Tsunami, kasabada ne var ne yok katmış denize... Çamur deryasına dönen kasabada Alman ve Fransız iki gazeteci ile sadece gözyaşı dökenler var. Çünkü deprem ve tsunami 5 bin kişiyi hayattan koparıp almış. Ne bir yetkilinin, ne bir yardım ekibinin ulaşabildiği kasabanın sahili artık şişmiş ve kararmış cesetlerle dolu. 38 kilometrelik kumsal adeta bir ceset tarlası. Elektrik ve jeneratör olmadığı için gün ışığında toplanan cesetler şimdilik kamyonlara yüklenip, belirli noktalara götürülüyor. Kimlik tespitleri yapılabilenler tabuta konuluyor. Defin işlemlerinin bile başlamadığı kasabada halk, morgların önünde yakınlarının cesetlerini arıyor. Hastane kapılarındaki listelerde yitirdiklerinin isimlerini göremeyenler umutlarını yitirmiyor.
OTELDE 200 KAYIP
Bütün büyük küçük otellerin yerle bir olduğu kasabada Zeynel Abidin Atmaca'nın otelinde halen 100'ü personel 200 kişi kayıp durumda. Dev dalgaların yeniden gelme ihtimaline karşın kimsenin gitmediği kasaba kendi kaderini yaşarken ailesinden 15 kişiyi kaybeden Puchhong, evi yıkıldığı için yaşamını hastane bahçesinde sürdürüyor. Meridyen Otelleri'ne ait Bangkok'taki bir otelde çalışan Puchhong, ağlamaktan şişmiş gözleriyle sık sık uzaklara dalarak, "Ben yoktum. Bütün ailem evde olduğu sırada deprem olmuş ve hepsi ölmüş. Duyar duymaz geldim. Ama hepsini morgda buldum. Evim de yıkıldığı için hastane bahçesinde yaşıyorum" diyor. Arkadaşlarıyla birlikte geldiği tatilde deprem felaketi yaşayan Alman Mankc Schnabel, hastane hastane dolaşarak arkadaşlarını bulmaya çalışıyor. Depremin otelde kahvaltı yaptığı sırada yakaladığı Schnabel, "Arkadaşlarım sahile inmişti. Ben kahvaltı yapmak istedim. Bu sırada deprem oldu. Dev dalgalar her yeri adeta yuttu. Yaralı halde hastaneye kaldırıldım. Kendime gelir gelmez de onları aramaya başladım. Ama bulamadım" diye konuşuyor. Alman Braukheier Ute de daha önce tatil için geldiği kasabaya bu kez arkadaşlarını aramak için gelmiş. Ute, Olayı duyar duymaz buraya koştum. İki arkadaşım buradaydı. Bir arkadaşımı buldum ama diğerini bulamadım" şeklinde konuşuyor.
Tahi Sayanutti ise ölenlerin ve kayıpların adlarının bulunduğu listede gözyaşları içerisinde torunu Chngri'ni arıyor. Sayanutti, "Yüzmek için sahile inmişti. Dev dalgalar geldiğinde denizdeymiş. Ama bir daha haber alamadık" diyor.
Ali Özlüer
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
